doğduğu zamanı hatırlamıyorum, bilmiyorum çünkü 6 yaşındaydım. ama;
annem gezmeye gittiği zaman 'devedikeni, atan alir spor sana emanet' dediğinde, o bebek havuzunun içerisindeyken başında beklediğimi, 'abicim abicim' diyerek peşimde koşmaya başlamasından sonra bir çocuk hayatının yanlızlığının nasıl bittiğini, ilkokula başladığında ödevlerini bir an önce bitirsin de oyun oynayalım diye tüm ödevlerini yaptığımı, anadolu lisesi sınavına gireceği gün ondan daha çok heyecanlandığımı, elimin ayağımın titrediğini, evde annemler yokken sarhoş olduğumda annemler beni o halde görüp bana kızarlar diye üzüldüğünü, ben üniversite sınavına girerken oturup heyecandan ağladığını, ben askere giderken bana sarıldığı zaman sırtımı pışpışlayan ellerini, gs-fb maçına gs eski açık tribününe gideceğini söylediği zamanki paniğimi, korkumu, kocaman adam olduğu halde her an ona birşey olabilirmişcesine aklımda olmasını, ama yaşından beklenmeyecek büyüklükte kararlara, tavırlara karakter özelliklerine sahip olduğunu görüp gurur duyduğumu, insanların onun hakkında söylediklerini duyduğum zaman 'o benim kardeşim' dediğimi, hayatımın hiçbir evresinde yalnız olmayacağımı ve hayatının hiç bir evresinde yalnız olmayacağını, canımdan çok sevdiğimi biliyorum. sözlüğe geldiğimde ilk entrymi sana yazmıştım, 2000. entrymi de sana yazıyorum. seni seviyorum canım kardeşim...
pek de takip edilesi olan bir yazar değil. baktım eski entrylerine de; bildiğin malmış, ergenmiş. o karmayı hiç haketmiyor, hakkaten..ben söylüyorum yahu..6-7 senede çok değişiyor demek ki insan, haliyle...
sol frame deki açtığı başlıklara bakarak o an ne yaptığını takip edebileceğiniz yazardır.
Örnek:
akşam yemeği yemiştir ve üzerinize afiyet sucuk yemiştir:
(bkz: ipek)
(bkz: apikoglu)
derste olması gerekirken sözlükte abisine * yakalanan, 'olm ne yapıyorsun burada böyle neden okulda, derste, anfide veya hiç olmadı kütüphanede değilsin, sınavda sözlükten soru sormayacaklar' şeklinde demeçlerime, 'abi kar yağdı okul tatil oldu' şeklinde cevaplar veren, aynı ilde hatta aynı evde yaşadığımızı unutan, buradan öpücüklerimi gönderdiğim kardeşim. *
(bkz: entry ile kardesten bakkaldan ekmek almasını istemek)
en fazla entry girilen başlığı açmış (bkz: sözlük yazarlarının itirafları), übersonik bi nike sahip birinci nesil abimiz. top uzağa gittiğinde kaledeki çocuğun yüz ifadesini anımsatmıştır bana.*
kardeş olduğu halde karşı takımda yer almıştır. bir ağabey olarak tüm merhametim ve şefkatimle sadece 28 kere göğsünden, 12 kere bacağından ve 9 kere de alnında vurduğum, her vuruşumdan sonra yanına gidip 'kanka birşey olmadı ya' diyip yerden kaldırdığım, kayıp düştüğünde benim de kayıp düşerek empati yaptığım, ama o uzun boyu ile yeti misali ağaçların arasından üç kilometre ileriden hedef oluşturduğu için oyuna pek dahil olamamış; 'abi la fontaine' 'la fontaine' 'la fontaineeeee' diye fısıldama teknikleri ile çağ açmış, canım kardeşim ayrıca.