bir kadının tek tel saçını görüp tahrik olan sözde müslüman sapıkları rahatsız eden büstlerdir.
zira bu büstleri bu sözde müslümanlar put gibi algıladıkları için genelde her heykele put ulan bu gibi cehalet kusarlar.
dünyada sanat diye birşey vardır.
ve bu sanat akımı içinde heykelcilik vardır.
ama bazı beyni köhneleşmiş cehalet insanlarının bundan bi haber olduğu için atatürk büstleri/heykelleri bile batmaya başlar bunlara.
veya meydanlarda herhangi bir heylek, büst bile bunları tahrik eder.
bayan heykeli görünce ahkaksızlık derler, atatürk büstü görünce put derler.
pek yakında atatürk resimleri de kalksın, ne o öyle demezlerse şaşmamak lazım.
hatta resim günahtır, siz kafirsiniz derler bu cehalet ile.
bu zihniyet genelde arabaya şeytan icadı derler ama altlarında 300-400 milyarlık zırhlı mercedes ile dolaşırlar bi de.
ekleme: sanırsam sözlükteki sözde müslim sapıklar epey rahatsız oldu. hüseyin üzmez büstü dilin dese idik herhalde hepsi coşku ile ağızlarından salya akıtırdı.
islam'da put ve puta tapmak haram kılınmıştır.
hatta eskilerde osmanlı zamanında heykel sanatı yasaklanmıştır.
peki heykel ve put arasındaki farkı bilmemek...
bütün mesele bu.
bir heykeli putlaştırmak nedir? yapılan heykeli bir gücün sembolü haline getirmek ona tapmak ondan medet ummaktır.
örneğin birinin heykelini yapıp, onu (örneğin) yeryüzündeki denizlerin ve okyanusların tanrısı ilan etmektir. ona deniz ve okyanusları kontrol etme gücünü yükleyip onun gücüne dua etmektir. onu yeryüzündeki suların kontrolcüsü, yaratıcısı, tanrısı ilan edip ona tapmaktır, onu putlaştırmaktır. burada aslında o heykele tapılmaz, o heykel sadece bir semboldür; denizlerin gücünün sembolü.. biz insanlar o güce taparız, taparlar.
oysaki atatürk büstleri ve heykelleri bambaşka bir şeydir. atatürk ülkemize ve toplumumuzda çok büyük faydalar sağlamış, çağ atlamamızda çok büyük bir rol oynamıştır. ülkemize tam anlamda demokrasiyi ve cumhuriyeti getiren o'dur. osmanlı döneminde ikinci plana atılan kadınlara dönemde elinden geldiğince hak tanımıştır. biz onun büstlerini ve heykellerini ona tapmak amaçlı değil, sadece onu saygıyla anmak, onu hatırlamak, unutmamak için yaparız. bu saygı ve sevgiden kaynaklanır. biz ona bir güç verip, onu tanrısallaştırıp, bir sembol haline getirmeyiz. biz o putperestlerden değiliz.
lütfen artık atatürk yolundan giden saygı duyan insanları kafir ve putperest ilan etmeyin. herkesin dini de inancı da ahlakı da kendisinedir. türk toplumu bunu bir öğrenemedi gitti. bir kişiye saygı duyup onun açtığı yolda ilerlemek bambaşka bir şey müslüman olmak ise bambaşka bir şeydir... bu ikisini ilişkilendirenmezsiniz.
edit: cahil olup da heykel ve put arasındaki farkı bilmemek ise bambaşka bir alemdir..
kemalistlerin önüne geçip de "ata'm nolur bana iş ver" "hayırlı bir kısmet nasip et bana" gibi şeyler demediği büstlerdir. yani sanıldığı gibi putlaştırılmamıştır atatürk büstleri. tabi atatürk'e saygı duymayananlar bunu anlayamazlar, anlasalar da işlerine gelmez. atatürk'ü ve kemalistleri kötülemek için nereden vuracaklarını şaşırdıkları için bulunmaz bir nimet olarak görürler büstleri.
ya şimdi durduk yere atatürk büstlerine takmak niyedir onu da anlamak güç. tamam kabul, 2. dünya savaşı öncesi totaliter rejimlerden ihraç edilmiş bir format bu. öğrencilere müsamere düzenletmeler, kimi günleri bayram ilan etmeler falan. ee ne yapalım şimdi? atatürk gibi gibi bir gerçeği bunun üzerinden mi vuralım.
tabi artık devletimizin her noktasında bulunduğu için ne kafalardan ne de kurumlardan çıkarmak zor olur haliyle.tabi zararın neresinden dönersek kardır diye bir kaidede var.
büstlerin ise hiç bir sanatsal yönü yoktur, kalıp verip içine döküm yapılır eserde o olur, hiçte atatürk e benzemez.
e üçüncü dünya ülkelerinin bu tür özelliklerine; günümüz teknolojisi sayesinde birinci dünya ülkeleri ile iletişim kuran yeni nesil şaşıyor haliyle.
okul ve sınıflarda milyonlarca adet çerçeve,ülkede binlerce adet heykel. çerçeve aslında boş olsa ancak bu kadar mesaj verebilirdi.
dolu haliye verilen mesajı alıyo musun? desen, yuooogg !!
sevginin onun izinden gitmek değil de yalakası olmak,onun adına lak lak etmek olarak algılandığı ülkede yaşıyoruz.. zannımca.
