mustafa kemâl atatürk'ün "bizim devlet idaresindeki ana programımız, chp programıdır. bunun kapsadığı prensipler, idarede ve siyasette bizi aydınlatıcı ana hatlardır. fakat bu prensipler, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutulmamalıdır." sözlerini konu ederek, atatürk'ün "ilahî kitaba küfür ettiği" iddiasını ortaya atan, aslında ermeni ırkı'ndan olması gerekip, yanlışlıkla türk ırkı'ndan olan insanların oluşturduğu bir facebook grubudur.
ulu önder'in meclis konuşmasında anlatmak istediği ise kuşkusuz şudur: "devlet idaresini yalnızca bilimsel ve akla dayalı yollarda arayın. şüphesiz bizi aydınlığa onlar kavuşturacaktır. ilahî kitapları asla devlet idaresine karıştırmayın." işte bu, eksiksiz bir lâiklik tanımıdır.
atamız bu sözlerle mukaddes kuran'a değil, sözüm ona mukaddes kuran ile binlerce yıl milleti idare edip (gerçekte sömürüp) yine de milleti sefil ve rezil eden şeyhlere, şıhlara, şeyhülislamlara, padişahlara küfretmiştir.
aynı şekilde bu güruhun bugünkü ayak takımı da kendilerinin bir taraflarına kaşıntı veren bu sözlere cevap vermek ihtiyacı hissetmektedirler.
ataturke mi soruldu: atam! bu cumlelerle neyi kastediyorsun? diye. * ha kurana kufretti, ha kuran ile insanlari idare edenlere. ayni sey degil mi. biri anana kufretse sana kufretmis sayilmiyor mu? kuran anayasa olmasi gereken, siyaseti de iceren hayat nizamini belirleyen bir "kutsal kitap"tir. kutsal olmasi itibariyla yani...