Tahminimce mahkeme tarafindan atanmis bir avukattir. Kendi avukati olmayan bir saniga avukat burosundan nobetci gibi sirayla avukat ataniyor. El mahkum savunuyor avukatlarda. Ben sistemi boyle biliyorum. Tahminimce bu kadin da oyledir.
Illa dosyayi kabul edecek diye bir sey yok. Ama hanim ablamiz kabul etmis. Zaten illa mudafii olunca bariz bir sekilde savunacak diye bir kaide yok. bir kac seye itiraz eder, dilekce yazar, mahkemede "muvekkilimin beyanlarina istirak ediyorum, ekleyecek bir husus yoktur" der.
hukuk hakkında en ufak işe yarayacak fikri olmayan insanlarca her zaman olduğu gibi itham edilen herhangi bir avukattan biridir.
nolacaktı kardeşim? adamı kimse savunmayacak mıydı? savunacak elbette.
burda tutup atalay filiz'i savunacak değilim ki bana göre ergenliğinden, belki de çocukluğundan bu yana gelişmiş ağır kişilik bozuklukları var ve o kafadaki herkes potansiyel suçludur zaten. onu geç.
ama adaletin gözü bağlıdır. herkes eşit şartta olmak durumundadır. senin dinin, dilin, ırkın, cinsiyetin önemli değildir hangi koltukta oturursan otur.
he velev ki hanfendi kendi almış davayı üstüne. velev ki para için. alacak elbette. ne farkeder? o savunmasa başkası savunacak, yatacağı da belli herifin. sırf kendini denemek için bile alabilir.
ayrıca iyi avukat olmanın şartının sizin kafanıza uygun biri olmak olduğunu veyahutta toplum normlarından çıkmayan x özellikte avukatlık yapmak olduğunu kim söylüyor?
asıl elim olan şey atalay filiz'in avukat bulması değil, onun için artık farketmez. asıl acı olan şey bu ülkedeki masumlar, mazlumlar, öksüzler ve ezilmişlerin yanlarında kimseyi bulamaması.
kuşların neden uçtuğunu eleştirmek yerine suyun pisliğinden karaya vurup duran balıkları düşünün, demek istediğimi anlarsınız.
