o insanlar, zamanlarının gereklerini yapıyordu. kaldıki atatürk'ün karısı son derece modern ve çağdaşlaşmayı savunan bir kadındı. rte'nin yada abdullah gül'ün karılarının ise atatürk'ün karısının yarısı kadar eğitimli olup olmadığı tartışılır. siyasal olarak türbanın masum gösterilmesi için böyle yollara başvurmak acizliktir. *
bundan sonra söyleyeceklerine şaşırmamamız gerektiğinin sinyallerini veren cümledir. sayın öcalan denebilir o kişiye göre fakat atatürk sayın unvanını bile hak etmez! ve insanlarımız da ne hikmetse bunları görmezden gelmektedir.
aslında denmesi gereken "ulu önderimiz yaşasaydı acaba böle bi polemik çıkarmıydı?" üniversite okumaya hak kazanmış kızlarımız evde oturmaya mahkum edilip ülkenin okmuş insanlarla büyüyeceği gelişeceği göz ardı edilir miydi? atamız böle bişe yaparmıydı? atatürk atatürkçülüğü böle yorumlar mıydı acaba?
rte nin talihsiz açıklaması. hatta başbakanlığa gelmeden önce yaptığı onlarca talihsiz açıklamadan biri. ya da geldikten sonraki yüzlercesinden. ne yani şimdi başbakanımız, orta okul ve liselerde her tarih dersinin ilk konusu olan, tarih dönemine göre incelenmelidir, ilkesini bilmiyor mu? hayır başbakanımızın ilkelerle olan problemlerindendir belki de, o dönemde latife hanım ın türk kadınını modernleştirmek için yaptıklarını bilmiyor mu? mustafa kemal atatürk ü doğuran ana'yla kendi eşini, abdullah gül ün eşini kıyaslamanın ne kadar saçma olduğunun farkında değil mi? e bi başbakan bu kadar talihsiz açıklama kurbanı olmamalıdır değil mi? bana sanki yaşadığı zamandan rahatsız gibi geliyor.
rte nin eşinin türbanını siyasi olarak masum göstermek için uydurduğu durum ve çoğu şeyi görmezden gelip bazı şeyleri (tarih bilgisi olmadan) cımbızlamasıyla ortaya çıkmış olan durum.
(bkz: başını kuma sokmak)
Rte'nin konuyu saptırdığını bağıran cümledir. Yahu dönemin kalbur üstü kişiliklerinin akrabalarını bir inceleyin. Hangisi türbanlıdır? mehmet akif'in kızını da mı görmediniz televizyonda! Bu kişiliklerin hepsi moderndir. Muhafazakarlık kültürel bir olaydır. Dönem gereği öyle olabilirler. Diğer yaşamlarında farklıdırlar. Bari osmanlı hanedanına bakın! Ne diyelim artık!
başbakanımızın tarih bilmediğini gösteren açıklamadır. zübeyde hanım 1923 te vefat etmiştir, fakat kılık kıyafet kanunu 1925 yılında ilan edilmiştir.
ayrıca, latife hanım meclise giren ilk türk kadınıdır.
şimdi düşünelim,
avrupa ülkelerinde meclise giren kadınların oranı yüzde 30 un altında kaldığında iktidar geleceğinden kuşku duyar. başbakan hala bu oranın çok çok altında olduğumuz halde bu kadar münferit bir olay hakkında demeç veriyor. ayrıca, kadınlarımıza elde edemedikleri hakkı elleriyle veren mustafa kemal atatürk ü de yersiz açıklamasına alet ediyor.
