atatürk olmasaydı hz muhammed mezarı yıkılacaktı

entry2 galeri0
    1.
  1. AKP Eski Milletvekili Prof Dr. Nevzat Yalçıntaş anlatıyor;

    "...Vahabilik'te mezar ziyareti günah sayıldığı için Suudiler bütün mezarları yıkmaya başlamışlar. Sıra Hz. Muhammed'in mezarına gelmiş. Ülkedekiler Mustafa Kemal Atatürk'ten yardım istemişler. Atatürk bu olayı duyunca tüm manevi duyguları kabarmış ve Suudi Kralı'na Hz. Muhammed'in değil mezarına, türbesinin bir taşına dahi dokunulursa bedelinin çok ağır olacağını bildiren nota niteliğinde bir yazı göndermiştir. Bu vesika Dışişleri arşivlerinde mevcut ama yıllardır açıklanmıyor. Oysa ki Türk halkının Büyük Kurtarcısı'nı her yönüyle tanıma hakkı var." (Milliyet)

    Suudiler 1926 yılında kendi sınırları içindeki tüm mezarlıkları yıkma kararı alır. işin en ilginç yanı Hz. Muhammed'in mezarının da Suudi sınırları içerisinde olmasıdır. Ancak Atatürk öyle bir telgraf çeker ki, Suudiler mezarın tek bir taşına bile dokunamazlar.

    Nevzat Yalçıntaş'ın anekdotunu Can Ataklı köşesinden şöyle aktarmış:

    TEK TAŞINA DOKUNURSANIZ ORDUMU GÖNDERiRiM

    Prof. Nevzat Yalçıntaş Suudiler 1926 yılında sınırları içinde tüm mezarlıkları yıkıyorlardı. Atatürk sıranın Hazreti Muhammed in kabrine geldiğini öğrenince bir telgraf çekerek, Eğer bir tek taşına bile dokunursanız ordumu aşağı gönderirim demişti. Bunun üzerine Suudiler Hazreti Muhammedin kabrine dokunamamıştı. Ama bu telgraf yok edildi dedi.

    Atatürk olmasa bugün Hazreti Muhammedin mezarı da olmayacaktı

    O BELGE NASIL ORTAYA ÇIKTI?

    Yalçıntaş anlatıyor:(Dışişlerinde Bakanlık arşivini araştıran) Münir Bey aradı. Çok ilginç bir belge bulduğunu, bunu getirip göstermesi gerektiğini söyledi. O sırada benim çalıştığım başbakanlık binası ile dışişleri binası aynı yerde. Hemen atlayıp geldi. Çok heyecanlıydı.

    Prof. Yalçıntaş, Münir Beyin gösterdiği belgeye baktığında çok şaşırdığını belirterek şöyle devam etti: Belge bir telgraf metniydi. Henüz yeni kurulan Suudi devletinin kralına gönderilmişti. Telgrafta Hazreti Muhammedin mezarının yıkılacağını derin üzüntü içinde öğrendim. Bu kutsal emanete asla dokunamazsınız. Bir tek taşının bile zarar gördüğünü duyarsam orduyu aşağıya gönderirim anlamına gelen cümleler vardı.

    ZAMANINDA FAHRETTiN PAŞA MEZARI TERK ETMEMiŞ

    Yalçıntaş, burada Hazreti Muhammedin mezarı ile ilgili kısa bir detay anlattı. ingiliz işgali sırasında komutan olan Fahrettin Paşanın kabri terk etmemek için uzun süre direndiğini, aç kaldıklarını bu nedenle çekirge yiyerek beslendiklerini, sonunda ingilizlerin hiçbir şekilde dokunmamaları kaydıyla Hazreti Muhammedin mezarını terk ettiklerini ancak kutsal emanetleri de yanlarına aldıklarını söyledi.

    BELGEYi AÇIKLAMAMIŞLAR

    Şimdi gelelim belgenin bulunmasından sonraki gelişmelere, çünkü vahim ve ilginç olan bu: Nevzat Yalçıntaş’ın anlattığına göre Münir Bey belgeyi önce bir üst amirine götürüyor. Belge oradan daha yukarı taşınıyor. Sonunda müsteşara oradan da Bakan ilter Türkmen’e geliyor. Tabii Evren Başkanlığı’ndaki Milli Güvenlik Konseyi’nin de haberi oluyor.

    Sorun şu: Bu belge ne yapılacak? Dönemin Atatürkçü komutanları ve onların emrindeki bürokrasi bu belgenin açıklanmasını istemiyor. Ancak belge de ortaya çıkmış bir kere. Sonunda o dönemde yazılan ve şimdi kitapçılarda tek nüshası bile kalmayan bir Atatürk kitabının içine, hiçbir anons yapılmadan konuyor.

    Kısacası konu adeta kapatılıyor, sadece o tuğla gibi kalın kitabı sonuna kadar okuyanların dikkatini çekecek biçimde “zevahiri kurtarmak” adına konuyor.

    Peki bu belge şimdi nerede? Kimin koruması altında? Bu da bilinmiyor. Bilinen tek şey, Atatürk’ün islam aleminin peygamberi Hazreti Muhammed’in mezarının ortadan kaldırılmasını önlemesi herkesten saklanıyor.

    HZ. MUHAMMED MESCiDi NEBEVi'DE YATIYOR

    Hazreti Muhammed 571 yılında doğdu 632 yılında vefat etti. Peygamberimiz Medine’de oturduğu evde toprağa verildi. Bu mezar bugün dünyanın en büyük camisi olan Mescidi Nebevi’nin içinde.

    Mescidi Nebevi, Hazreti Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göç etmesinden sonra ilk namaz kıldığı yer. Hazreti Muhammed, Medine’de oturduğu evin hemen yanına kentin ilk mescidini inşa ettirmişti. Bu mescit geçen yıllar içinde defalarca yenilendi. Bugün 600 bin kişinin aynı anda namaz kılabildiği Mescidi Nebevi’nin korumasını çok uzun yıllar Osmanlı askeri yapmıştı.

    Arabistan’da mezar adeti yoktur. Ölüler herhangi bir yerde toprağa verilir, üzerine belirleyici bir şey konmaz. Bu nedenle sadece Hazreti Muhammed’in mezar yeri ile ilgili bilgi vardır. O’nun dışındaki islam büyüklerinin mezarlarının yeri bilinmez. Bir süre önce Hazreti Muhammed’in annesine ait olduğu ileri sürülen bir mezar ortaya çıkarılmıştı. Ancak Suudi yönetimi bu mezarı da ortadan kaldırmış ve yerine otopark yapmıştı.

    Atatürk’ün müdahalesi olmasa Suudiler, Mescidi Nebevi’nin hemen dibindeki Hazreti Muhammed’in mezarını da tamamen ortadan kaldıracaktı. Nitekim Hazreti Muhammed’le aynı yere defnedildikleri bilinen Sahabe’nin önde gelen isimlerinin mezar yerleri bugün dümdüzdür.

    Kaynak: http://www.cerezforum.com...yaziyi.html#ixzz2QYC8siNy
    0 ...
  2. 16777211.
© 2025 uludağ sözlük