bir zamana damgasını vurmuş 'atari' adlı inanılmaz icatla birlikte evlerimize giren kaset şeklindeki oyunlardır. herbiri ayrı güzeldir, efsanedir. ilk akla gelenlerden biri ;
çocukluğumun en büyük eğlencelerinden biri. ne oynardık ya.. mario ya az yardım etmemeiştim. dr mario yu da çok iyi oynardım hani. tsubasa mı dersin, goal 3 mü? hangisini oynamadık ki. ne günlerdi o günler..
en efsanevi olanı goal 3'tür. ayrıca bu oyunlar atari kasetlerinde yer alır. bu kasetlerin üstünde 250.000 gibi uçuk rakamlar yazar ve o zamanın çocukları bunu vay amk 250.000 oyun var anlar.
Sirketine gore kalitesi degisen oyunlardir. Micro genius u ya da turevi en eski konsollari destekleyen oyun sirketlerini atin cope (ne kadar efsane de olsalar). Sega nin konsollarla birlikte cikardigi oyunlar ise genesis, mega ve master versiyonlarinda ortaligi yakip yikti. Ayrica neogeo nun tek basina piyasaya girip metal slug gibi efsane oyunla yakip yiktigi gercegi ve midway in cok iyi grafik motorlari ile sega yla calismasi da donemin kaliteli gelismelerindendi. Fifa yi soylemiyorum bile. Neticesinde cocuklugumuz konsollarla ve atari salonlarinda jetonlarla gecti ve oyunlarin otesinde sirketlerin ve muziklerin de asinasi olduk. Guzel gunlerdi, hey gidi...
90'lı yıllarda doğan herkesin bir zamanlar hayatını süslendiren oyun konsolu. bizim zamanımızda psp ve bilgisayar yoktu. biz atari oynardık. kasedi toz olurdu üflerdik. mario'yu prensese kavuştururduk. uzay gemimizle sağa sola yakan yaratıkları vurarak uzayı korurduk. çalıların arkasından fırlayan sazanları vururduk. o silahın kablosu hep bozulurdu ve hep yenisini aldırırdık. babam kuşları vurmamam için silah almazdı bana.