recep tayyip erdoğan' a çok yakışan bir eylemdir. hiç sırıtmadı gerçekten, cuk diye oturdu üzerine. bir eylem bir insana bu kadar mı yakışır yarabbim.
mesela bunu abdullah öcalan söylese kızarsın, yok artık dersin, haddini aştın dersin, sana bile yakışmadı dersin filan ama tayyip söyleyince bunların hiçbirini diyemiyorum ben. çok yakıştı, çok.
2 gündür koparılan yaygaraya bakılırsa mustafa kemal atatürk'e denmiş laf.
çok garip. isim vermeden ayyaş dendi mi senin aklına ilk bu isim geliyorsa, sen direk bu ismi canlandırıyorsan kafanda ortada bi sıkıntı vardır hacı...
zamanın ötesinden: ağa benim değil senin aklına gelen ilk isim o. bana sorsan ayyaş deyince aklına kim geliyor diye, ben rahmetli hakkı dayı derim. şimdi kendine soracaksın ilk bu isim geldiyse aklıma bu işte bi sıkıntı var dıye.
edit:2: ahahahhahahaha bu lafa çok içerleyen kemalist arkadaşlar entri listesini baştan aşağıya kötülemekle meşguller. canlarım benim, siz ne derseniz deyin, ne yaparsanız yapın, tüm hıncınızla eksileyin. ama ne yazık ki;
başkalarına oruspu çocuğu diyoruz atatürke ayyaş demek sıkıntı değildir. en azından adam sadece içtiği içkiden dolayı damga yiyor. ya oruspu çocuğu dediklerimiz?
burada ayyaş diyenlere oruspu çocuğu denilmemektedir, sadece genel olarak hayatımızda olan oruspu çocukları işaret edilmiştir. utanmadan üstüne alınıp dava eden olmasın.
atatürk e ayyaş denir fatih sultan mehmet e gay denir. insanlar ölmüş gitmiş tarihe damga
vurmuş insanlara hakaret etmekten ne zevk alır anlamak mümkün değil. savaş meydanlarında
leş bırakanların torunlarının attıkları iftiralardır bunlar hep.
atatürk'e ve silah arkadaşı ismet inönü'ye söylenmiş olduğu gün gibi aşikar bir laftır. bizi değil söyleyeni bağlayacağından fazla da irdelenmemesi gerekendir. haa irdelense ne olur, bugün öyle yarın başka türlüdür. nasıl olsa yüzde 50 gerçeği vardır gözümüzün önünde kimse kimseyi kandırmasın. ben vermedim demesin sen vermedin ben vermedim peki kim verdi diye sorarlar adama.
kendi lafının altında ezilmektir. Asıl ayaşın DP iktidarı olduğu 1952 tarihli içki satışını serbest bırakan kanun haberi ile ispatlanmış oluyor bu ayran kafasına göre...
insanlar ülkelerini kuran cumhuriyeti getiren bugunlere borçlu olduğumuz Atatürk'e bunları söyleyen birini nasıl oluyor da halen alkışlıyabiliyor o daha anlaşılmaz bir durum.
öncelikle tayyip erdoğan, mustafa kemal atatürk'e veya ismet inönü'ye ayyaş dememiştir. sadece "iki ayyaş'ın yaptığı kanunlar" demiştir. bu nedenle tayyip erdoğan'ı, mustafa kemal atatürk ve ismet inönü'ye hakaret ettiği gerekçesiyle suçlayamayız. peki bizi asıl rahatsız eden nedir? burada olayı ithaf edende bitiyor iş arkadaşlar. tayyip erdoğan'ın kamuoyunun belirli bir kesimi üzerinde (ki ciddi bir kesimdir bu mesela yüzde 52 falan) oluşturduğu algı atatürk'e ve eylemlerine, devrimlerine karşı olduğu yönündedir. bu algıyı burada yazdıklarımdan ötürü ben oluşturmadım, maalesef tayyip erdoğan'ın kendisi oluşturdu. bu nedenle demiş olsa ki "ne işin var yahu senin samsun'da bizim için parlayan yıldız diyarbakır'dır." buradan bu cümlenin kime ithaf edildiği hemen belli olur. bu cümleyi dememiş olsa dahi yaptığı işler zaten bu cümleye denk düşüyor. şimdi burada sorun atatürk'ün içki içmiş olmasında mıdır? atatürk'e gönülden bağlanmış halkta mıdır? yoksa bu cümleyi ortaya atıp kenara çekilende midir? bu nedenle akıl oyunlarına gerek yoktur, buna bizim köyde bel altı vurmak denir. tekrar hatırlatmak isterim ki her fırsatta dine bu kadar bağlı olduğunu dile getiren bir tayyip erdoğan'ın şu önemli hadis-i şerifi atlamaması gerekmektedir;