her ilde, ilçede ve hatta köyde bulunan sözde sanatsal çalışmalardır. cumhuriyetin ilk yıllarında mussolininin heykeltraşı olan pietro canonica ya yaptırılan ardından günümüze gelindiğinde eskici gözüyle ciddi bir metal ağırlığa sahip kaynaklar vaziyetindedir. (bkz: atatürk heykellerini eritip sanayide kullanmak)
bunların çoğu estetik değildir ve 12 eylül döneminde dikilmiştir. hakikaten bu kadar abartıp insanları sıkmaya gerek yok. atatürk'ü çok seviyoruz ama her adımda heykeli olduğu için değil, bu ülkeyi kurtardığı ve bize modern bir devlet miras bıraktığı için.
masonik atatürkçülük'ün sembolik hale gelmesiyle olusan durumdur. bir okula müfettiş gider okul müdürü atatürk büstü ile müfettişe övünür, müfettiş atatürk büstünün üzerinde ne yazdığını sorar ancak müdür bunu bilemez. heykelin üstünde ''beni görmek bedenimi görmek değildir, beni görmek benim fikirlerimi ve düşüncelerimi benimseyerek geliştirmektir.'' yazıyordur. olayın özeti budur beyler.
yalovanın simgesi olan heykellerdi bir zamanlar.
yalovanın tam göbeğinde heybetli duruşuyle beliren heykel, vakti zamanında oy kaygısı ve çevre düzenlemesi nedeniyle kaldırıldı. bambaşka bir otoparka büst gibi bir heykel yaparak telafi ettiklerini zannettiler.
kaldırılan heykel;
bursadaki uzun süredir tamirdedir. birde etrafını tamamen kapatmışlar açıldığında altından başka bir heykel ya da boş bir alan çıkarsa şaşırılmaması gerekir.
sanırım bir 15-20 yıl içinde bugünkü her siyasi olayı atatürk'e bağlayan güruhun çocukları tarafından yıkılacak olan büstlerdir.
tarihe buradan not düşüyorum; belkide bu yazılarım bir 20 yıl sonra okunacak. bu ülkede o büstler yıkılacak. atatürk'ün bile kendisine yakıştıramadığı bu putlaştırma ve dinsel ritüele dönüştürme çabası son bulacak.
türk halkının özgür bir şekilde yaşaması için çok şey yapmış bir insana duyulan minnetten dolayı yapılmış heykellerdir. bunu bile hazmedemeyen zihniyetle aynı ülkede yaşamaktan dolayı kendimden utanıyorum. allahtan oldukça azınlıktalar. *
heykelleri günah olarak, put olarak gören zihniyetin hazzetmediği sanat eserleridir. bence atatürk heykellerini tartışmak oldukça yersizdir, tartışmamız gereken nü diye kaldırılan tarihi heykeller ve başka büyük insanlarında - newton olsun galileo olsun- heykellerin dikilmesidir. ayrıca zamanında heykelleri yıkıp, üzerine pisleyen cahillerle mücadele etmektir.
eskiden insanlara atatürk'ü ve onun yaptığı işleri unutmamamızı sağlayan heykellerdi.
1980'den sonra putlaştırılmış , her dükkanda,okulda ve devlet dairesinde bir zorunlu bir demirbaştır.
hristiyanlarda çarmıha gerilmiş isa figürü neyse , türkiyede atatürk heykelleri ve resimleri o olmuştur.
bazı kendini bilmezlere birşeyler hatırlatmak amacıyla yurdun her köşesine konulan heykellerdir.
bunlara put vb benzetmeler yapan beyinsizlerin olduğunu gördükçe, heykellerin sayıları az mı acaba diye düşünmekten alamıyor insan kendini.
atatürk heykelleri o'nun aziz anısının hatırlanması amaçlıdır sadece. tapınmak için, putlaştırılmak için değil. ama sanırım gözlerin önüne konmak yetmiyor. beyinlere kazımak gerek atatürk sevgisini ve ona duyulması gereken saygıyı. ya seve seve ya sike sike...
put diye nitelendirdiğiniz şeyin karşısında ayin filan mı düzenliyoruz, kol kola girerek kısık sesle atatürk atatürk diye eğilip kalkıyor muyuz, şiş falan mı sokuyoruz karnımıza oramıza buramıza.
