soyunma odasında, arkadaşımla atatürk hakkında konuşurken, personel (temizlik ve odaların düzenlenmesinden sorumlu görevli kişi) geldi bu kelimeleri sarf etti. aydınlandık. gözlerimiz yaşlı, gururla doğrulduk temizlik görevlisine bakarken... o kadar neşeliydi ki herhalde cahillik mutluluğu olmalıydı bu. ama biz hiç yüzüne vurmadık. onu dışlamadık. aramıza aldık, derdini dinledik. anlattı. çanakkale savaşı sırasında bulutların düşman askerlerini alıp götürdüğünü, atatürk'ün ise sadece dürbünle baktığını anlattı bizlere. her şeyi bulutlar yapmıştı oysa... ah bulutlar, sizin emeğinizin ekmeğini atatürk mü yedi yoksa? canım bulutlar. garip bulutlar... derdini anlattı sevgili personel görevlisi ve 15 dakikaya kalmadan görevliler geldi, akıl hastanesine kaldırdılar bilge adamı... tedavi görecekmiş. öyle söylediler...
muhteşem bir tespittir... o kadar ince bir tespittir ki ellerimiz tir tir titriyor bu tespit karşısında. dilimiz damağımız kurudu. öylesine ayrıntılı bir tespit.
Aptal ve cahiller bilmez. Atatürk bürokraside tanınan bir sima iken Çanakkaledeki başarısı sayesinde albaylıktan tuğgeneralliğe terfi etmiş ve ülke genelinde tanınmıştır.
ben ıı. abdülhamit han hazretlerini daha çok severim ,cahil ilber'e göre çok güzel gizli çekmeceli ahşap masa yaparmış,1. sınıf marangozmuş,han hazretleri..
ben demiyorum cahil ilber diyor, yağdanlık ilber..