bide bunu soylerken hiç utanmamıştır kendileri. sanki babasının oğlundan bahsediyor konuşurken : " e o zaman atatürk e bakın onunda karısı türbanlı , kız kardeşi türbanlı " e ulan bre * hiçmi düşünemiyosun hiç mi zekân yok atamız yeni bir devlet kuruyor ; devleti önceki devlet olan osmanlı dan örnek alarak kurmak zorunda ve görüyorlarki türban var başörtüsü var takke var.ilk başta deneniyor kullanılıyor ; büyük ihtimalle kimsenin hoşuna gitmemiş ki kıyafet devrimi - şapka devrimi yapılıyor.daha da modern olunuyor.bu bilgiler daha ilk okul 4. sınıf çocugunun kitabında yazıyor. fakat görüldüğü üzere başbakanımız o kitabı bile okumamış ; ondan bile aciz.*
kendisini atatürk'le kıyaslayan birinden beklenebilecek bir söz. hatırlarsanız seçim öncesi halka sesleniş konuşmasında yeni kurulmuş türkiye cumhuriyetinin ekonomisi ile şimdiki ekonomiyi karşılaştırmıştı bu şahsiyet. şimdi de sıra anne ve eş kıyaslamasında . sanırım bu adam kendisini ılıman * islamcıların atatürk'ü yerine koyuyor. yakında ben atatürk'üm derse hiç şaşırmayın. *
bir de salağa yatmaları yok mu, sinirden güleyim mi ağlayayım mı bilemiyorum. sen değil misin türbanla başörtüsünü birbirinden ayıran, türbanı siyasi bir araç yapan... tüm dini yaptığın gibi... zübeyde hanım türban mı takıyor, başörtüsü mü bi bak bakalım... ayrıca zübeyde hanım ın başörtüsüz fotoğrafları da mevcutken, sizin topunuz 3 saatlik üniversite sınavında bile o türbanı kafanızdan çıkarmamak için bir taraflarınızı yırtarsınız, o da ayrı...
latife hanım normal hayatında başı açık olan kültürlü ve ilerici bir hanım efendiydi.
cumhuriyetin ilk yıllarında dini siyasi oluşumların etkisi ağır olarak hisedilmekteydi. bu sebepten dolayı ulu önder MUSTAFA KEMAL ATATÜRK hanımının başını eşarpla kapamasını rica etmiştir.
gerçekleri çarpıtmayalım. örnek verilen yıllar 84. yıl öncesinindir. altını çiziyorum 84 yıl öncesi, bu zihniyet bizi anca 84 yıl öncesine getirir.
(bkz: türk halkı akıllı ol)
(bkz: tarihini bil)
(bkz: laik olmak adam olmaktır)
bundan yüzyıl önce ne kadar ölçülü ve şık bir şekilde örtmüş başını.
peki ya şimdi? başına boneye benzer bi şey takıp onun üstüne 4 metrelik masa örtüsü boyutunda bez ile kafayı toplu iğnelerle paketleyenlere aynı şekilde değerlenlere ne demeli?
rte'nin söylemiş olduğu akılsızca sözlerinden biridir. geçmişle bugünü karşılaştırmaktadır ve atamız'ı dünya'ya getiren annesi ile kendi türbanlı eşlerini karşılaştırmıştır; fazlaca kınanmalıdır. eşleriyle hepimizin annesi zübeyde anneyi karşılaştıracağına, kendisiyle atatürk'ü karşılaştırıp bu ülkeyi nerelere getirdiğini görüp kendisinden utanmalıdır.
güzel laf.
gerçekten yakında kafayı yiyeceğimi hissediyorum. deliriyorum sinirden, sonra hiçbişeye yaramadığını görüp duruluyorum biraz. hani o taraftakileri anlıyorum da zerre hazetmeyenlere ne oluyor allahım. bu kadar mı çapsız bu kadar mı anlayışsızız?
olay kafalarındaki bez parçasında değil abicim. bizim büyük annelerimiz ninelerimizin de başı örtülüydü. atatürkün anasının da başı örtülüydü. hatta biliyo musun çarşaflıydı bazıları. kılık kıyafet devrimiyle çat diye çıkarmadılar o kafalarındaki örtüleri. ama kafalarının içi böyle değildi onların. kalkıp bunları siz de basit bez parçası mantığıyla, yok mustafa kemal dememiş atatürk demiş gibisinden cevaplamayın allahaşkına. işte. ben onlardan değil sizden korkuyorum daha çok. bu yola girmemize sebep sizsiniz.