hayır! karşısından geçerken karanlıktan aydınlığa geçişimizi sağlamak için uzanan o yüce elin sahibinin kim olduğunu unutmamak için duruyor o büstler. karanlığa itmek için uzanan ellere karşı koyabilelim diye güç veriyor bize.
atatürk bu ülkenin kuruluşuna önderlik etmiş insandır. ilahlaştırmak tabi ki yanlıştır. ilahlaştırıldığını düşünenler zaten atatürk ü seven insan(!)lar değildir. atatürke saygısı olan biri zaten o pencereden bakmaz ki bu atatürkçü düşünce sistemine zaten aykırı bir meseledir. atatürk ün din ile alakalı düşüncelerini zaten açıklamaya gerek yok.
gelelim atatürk ün heykellerinin rahatsız ettiği insanlara. bu insanlar ki zamanında bu milletin, tokadını sağlam yemiş iç ve dış düşmanların, nankör azınlıkların torunlarıdır. atatürk ün yaptıklarından rahatsızlık duyuyor olmaları çok normaldir. her ne kadar normal de olsa bu lavuklar rahatsız oldukları sürece o heykeller onların bitaraflarına batmaya devam edecektir. o heykelleri yıkmak kolay değildir efenim. her biri bu devletin kuruluşunu temsil etmektedir. bu memleketi kurutmak ne kadar zorsa, o heykellere zarar vermek de o kadar zordur. ucube beyinlerin aciz fikirleri sonuçsuz kalacaktır, bundan hiç kimse zerre kadar şüphe etmesin.
özellikle yobazlara batan heykeller. yıkılma hayalini falan düşünürler
buradan tarihe not düşüyorum birgün her yer cengiz'in, timur'un, motun'un, attila'nın görkemli heykelleri ile dolacak. acaba o zaman ne yapacaksınız. ayrıca size ne lan herkesin dini kendine ister taparım ister saygı duyarım, batana batsın.
atatürk heykelleri sanatsal bir çalışma olması için yapılmamıştır. bazıları yok putlaştırılıyormuş diyorlar. ben atatürk'ten medet uman , atatürk heykelleri önünde diz çöküp adak dileyen insanlar hiç görmedim. ama türbelere gidip ölmüş adamlardan medet uman, evlenmek için bu tip yerlere gidip kuyruklar olanlar çok gördüm. bu yaşıma kadar çok veya az birçok şey gördüm ama bir ülkeyi kurtarmış insanın arkasından bu kadar konuşan insanlar hiçbir yerde görmedim.
atatürk harf inkilabını yapmış cahil kalmışız. okulları kapatmış. vay anasını sayın seyirciler.
eğer o inkilaplar yapılmasa idi şu anda biz bu sözlükte başbakan hakkında eleştri yapamazdık. bu sözlük bile olmazdı belki.
atatürk'ü seviyorlarmış ama çok göre göre bıkmışlar. insan sevdiği bir insandan hiçbir zaman bıkmaz . laf dansözlüğü yapmayın da bu heykelleri her gördükçe kahroluyoruz, sinirimize dokunuyor diye açık açık söyleyin.
atatürk yaşarken, 5i ankarada olmak üzere 12 tane heykeli vardır.kurtuluş savaşını simgelemek için yapılmış 12 heykele "fazla"
demek şüphesiz saçma olur.
kendisini "çankayadaki köşkün hemen baş ucundaki bir kaya parçası altına gömmelerini" isteyen birine anıtkabir gibi şaşalı bir yapı yapmak, her okula atatürk büstü dikmek kadar abesdir.o büstler yine okuldan fazla olan, dolmayan camilere taşınabilir.akabinde camiler kapatılarak bir taşla iki kuş vurulabilir.veya dokunulmayıp herkesi mes'ud edilinebilir.
1980 darbesi sonrasında sayıları birden artan heykellerdir.
aynı darbeciler imam hatip'leri kurmuş, düşünen kuşakları içeriye atarken, yeşil kuşak da denilen siyasi islamcılara dokunmamış, hatta bu kişilerin önlerini açmıştır.
ne kadar ironik değil mi?
bir şeyin içini boşaltmak bu olsa gerek.
