Teknik olarak evet ama zihniyet olarak hayır yalnız ne yazık ki şu an dünyaya bakarsanız teknik olarak dikdatör olmayan ama zihniyet olarak dikdatör olan insanları görebilirsiniz ve toplumlara en fazla bunlar zarar vermekte
Bu arada Atatürk ü severim hatta fazlasıyla da Atatürkçüyüm ama doğruya doğru yanlışa yanlış demek gereki.
diktator mudur degil midir tartisilir ama diktator olmus olsa bile bir ulkenin ihtiyaci olan diktatorlerdendir. tarihte ataturk gibi baska ulkelere de gelmis ileri goruslu vatanini seven liderler olmustur. ataturk, turk milletinin aydinliga yonelmesini istemistir. bunda bir sakinca yok. orumcek kafalilar demokrasi diyip durmasin. onlari dinlemis olsaydik simdiye irak ve suriyeden farkimiz olmazdi. bazen elit dusuncelerin oncelik bulmasi sarttir.
halkin iyiligi olarak gordugu seyleri halk istemese de dikte ettirmis yapmayanlari cezalandirmistir. ama atamiz hitler stalin ile bir tutulamaz fidel castro gibidir biraz halki icin herseyi yapmis ama koltugu birakmamistir. mualiflere gereken cevabi vermistir. cunku o tarihte olmasi gereken budur. bazi icraatleri ufak beyinlilerin zoruna gider o yuzden diktator yaftasini basarlar e be geri zekali o bu ulke icin trablusgarpta balkanlarda filistinde dogu cephesinde canakkalede bir fiil savasti. bir kere gazidir olseydi sehit olacakti ve korkmadan gozunu kirpmadan kursuna karsi gitti. sirf bu bile yeterlidir. konusma demiyorum konus yine hobi olarak ama bir dusun hemen dinsiz de saltanati tekkeleri kapatti de ya bi s*ktir git.
Evet diktatördür. Fes veya sarık takanlari şapka takmayanları kuranı kerim okuyan veya öğretenleri asan bi adam diktatör değil de nedir? Bunun tartışmaya açık bi tarafı yoktur diktatördür. istiklal mahkemeleri ancak diktatör bi kafadan çıkan sistemdir.
Devlet kurmayı bina kurmak sananların iddiası.
"eğer istemezse bu halk beni bile kovar " demiştir bir yahudinin serzenişine .
Ayrıca demokrasi olsun diye muhalif partiler kurdurmuştur.
Atatürk eğer diktatör olsaydı gider saltanatı kaldırmaz kendini padişah ilan ederdi, bırakın bu durumu kurtuluş savaşında daha hızlı karar alınması için tüm yetkileri bile meclis onayı ile almıştır.
Şimdi bazı tarih bilmez sadece ulu önderi karalama peşindeki şereften yoksun zavallı insanlar atamıza diktatör diyor ya bu embesillere ne anlatsan boş yazık gerçekten çok yazık.
ifade özgürlüğü ifade özgürlüğü diye götünü yırtanların iş kendine dönünce kudurdukları hede.
Adam bal gibi diktatördü işte.
Bugün ki atatürk ün yaptıklarının üçte birini bile yapmıyo diktatör diye götünüzü yırtıyosunuz.
her ilkokullu çocuğa "ulu önder" Atatürkün müthiş bir adam olduğunu, hiç hata yapmadığını ve Türkiye'yi sadece Atatürkün yaptıklarını tekrar etmenin kurtaracağını ezberletmek, zihinlerine bazı gerçek dışılıkları kazımak ilkokul eğitimimizin neden 8 yıl kadar uzun bir dönemi kapsadığını bize açık bir şekilde beyan ediyor. gözlerinizi kapatın ve düşünün; o 8 yıl boyunca sizlere neler öğretildi, koskoca 8 yıl... okumayı söküp 4 işlemi attıktan sonrası koca bir boşluk boş! bomboş ! geçip giden yıllara, çocukluk yıllarını en güzel zamanlarını sınıflarda, tahta sıralarda yitiren insanımıza yazık ! eğitim sistemimizdeki çarpıklık mı buyur işte al, hobidigırtlak allah'ın her yılı sınav sistemini değiştirmek ile olacak iş mi bu. Daha sakatlık adından başlıyor, ne demek "milli" eğitim? Fiziğin, coğrafyanın, biyolojinin, kimyanın "millisi" nasıl oluyor? eğitim sistemimize kök salmış ve 8 yıldan çok daha fazlasına yayılmış bir zehirdir kemalizm dayatmaları. örneğin YÖK Kanunu'nun girişi "yükseköğrenim"in amacını anlatmaya şu maddeyle başlıyor:
"1- Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda Atatürk milliyetçiliğine bağlı..."
Gerisini yazmaya bile gerek yok, birinci amacı bu olan bir üniversiteden çıkacak insanların "özgür düşünceli" bireyler olması mümkün mü sizce?
Zaten bizdeki eğitimin amacı, "özgür düşünceli birey" değil, itaatkâr bir sürüye, öğrendiği ezberleri tekrar eden koyunlar yetiştirmektir.
Ankara'da Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki "Talim ve Terbiye Kurulu" denen yerde sekiz on adam oturur, bu ülkedeki çocukların neler öğrenmesi ve neleri de "asla" öğrenmemesi gerektiğine karar verirler.
Onların karar verdiğinin dışında hiçbir şey öğretilemez çocuklara.
Düpedüz faşist ve ırkçı bir anlayışı kazırlar çocukların zihnine.
"Bir Türk cihana bedeldir", "Ne mutlu Türküm diyene", "Varlığım Türk varlığına armağan olsun" türünden bir "faşizm parfümü" ciltlerinin altına enjekte edilir, artık hayat boyu o kokudan kurtulamazsın.
Yeryüzünde Türk'ten başka "önemli" insan olduğuna inanmaz, Türk olmayan herkese aşağılayarak, küçümseyerek, kuşkuyla bakarsın.
Bir yandan da "düvel-i muazzama"nın Türk'e düşman olduğunu, hep Türklere kötülük yaptığını, Türkleri kandırdığını öğrenirsin.
Böylece hem en büyük, hem de sürekli kandırılan bir salak olmayı aynı anda benimser, en halisinden bir kişilik çatlamasını daha yedi yaşında yaşarsın.
Tarih, diye de baştan aşağı yalan bir hikâye anlatırlar.
körpecik beyinlere ''allah mı büyük atatürk mü?'' sorusunu sordurtan eğitim sisteminde başöğretmen olmak... evet bal gibi de diktatördür mustafa kemal evrensel normlarda.yalnız dönemin siyasi durumunu düşünmekte de fayda var; tartışılması gereken mevzu elbette ki atatürkün diktatör olup olmadığı değil, dikatatör olmak zorunda olup olmadığıdır.
dikta etmek bir rejimi zorla getirmektir. bunun adı da devrim dir. sen devirmek istediğin zihniyete, sizin gerici rejiminizi yıkıyorum fikriniz nedir diye soramazsın.