ataol behramoğlu

entry214 galeri9 video2 ses3
    48.
  1. şiirlerini okumaya her yeltenişimde, gözlerimin önünde bertolt brecht'in silueti beliriverir. yanlış anlaşılmasın! bu o'nu kopyacılıkla suçladığımdan değil iki şair arasında inanılmaz bir anlatım benzerliği olmasındandır.

    öylesine bir benzerliktir ki bu;

    brecht'in şiirlerinin arasına behramoğlu'nun şiirlerini serpiştirseniz, eminim; hangi şiirin hangi şaire ait olduğunu bulmakta ciddi güçlük çekersiniz..
    2 ...
  2. 48.
  3. "durdum baktım arkandan
    sen, giderken
    bana bir hoşçakal bile demeden
    giderken

    insan neler duyar anladım
    o zaman
    can alıp başını bedenden
    alıp başını giderken"

    ezginin günlüğü-sen giderken
    1 ...
  4. 49.
  5. Türkiye'nin yakın tarihinin çok önemli bir sürecinin yaşadığını, Bu tarihin içinde kendisinin de yer almak istediğini ifade ederek tekel işçilerinin yanında açlık grevine başlayan aydın insan.

    http://www.cumhuriyet.com...o%F0lu+a%E7l%FDk+grevinde
    1 ...
  6. 50.
  7. "tayyip erdoğan geçmişindeki düşüncelerinden vazgeçmiş falan değil. demokrasiyi bir araç olarak ve çıkarlarına uyduğu sürece kullanır. ben akp seçimi zorla alır derken şunu diyorum. hile karıştırır, satın alır, kendi lehine çevirmek için elindeki her şeyi kullanır." cümlelerini sarfeden şair.

    rte ve akp tarafından şimdi kendisine hakaret davası açıldı.

    işte rte ve akp demokrasisi, özgürlüğü.

    sonuna kadar arkandayız behramoğlu.
    7 ...
  8. 51.
  9. insana, yaşama ve hayata dair çok şeyler anlatan şiirlerin şairi.

    Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
    Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten..
    Sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği
    insan bütün güzel müzikleri dinlemeli alabildiğine
    Hem de tüm benliği seslerle, ezgilerle dolarcasına
    insan balıklama dalmalı içine hayatın
    Bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına
    Ve kederi de yaşamalısın, namusluca, bütün benliğinle
    Çünkü acılar da, sevinçler gibi olgunlaştırır insanı
    Kanın karışmalı hayatın büyük dolaşımına
    Dolaşmalı damarlarında hayatın sonsuz taze kanı

    Yaşadın mı büyük yaşayacaksın!
    ırmaklara!
    göğe!
    bütün evrene karışırcasına
    Çünkü ömür dediğimiz şey,
    hayata sunulmuş bir armağandır..
    Ve hayat!
    sunulmuş bir armağandır insana...
    *
    Y a ş a d ı k l a r ı m d a n
    ö ğ r e n d i ğ i m
    ç o k
    ş e y
    v a r...
    4 ...
  10. 52.
  11. --- alıntı ---

