sabah sabah kemalist bir ailenin çocuğu ile yanımda çalışan bir personelin konuşmasına kulak misafiri oldum. çocuk dışarıdan bakınca çok sevimli, insanın bıdı bıdı oynayası geliyor çocukla( şahsi fikrim birde türbanı olsa minik kıza daha bir sevimlilik kadar ama daha erken yaşı daha 8 miş seneye takar). çalıştığımız yüksekokul yabancı diller olduğundan dolayı her görüşten, her şekilden insanı görmek mümkündür okulumuzda.
çocuk doçentlerden birinin kızıymış. okula girer girmez okul girişinde 1 mayıs için broşür dağıtan, sağa sola resimler asmış abilerini görüp onlara hemen sempati duydu. anlam veremedim bu duruma. resimlerde bulunan che resimlerine bakıp "baba baba" demesi ayrıca düşündürücüydü tabi annesinin kolundan çekerek oradan uzaklaştırması!
doçent bizim odanın önünden geçerken bilgisayarıyla ilgili yapamadığı bir konuyu sormak için yanımıza geldi.mevzuyla bir arkadaş ilgilenirken okuduğum kitabın üzerindeki ampul resmini görerek çocuk "ama atatüyk bizi kuytayacak ki" dedi. ilk baş anlama veremedim.
öyle mi ufaklık dedim nerede peki şimdi kendisi?
bakıyoy bize yukaydan ama gelcek yaaaa dedi.
gelince napcak abisi dedim?
gidelim mi anne sıkıldım buyada bizi sevmiyoylay dedi takmadı beni.
ön yargılı yetiştirilen bu çocuğun hali ileride nice olur? anası doçent olmuş çocuğu uçurumda. demek ki kemalist böyle olunuyor bir şey bilmeden ve yersiz yargıların kurbanı olaraktan taa çocukluktan! çok yazık!
çocuğa giderken iki tane şeker uzattım. tam bir kemalist gibi davrandı bana kızan, laf söyleyen çocuk iki tane şekeri görünce "teşekküy edeyim abi" dedi. yine gelince yine vey şekey tamam mı? dedi. tamam abicim hep gel dedim. kötü kötü baktı bana doçent.
kısacası bir kemalist yedinsinde ne ise yetmişinde de o. bekliyorlar bizi kurarakcaklar diye, ilerlemeyi bilmeden, yenilik bilmeden, kendilerini geliştirmeden, körü körüne...
sanıldığı şekilde olmasa da doğru olan düşünce yapısıdır. zira kemalist düşünce sisteminde atatürk'ün bedeni değil düşünceleridir kurtarıcı olarak görülen. he bunu tabi ki bu eleştirileri yapanlar da biliyor ancak laf olsun torba dolsun diye konuşana cezai bir yaptırım olmadığından bol keseden atıyorlar...
bu açıdan bakıldığında evet ''o'' siyasi, kültürel ve toplumsal bakış açısı bizi kurtarır.