mustafa kemal' in isteği ile muhalefet partisi kurulduğunu bilmeyen cahil yobazın zırvası. tarih biliminde olayları o günün şartlarına göre değerlendirmek en önemli maddelerden birisidir ama bu cahil vatandaş bu durumdan bi haber.
cahilce bir söylemdir. atatürk bu milletin başına seçilerek gelmiş bir devlet adamıdır. tek partili sistem konusunda ise bizzat kendi çok partili hayata geçiş için birçok arkadaşını görevlendirmiş teşviklemişdir. fakat dönemin din ile kullanılan insan sayısının tehlikeli olmasından dolayı bazı partilerin kapatılması gayet normaldir. atatürk bu millete ilk defa kadın erkek eşitliğini, demokrasiyi getirmiştir. bugün oy atabiliyorsak kendi geleceğimizi belirleyebiliyorsak onun sayesindedir.
kendince demokrasidir, cunku demokrasi tum vatandaslarin devlet politikasini esit haklarla sekillendirmesidir.
ataturk devrimlerinin hic birisi gercek anlamda secilmis bir parlamento tarafindan yapilmamistir, ayrica halkoylamasi da olmamistir, bu demokrasi degildir.
ayrica demokrasiden her laf acilisinda cumhuriyeti getirdi ya lan it diyenler de anlamalidir ki cumhuriyet cok muhim bir sey degildir, mesela ingiltere, isvec, hollanda, japonya gibi en gelismis ulkeler buna bir cirpida ornek verilebilir, yani cumhuriyet meselesi o kadar buyutulmemelidir.
yeni kurulmuş bir devlette düzenin sağlanması için demokrasinin ikinci plana atılmasının olağan olduğunu farkedememiş yazar söylemi.
kendisine fransız ihtilalini ve fransız ihtilalindeki terör dönemini ayrıca da bolşevik devrimini hatırlatmak daha doğrusu öğretmek gerekiyor.
bununla birlikte demokrasiye bu kadar bağlı ise kimileri osmanlı devleti'ni neden bu kadar övdüklerini, övmelerini geçtim (tarihimizin bir parçasıdır ve övgüyü hakeder) neden özlemlediklerini açıklamaları gerekir.
osmanlı devletinin gayri müslimlerin vergilendirilmesinde onları islamlaşmaya kanalize edecek yöntemler takip etmesi osmanlı toplumundaki hristiyanları islam'ı dayatmanın bir farklı biçimi değil midir?
tutarlı olun biraz diyeceğim ama olamıyorsunuz. gerçekten bu konuda ciddi iseniz yani baskılara karşı iseniz iki konuda da hassas olursunuz ama değilsiniz.
bu konuda tutarlı olsanız darfur'da 200.000 insanın katledilmesinden sorumlu olan bir soykırımcı ile kolkola gezenleri bu kadar rahat desteklemezsiniz.