bugün

türkiye cumhuriyeti'nin ilelebet en büyük liderinin başarılarıdır.

"ATATURK 1916'da General 35 yasinda Kolordu Komutani Mus Bitlis ve Van bolgelerini Rus'lardan temizledi...

ATATURK 1919'da 38 yasinda dusman isgali altindaki Istanbul'dan Samsun'a gecti...
Amasya mulakati Erzurum ve Sivas kongrelerini yapti ANKARA'ya geldi...

1920'de 39 yasinda Turkiye Buyuk Millet Meclisini kurdu Meclis Baskani secildi...

ATATURK 1920'de 40 yasinda
TBMM'nin istegi uzerine Ataturk'e Baskomutan gorevi verildi Sakarya'ya kadar ilerleyip taarruza gecen Yunan ordusuna karsi savasti Dusmanin taarruz umidini kirdi...

ATATURK 1922'de Maresal
41 yasinda Baskomutan olarak Yunan ordusuna taarruz etti Dumlupinar Meydan savasinda dusmani yendi Butun Anadolu topraklari dusmandan temizlendi...

ATATURK 1923'te 42 yasinda Turkiye Cumhuriyetini kurdu...

ATATURK 1924'ten 1928'e kadar Cumhurbaskani olarak 47 yasina kadar suren donemde DEVRIMLERI yapti..."

Atatürk Türkiye'yi "Çağdaş uygarlık düzeyine çıkarmak" amacıyla bir dizi devrim yaptı. Bu devrimleri beş başlık altında toplayabiliriz:

1. Siyasal Devrimler:
- Saltanatın Kaldırılması (1 Kasım 1922)
- Cumhuriyetin ilanı (29 Ekim 1923)
- Halifeliğin Kaldırılması (3 Mart 1924)

2. Toplumsal Devrimler:

- Kadınlara erkeklerle eşit haklar verilmesi (1926-1934)
- Kıyafet devrimi (25 Kasım 1925)
- Tekke zâviye ve türbelerin kapatılması (30 Kasım 1925)
- Soyadı kanunu ( 21 Haziran 1934)
- Lâkap ve unvanların kaldırılması (26 Kasım 1934)
- Uluslararası saat, takvim ve uzunluk ölçülerin kabulü (1925-1931)

3. Hukuk Devrimi:
- Mecellenin kaldırılması (1924-1937)
- Türk Medeni Kanunu ve diğer kanunların çıkarılarak laik hukuk düzenine geçilmesi (1924-1937)

4. Eğitim ve Kültür Alanındaki Devrimler:
- Öğretimin birleştirilmesi (3 Mart 1924)
- Yeni Türk harflerinin kabulü (1 Kasım 1928)
- Türk Dil ve Tarih Kurumlarının kurulması (1931-1932)
- Üniversite öğreniminin düzenlenmesi (31 Mayıs 1933)
- Güzel sanatlarda yenilikler

5. Ekonomi Alanında Devrimler:
- Aşârın kaldırılması
- Çiftçinin özendirilmesi
- Örnek çiftliklerin kurulması
- Sanayiyi Teşvik Kanunu'nun çıkarılarak sanayi kuruluşlarının kurulması
- I. ve II. Kalkınma Planları'nın (1933-1937) uygulamaya konulması, yurdun yeni yollarla donatılması
Soyadı Kanunu gereğince, 24 Kasım 1934'de TBMM'nce Mustafa Kemal'e "Atatürk" soyadı verildi.

ayrıca;

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurulması sırasında, ekonomik, sosyal, kültürel alanda yapılan devrimleri desteklemek ve geliştirmek tarafından Atatürk tarafından kurulmuş kurum ve kuruluşların listesi.

" (bkz: Anadolu Ajansı)
(bkz: Ankara Hukuk Fakültesi)
(bkz: Ankara Orman Çiftliği)
(bkz: Bursa Merinos Halı Fabrikası)
(bkz: Cumhuriyet Halk Partisi)
(bkz: Çocuk Esirgeme Kurumu)
(bkz: Demiryolları ve Limanlar Genel Müdürlüğü)
(bkz: Devlet Hava Yolları)
(bkz: Devlet istatistik Enstitüsü)
(bkz: Elektrik işleri Etüt idaresi)
(bkz: Etibank)
(bkz: Halkevleri)
(bkz: Maden Tetkik Arama Enstitüsü)
(bkz: Merkez Bankası)
(bkz: Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı)
(bkz: Sanayi ve Maadin Bankası)
(bkz: Sümerbank)
(bkz: Türk Dil Kurumu)
(bkz: Türk Tarih Kurumu)
(bkz: Türkiye Şeker Fabrikaları)
(bkz: Uluslararası izmir Fuarı)
(bkz: Ulus Gazetesi)
(bkz: Türkiye iş Bankası)
(bkz: Ziraat Okulları ve Yüksek Ziraat Enstitüsü)"
Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! işte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!