Saygı ile tapınmanın sınırının çizilememesi durumu.
herşeye kadirmiş gibi sunulmasına, kendisinin kendi zamanında bile karşı çıktığı düşünülürse, tapınma sebebi, atatürk'ün kendisinden değil, algılanılmasından kaynaklanır.
Bir kişinin düşüncelerini terk mi etmek istiyorsunuz, onu desteksiz yüceltmek ve tapınalası yağmak ilk ve en temel iş olacaktır.
zaman ötesi not: okumaya sahip ama düşünemeyen atatürk tapınıcılarından seri eksi almaya aday entry.
"valla ataturk ne yapmissa dogru yapmistir. beni tersine ikna edemezsin kardesim" diyen arkadasimin lafindan sonra, basimiza ileride sorun olabilecegini anladigim kavramdir.
yamuk oturup doğru konuşalım. türkiye'de kaç kişi var, allah yerine atatürk'e tapan.
klasik bir laf olacak, gece vakti nöronlarımı harekete geçirip yeni bir tanım bulmak istemiyorum; palavra atmaktan vazgeçin.
tapmak ile ilkelerini takip etmeyi karıştıran bünyelerin rahatsızlığı. ülkenin kurucusunun yerinin kalplerde ve gönüllerde farklı algılanması tapmak değil, yediğin ekmeğe ihanet etmemektir. kemalist bünyelerde bozukluk yoktur ve mustafa kemal'e olan hayranlıkları ve özlemleri bazı bünyelerin fethullah gülen'e hayranlığından daha sağlıklıdır.
atatürk'e peygamber diyen, onu sevmeyi bir ibadet gören insanların yaptığı eylemdir. yahu, atatürk'te özel yaşantısında sıradan bir insan. neden bunu bu kadar büyütüp, doğa üstü bir olay gibi göstermeye çalışıyorsunuz.
atatürk'ün askeri bir deha olduğu, ya da normal bir insandan kat be kat zeki olduğu, ileri görüşlü bir lider olduğu tartışılamaz bir gerçek olabilir. ama o da senin benim gibi su içen, az bile olsa uyuyan, kendine has zevk ve hobileri olan bir insan. elbet ona olan borcumuz büyük, bu devlet için yaptıkları yadsınamaz, ama her şeye rağmen ona tapınmak, işi abartmaktanda öte, bokunu çıkarmak durumudur.
bu sözler atatürk'ü sevenlere değil, atatürk'e tapınanlaradır. mukayeseyi kendi içimizde yapmak lazım.
tapmak kelimesinin anlamını öğrendikten sonra yorum yapılması gereken durumdur...
türk dil kurumu der ki...
tapmak:
1 . ilah olarak tanınan varlığa karşı inancını ve bağlılığını belirli kurallar çerçevesinde göstermek.
2 . mecaz Tutku ile sevmek, bağlanmak.
3 . mecaz Birine çok değer vermek.
görüldüğü üzere tapmak için öncelikle tapılan varlığı ilah (yaratıcı) olarak algılamak gerekli... ben şimdiye kadar kimsenin "bizi atatürk yarattı, benim yaratıcım odur" diyerek, kendisine tapanı görmedim...
denilecek ki; tapmayı mecaz olarak düşün, öyle direk düşünme... oraya da gelelim. diyelim ki ben atatürk'e çok değer veriyorum, kendisini tutku ile seviyorum... afedersiniz ama sizlere de b.k yemek düşer arkadaşlar... atatürk düşmanlığı yapmak için saçma sapan yazılarla komik duruma düşmeyin... atatürk'e tapmakmış... pehh...
türk halkının bazı konuları abartmayı sevdiğinin en temel kanıtıdır.
atatürkü sevmek, fikrlerini desteklemek ve gelecek kuşaklara aktarmak tabiki de hepimizin boynunun borcudur lakin bunu yapalım derken atatürkü düşünce bazından çıkartıp bir inanış haline getirirsek bunun hiçkimseye bir faydası olmayacak aksine zararı dokunacaktır.
yine başka bir konu daha vardır ki, atatürk bir bireydir önemli olan ve üzerinde durulması gerekn temel konu onun ortaya koymaya çalıştığı ideolojidir, bizler böyle kişileri ön plana çıkartarak daha çok salaklara yakışan bir eylemi yapmaktan öteye geçemeyiz malesef.
tapmak; genel anlamda bir nesneye veya görünmeyen bir şeye ibadet etmektir.
kimse anıtkabir'e dönüp namaz kılmıyor,
atatürk'e kurban kesmiyor.
atatürk'ün sakalını öpmüyor.
atatürk'ten korkmuyor.
hz.mustafa demiyor.
atatürk'ün sözlerini bohçalayıp duvara asmıyor.
nutuk'u okumadan önce abdest almıyor.
ve
hiç kimse atatürk'ü eleştirdi diye öldürülmüyor...
bir kişilik bozukluğu olduğu doğrudur. ayrıca atatürk'ün değerini düşüren bir harekettir. onun yaptıklarını,bir insanın yaptıkları olarak görürsek hem çok az sayıdaki hatalarını hem de ne kadar değerli,önemli birisi olduğunu daha iyi anlarız.
"benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır" , "sizlere hiç bir dogma bırakmıyorum" , "beni övmeyiniz,neler yapabiliriz onu söyleyiniz" diyen bir insanı totem haline getirip tapmak,ondan tabu yaratmak ona yapılacak belkide en büyük kötülüktür.
dogmatik beyinler antitezlere itibar etmeden tezi kabullenmek dışında herhangi bir düşünsel faaliyete girişemediklerinden, tezi antitezle karşılaştırma refleksine sahip beyinleri kendilerininkine benzeterek, kendi tapınma eylemlerini özgür düşüncenin çıkarımlarına eşitleme kaygısı içindedirler.
atatürk'e tapılmaz, atatürk'ün kendisini adadığı yol anlaşılmaya çalışılır ve elden geldiğince doğruluktan sapmayarak o yolda yürümeye başlanır, ilerlenir, devam edilir.
gerisi, heh, elbette teferruattır. tarih içinde ufalanıp gideceklerdir. başka bir dünyadaki azapla daha ne kadar korkutabilirsiniz ki yeniliğe açık modern zihinleri?*