mustafa kemal'i sevmeyen bir türk milliyetçisidir. sevmeme sebebi kişisel değil türk milleti adınadır. Cihan harbinde suriye-filistin cephesini ingilize kaptırmış, musul-kerkük'ü lozan'da ingilize bırakmış, batum ve azerbaycan'ı ruslara hediye etmiş, batı trakya'yı ve selanik'i yunana bırakmış, ege adaları ile oniki ada üzerinde hiç bir hak iddia etmemiş, küçük olsun benim olsun zihniyetindeki bir insanın yaptıklarını beğenmeyen kişidir.
türk imkansızı başarandır. olmazı oldurandır. ergenekondan çıkan, karadan gemiler yürüten, büyük hedefleri olan, kızılelma sahibi insandır. sen bu insanı sırf anadolu'yu kurtardım diye kandıramazsın. tamam kurtardın Allah razı olsun. ikinci dünya savaşının çıkıcağını mısırdaki sağır sultanlar bile biliyordu. tüm ülke olarak buna hazırlanıp moskofun tepesine binmek, esir türkleri ve yurtlarını kurtarmak varken sen şapka ile balo ile uğraştın. ecevitin bile bu konuda bir sözü var: "devrimler, altyapı değil üst yapı değişikliğidir ve halk devrimlere tepkisiz kalmıştır" diye.
mustafa kemal'e tanrı muamelesi yapmak türk töresine aykırıdır. türk töresine göre hakan bile yargılanır, eleştirilir. kurultaya hesap verir. ayrıca "atatürk" soyadını almak hiç kimsenin haddine değildir. yunan batı anadolu'da üç yıl at koşturmuş, ortalığı yakıp yıkmış, Ankara önlerine Kadar gelmiş. bu mudur tek askeri başarın. tamam denize döktük, evet süperiz. karaağaç da savaş tazminatı, oh mis. yunan kim la?
hayır arkadaş ben bunu hazmedemiyorum. bir türk bu iddiasız ve batı hayranı olamaz.
sonuca gelelim; peki ne yapalım. mustafa kemal'i donduralım. iyisiyle kötüsüyle tarihte bırakalım. kişiler üzerinden değil fikirler üzerinden gidelim. kim olursa olsun kişiler gelir geçer. isimleri değil hedefleri konuşalım. yani özetle; önümüzdeki maçlara bakalım. şekilciliği bırakalım, öze yoğunlaşalım.
der saygılar sunarım.