Mustafa Kemal Atatürkün Türkiyeyi çağdaş uygarlık düzeyine ulaştırabilmek için; tam bağımsızlık; halk hükümeti; çağdaş uygarlık; halk egemenliği; devletçilik; cumhuriyetçilik; milliyetçilik; laiklik; inkılâpçılık ilkelerini topluma ve devlete egemen kılmasıdır. Toplumsal, ekonomik, siyasal ve kültürel alanda başlatılan reformların gerçekleşmesi, yerleşmesi için Mustafa Kemal bu ilkeleri bir kuram olarak değil uygulamalı yönlendirici bir dünya görüşü olarak ortaya koydu. Bu bağlamda Atatürkçülük çağın değişen koşullarına uygun olarak toplum sorunlarına yön veren dinamik bir olgu olarak ortaya çıktı. Atatürkçülük her Türk gencinin ruhuna ve düşüncesine egemen olduğunda Atatürkün belirlediği çağdaş uygarlık düzeyine ulaşabileceğiz.
Öncelikle kesin şöyledir böyledir demek yanlış olur. Çünkü kendisi de bu tanımlardan rahatsız olduğunu defalarca belirtmiştir. "Neden biz kendimiz başka bir tanım yaratmayalım ki? Biz biziz!" demiştir.
Ancak demokratik bakış açısına sahip midir.
değildir diyenin alnını karışlarım.
seçme ve seçilme hakkını memlekete getiren. kadınlara seçme ve seçilme hakkı veren biridir. Aksini söyleyen af edersiniz art niyetli oros.u cocugunun onde gidenidir.
tek partili rejim'i de anlamayan daha dogrusu anlamak istemeyene yapacağımız kapa alttaki gibidir.
daha okuma yazmayı bilemeyen ve tarihinde değil demokrasi ile yönetilmek cumhuriyetin bile ne olduğunu hiç bilmeyen bir tebaa dan bahsediyoruz. Bu halkın eline çoklu parti sistemini hemen verirsen düşmanın elinle kendi elinle silahı vermiş olursun. Buna realite deriz.
kısacası bok atmak isteyenler olgunlaşma ve geçiş surecini bahane etmektedirler... Ama bize de kapak etmek düşer.
Hedefimize varmak için kanunlarımız müsait değilse o kanunları değiştiririz, yeni kanun yaparız. En nihayet lüzum ve mecburiyet görürsek bu yolda her şeyin üstüne çıkarak hedefimize yürümekte, asla tereddüt etmeyiz. diyen adama demokrat diyen 100 gram beyinlileri saygiyla selamladikdan (ozelden mesaj atan sahsa itafen) sonra cevaben Kadinlar secme secilme hakkini nasil aldilar bunu arastirmamis, okuma yazma oranin dusuk olmasini yine onun sucu oldugundan bihaber 0.001 gramli sahsa opucuk gonderiyorum.
hem atatürk filistin cephesinden kaçtı deyip sonra vahdettin atatürk'ü başarılı diye samsun'a gönderdi diyenleri iki yüzlü dincileri hiç mi hiç ilgilendirmeyen konudur efenim!
-gerçek olan budur efenim atatürk gibi demokrat bir lidere hiç yakışmayacak sözler söylemeyeniz efenim
medrese deyip köy enstitülerini nasıl faşizan bir biçimde kapattığınızda da söz ediniz biraz gerisi ise fao fiso bunun haricinde ''köylü milletin efendisidir'' sözünü başka liderlere atfetmeyiniz köylünün adını her yandan sildikten sonra efenim...
mustafa isimli sahte belgesellere iananılmamktadır efenim - aydınlatılması gereken dinciler asla ve asla sadece bir belgescikle bize atatürk konusunda yadınlanın gibi iftiraları atamazlar efenim.
kemalistlerin aydınlatılması gerken konu yoktur ayarıncana cevap vermeyecekleri konuda yoktur bu konuda efenim. bencil değildi türk milleti için yaşadı atatürk. ''mustafa'' filminden sonra kaç tane daha atatürk filmi çekilmiştir ya da atatürk belgelseli...
-dersimi atatürk
-veda gibi.