    Kardeşim Ataol,
    Sana ne kadar uzun süre yazmadım. Mektuplar eskimedi de, biz mi kocadık dersin. Kuşağımızın birbirini övmekten, yüceltmekten kaçınan alçak gönüllü tavrının da payı var kuşkusuz bunda. Senin dizelerini o kadar iyi biliyorum ki, onlarda yer alan yaşam izlerinden söz etmek, kendimi övmek gibi geldi bir an. Çevirdiğin şiirlerden yola çıkacağım, bu yüzden. Bu çeviri şiirlere verdiğin emek kendi şiirlerine verdiğinden az değil ki.
    Kardeş Türküler' e yazdığın önsözde "söz işçiliğine, sözün şiir dediğimiz o büyüleyici etkileme gücüne emek vermiş, o büyüyü yüreğinde duymuş her söz emekçisi, bir ötekiyle, bütün ötekilerle kardeştir" diyorsun. Bizim kardeşliğimiz de önce buradan sonra "Daha güzel bir dünyaya inanmaktan". Bilmem neden seni hep "Sabiha" şiiriyle hatırlıyorum. Acılarımızı dişlerimizi sıkarak söylememeye çalıştığımız gençlik dizelerinden. Duygusal olmayı kendimize yasaklamıştık. "Bir gün mutlaka" başaracaktık daha güzel günlere giden yolu açmayı, nice acıya mal olursa olsun. Acılar önemli değildi. Gözlerimizden sızan yaşların dizelerimizdeki izlerini bile reddeder gibiydik.
    ..Ama nice acı yüklendi yüreğimize.. (Yurdumuza demek daha doğru belki) bunca yıl sonra sana yazarken, mektuplarımızda şiirden sere serpe söz edebildiğimiz o daracık ferah dönemi anımsıyorum. Kardeş Türküler'deki şiirleri yaşamının yansımalarına göre seçmişsin sanki
    "Şiirler yazıyorum ve dinliyorum sesini/Cıvıldayan kızımın, avluda" senden kırk yıl önce Macaristan' da doğmuş Gyula illyes' in şiiri olduğu kadar senin de gerçeğin. Barış koşuyor, şarkı söylüyor sanki, yabancı gökler altında bir avluda.
    Yabancı gökler altında size yaşatılan yılların bedelini kimse ödeyemez ki. Bir de bizim burada boğazımıza dizilen lokmalar var, bedeli ödetilemeyecek, dilimizi duymanın lokmaları bazen, bazen en umulmaz ayrıntıyı özleyeceğinizi bilmenin lokmaları.
    Sevgili Ataol, yaşadıklarımızdan öğrendiklerimizi ne kadar güzel anlattın. Sevdayı da. Seni hep delikanlı sayacak okurların. Sesin ne kadar bilge olursa olsun. Bu her şeyden coşkulanan yüreğinin şiirine vuran yansısından olmalı. Ne kadar sevinç varsa yaşamak özleminden. Hayatın insana sunulmuş bir armağan olduğunu bilsen de onurun adına o armağandan caymaya hazır oluşundan.
    Senin bütün gençlere seslendiğine inandığım bir şiirin var, bu şiirin "kızım" vurgusuyla bitmesi bence çok önemli. Hep oğullara öğüt verildi edebiyatta sanki. Senin şiirindeki sesleniş ise yalnız kendi kızın yüzünden değil, tüm insanlığın kızlarına insanlık adına seslenir gibi.
    "Bütün insanları dostun bil, kardeşin bil kızım/Sevincin ürünüdür insan, nefretin değil
    Zulmün önünde dimdik tut onurunu/Sevginin önünde eğil kızım".
    Kardeş şairlerin arasındaki mesafe ne olursa olsun birbirlerinden asla uzak değildirler, sevgili kardeşim. Birbirlerine bu kadar uzak ve bu kadar yakın nice şairi yan yana getirdin, bunu yapan tek şair değilsin elbet Ama kardeşliği ilk kez sen dile getirmiş gibisin. Kardeş Türküler' e verdiğin emek kendi şiirine verdiğin emek kadar önemlidir bilesin.Bence kutsaldır da, barış adına.
    Seni kucaklıyorum kardeşim, sevgiyle.

    --- alıntı ---
    *
    (bkz: sennur sezer)
    1 ...
  12. 53.
  13. siyasete soyunan şair.chp zihniyetli yorumlarıyla adeta göz kırpıyor.
    0 ...
  14. 54.
  15. beykent üniversitesi öğretim üyesi. ancak okulda kaç kişinin kendisini tanıdığı meçhul.
    2 ...
  16. 55.
  17. "uçak şimdi
    düşüyor"
    dedi yanımdaki.
    düşmenin bilmesem
    inmek olduğunu
    Azericede
    herhalde o saat
    yüreğime inerdi.
    1 ...
  18. 56.
  19. herşey şiirdir

    her şey şiirdir, uğultusu rüzgarın
    bir ırmağa usulcacık yağan kar
    her gece okunan bir dua çocuklukta
    gökyüzünde bölük bölük turnalar

    her şey şiirdir, sevinç ve kader
    dünyada olmak duygusu...
    kıyıda, ıssız kayalarda
    kendi başına ışıldayan su

    her şey şiirdir, şimdi, şu anda
    ak kağıt üstünde dolanan elim
    karşıki avluda salınan söğüt
    yandaki odada uyuyan bebeğim

    her şey şiirdir, çağrısı aşkın
    bahar toprağından yükselen tütsü
    umut ve acı, başlayan ve biten,
    yağmurun ve akıp giden hayatın türküsü

    her şey şiirdir ve bir gün belki
    ilk aşkım, ilk göz ağrım şiir
    koynunda ona yazdığım mektuplar
    bir yerlerden çıkıp gelecekti
    2 ...
  20. 57.
  21. faşist ırkçı yazarımsı...
    0 ...
  22. 58.
  23. türkiye'de kesinlikle 'aydın' bulunmadığı bir dönemde daha çok sesini çıkarması gereken şahıs.ne pahasına olursa olsun militan dergisini çıkaran bir adam bunu da yapabilecek kapasitede.
    3 ...
  24. 59.
  25. Başka biri olacaksın istemesen de
    Tenine başka bir ten dokunduğunda
    Gövden buluştuğunda başka bir gövdeyle
    Başka bir nefesle karıştığında nefesin

    Başka biri olacaksın istemesen de
    Gece uykunda ya da gün ortasında
    irkileceksin apansız bir duyguyla
    Bir uçurum kıyısında sendelemiş gibi

