muhtemel ki kızmış, kırılmış ve acılar çekerek büyümüş insandır. sonuç olarak da sinirini nereden çıkartacağını bilemez hâldedir.
bilinen bazı gerçeklerimiz var ülke olarak. ülkenin, kurtuluş savaşını verdiği zamanlardaki, takip eden kuruluş dönemindeki atatürk etkisi de bunlar arasında.
öteden beri, en ciddi şekilde anlatılmıştır atatürk'ün, bu dönemdeki etkileri ve bununla ilgili belki de millet olarak en hassas, en duyarlı olduğumuz konu üzerinde durulmuş ve halk tebasında bu etki "atatürk olmasa, yunanlar sikecekti ananı" şeklinde basitçe ifade bulmuştur kendisine.
son dönemler, "atatürk'e saldırmak" popüler ve çok para, rant kazandıran bir meslek olduğu için halk tebasında dillendirilen bu ehemmiyet sahibi gerçeklik de nasibini aldı ve kimileri bunu, dillerine pelesenk ettiler her fırsatta. ve alışılageldiği şekilde sululukları ile "ne yani; atatürk olmasa ibne mi olacaktık?" ve "ne yani; atatürk olmasa anamı mı sikecekti gavurlar" normlarında ele almaktadırlar.
işte bu adamları anlamanın kolay yolu, formülü budur.
adamın kıymetli anacağızı, atatürk'ün varlığına rağmen zarar görmüş ve ömrünün geneline de bu hazin olay hâkim olmuştur. ve bu anlamda tek sorumlu olarak göreceği kişi de kıt beyni ile aklında tutabildiği tek isim olan atatürk oluyor, sonra da girişiyor işe(eh, getirisi de okkalı malum bu mesleğin)...
hayalkırıklığına sebep olmak istemem ama bu adamların analarının meşrebine değil atatürk, koskoca peygamber bir şey yapamamış ki vaktindeki örneklerine.