zaten batılılaşma olarak adlandırılan şeyin bu devrimler olduğunu dahi idrak edememiş tiplerin atatürk'e bok atma çabasının ürünü bir cümleciktir. yüzünü batıya dönen genç türk devletindeki devrimler batıdan alınan rol modeller üzerine kurulmuştur. yoksa kimse götünden devrim çıkarmış değildir.
aşırma olması önemli değildir. milliyetçilik başta olmak üzere çoğu ilke insanlık tarihi ile atbaşı giden ideolojilerin tezahürü değil mi?
önemli olan bu ilkelerin oluşmuş olması değil. zira mustafa kemal ilkeleri yarattığını iddia etmiş değildir.
sadece monarşi- kısmen teokrasi ile yönetilen bir ülkeyi laik bir ulus-devlet haline getirmiş, milli ekonominin temelini atmış, halkı tebaa olmaktan çıkarak vatandaşlığa, kadınları eksik eteklikten siyasi ögeliğe terfi ettirmiştir.
atatürk mutlak doğru mudur sorunsalı tartışılabilir. tıpkı ölümüne kadar izlenen politikaların tamamının doğru olduğunu iddia edemeyeceğiz gibi.
ancak bir örneği de mevcut değildir ülkemizde. hatta milletimizin tarihine bakarsak kaç kişi çıkmıştır onun gibi, emperyalizme karşı durmayı bilebilmiş, çanakkale - inönü destanları yazabilmiş bir komutan??
içim kıvançla dolu ve ben mutluyum. benim gibi mutlu olmanızı dilerim.
veya hocaefendiyle beraber salya - sümük takılabilirsiniz. hocaefendi size kurtuluşu vadediyorsa bile.
(#6325514) bunlara dayanarak kernel amadeus tam olarak aşırmadır. seçtiği tüm kelimeler daha önce başkaları tarafından üretilmiş ve kullanışmıştır. kurduğu cümleler, daha önce kurulmuş cümlelerin ya aynıdır ya da türevidir. örneğin yürümeyi, konuşmayı, gülmeyi çevresinde gördüğü insanlardan öğrenmiştir. (ben özgün olduğumu savunmuyorum gibi çıkışlar kabul edilemez. çünkü bahsedilen kaynak, kaynağın söylemine göre zaten paçozdur.)
ortada belirli bir amaç olduğu, bu amaç için de birkaç paçozun kullanıldığı çok açık. hayır madem söylemek istenilen, savunmak istenilen bir düşünce var, ne ala! o zaman buyrun, korkulardan ve aracılardan kurtulalım!
atatürk ve inkilapları insanlık tarihinin ölçülebilir ve kaydedilebilir tarihinin m.s.1900'lerinde yapılmış olduklarından kendinden önce gelen, denenmiş yöntemleri deniyor olmasından daha şaşırtmayıcı bir durum yoktur.
zira kalabalık insan gruplarının bir arada yaşamasına yönelik her türlü sosyolojik akım/okul/moda/ideoloji/cart/curt (bu son ikisi çemkiren entrylerin daha zevkle okunuyor olması ihtimalini değerlendiriyor) arasında en mükemmeli diye bilinen demokrasinin doğumu m.ö 2000 falan iken, yenilikçi fransa bunu taklit etmekten kaçınamamış.