    Başka biri olacaksın istemesen de
    Bakışlarımın izini taşıyan giysilerin
    Tüketecek ömürlerini birer birer
    Değişecek yeri bir dolabın, pencerede bir çiçeğin

    Başka biri olacaksın istemesen de
    Dudaklarında benden sonraki bir çizgi
    Tanımadığım bir ton gülüşünde
    Ve artık beni unutmaya başlayan gözlerin

    Sonra, sonra başka birisin...
    2 ...
  26. 60.
  27. Durdum baktım arkandan sen giderken
    Bana bir ''hoşça kal'' bile demeden giderken
    insan neler duyar anladım o zaman
    Can alıp başını benden giderken...
    1 ...
  28. 61.
  29. Sevdiğim
    Sonsuzca yitirdiğim ender çiçek
    Geri kalan yılları ömrümün
    Seni anımsamama yetmeyecek...
    1 ...
  30. 62.
  31. Eskidenmiş sabredip murada ermek
    Şeyhin kerametini bekleyerek
    Öyle zamanlar yaşamaktayız ki dostum
    Erdemdir bazen, sabretmemek...
    2 ...
  32. 63.
  33. Elinde ne piyon kaldı, ne vezir, ne kale
    Düştü birbiri ardına atlar, filler
    Ama şah hâlâ direnmekte
    Yeni taşlar bulundu çünkü : Köpekler...
    3 ...
  34. 64.
  35. Burjuvalar kocaman duvarlarla
    Çevirmişler avlularını
    Ama bir kiraz ağacı gördüm geçen gün
    Dışarı uzatmıştı en çiçekli dalını...
    3 ...
  36. 65.
  37. büyük şair.
    bu kara günde, 2 temmuz 1993 sivas katliamı yıl dönümünde her zaman anılacak bu şiir.

    "her gün yeniden ölerek
    zalimin elinde tutsak
    cahile kurban olarak
    yalanla kirlenmiş havada
    güçlükle soluk alarak
    savunmak gerçeği çoğu kez
    yalnızlığını bilerek
    korkağı döneği suskunu
    görüp de öfkeyle dolarak

    toplanır ölü arkadaşlar
    her biri bir yerden gelerek
    kiminin boynunda ilmeği
    kimi kanını silerek
    kucaklıyor beni metin altıok
    aldırma diyor gülerek
    yaşamak görevdir yangın yerinde
    yaşamak insan kalarak

    kucaklıyor beni metin altıok
    aldırma diyor gülerek
    yaşamak görevdir yangın yerinde
    yaşamak insan kalarak

    yaşamak bu yangın yerinde
    her gün yeniden ölerek"
    4 ...
  38. 66.
  39. göğsüme bir istanbul çiziyorum
    başparmağımla, kelebek biçiminde
    biraz umutsuzum, biraz yorgun işte
    en çok gözlerimi seviyorum
    4 ...
  40. 67.
  41. ölüm düşüncesinden
    ürküntü duymazdım belki
    iki tarih arasına sıkışmak
    onurumu incitmeseydi...

    dizelerinin sahibi şairimizdir.
    2 ...
  42. 68.
  43. "insan balıklama dalmalı
    içine hayatın
    bir kayadan zümrüt
    bir denize dalarcasına."
    2 ...
  44. 69.
  45. seni elinden tutmuştum / ataol behramoğlu

    seni elinden tutmuştum - yaz geçiyordu
    yaz geçiyordu, biz geçiyorduk
    yazı elinden tutmuştuk

    birazdan geleceksin, bakışacağız
    bakışacağız, hem var hem yok gibi
    hem var hem yok gibi öpüşeceğiz

    aramızda söylenmemiş sözlerin uzaklığı
    aramızda yaşanmamış şeylerin uzaklığı
    yakın ayrılıkların sezgisi tenimizde

    hayat geçiyor biz geçiyorduk
    bir denizin üzgün kıyısında
    güz bir hastalık gibi ilerliyordu

    ölgün ışığıyla güz
    ve biz yaklaşan ayrılıkların önünde
    kış duygularına bürünmüşüz

    dışardan ağlayışı geliyor çocuğumuzun
    3 ...
  46. 70.
  47. O kadar güzel bir yüzdü ki
    Gelip geçici olamazdı
    Ya da bir resimdi çizilmiş yastığıma


    Onunla hep
    Bir uçurum kıyısında gibi seviştik
    Kanatlanıp
    Birbirimizin uçurumuna


    Sevişmek bir şiir
    Bir uçurum dengesidir
    Yer çekiminin
    Ve akıl çekiminin dışında.
    1 ...
  48. 71.
  49. rus dili bilgisinden midir nedir son zamanların en ateşli laiklik savunucularından olup çıkmıştır.
    koca şair çıkmış tv lere türbanlılara, üniversitelere, inançlı insanlara giydirip duruyor.
    (bkz: olacak iş değil)
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük