Ahmet Altan denen döl israfının bayağı saçma bir yazısıdır. Kendisi, türklerle kürtleri karşılaştıracak kadar embesil biridir. Bir kere türklerin şu an 7 tane bağımsız devleti vardır. Tarihe damga vuran liderler çıkarmışlardır. 116 devlet ve bir sürü de beylik kurmuşlardır. Kürt tarihi denince ne akla geliyor? Katliam, yağma, terör, dincilik, bozgunculuk, eşkıyalık VS. Yani kürtlerin, türklerin seviyesine gelmesi için 100 fırın ekmek yemeleri lazım. Gerçi yeseler de gelemeyeceklerdir. Kürtler, Atatürk gibi liderler çıkarabilecek kapasiteye sahip bir halk hiç değildir.
Ahmet altan'ın milliyet'ten kovulmasına ve hapse girmesine yol açan oldukça cesur ve yalın bir anlatımla insanların durumun farkına varmasını sağlayacak yazısıdır.
Okumayanlar kesinlikle okusun, 5 dk ya sürer ya sürmez.
Ahmet altan ın milliyet gazetesinden kovulmasına ve yargılanmasına yol açan köşe yazısı:
mustafa kemal, selanik’te değil de musul’da doğmuş bir osmanlı paşası olsaydı, kurtuluş savaşı’nı türklerle ve kürtlerle birlikte gerçekleştirdikten sonra kurulmasına önayak olduğu cumhuriyetin adını kürdiye cumhuriyeti koysaydı, kendisi de meclis kararıyla atakürt adını alsaydı...
kürdiye cumhuriyeti’nin bütün vatandaşlarına kürt deneceği için hepimiz kürt sayılsaydık, taksim’e, kadıköy’e, kızılay meydanı’na, kordon’a ne mutlu kürdüm diyene pankartları asılsaydı...
kürdiye’de türk olmadığı, herkesin aslında kürt olduğu söylenseydi, kendilerini türk sananların aslında deniz kürdü oldukları iddia edilseydi...
kürtlerin yedi bin yıllık bir tarihi bulunduğunu, anadolu’nun esas sahiplerinin kürtler olduğunu, moğolların, hunların, etrüsklerin aslında kürtlerin atası sayıldığını, osmanlıdaki kürt paşalarının kahramanlıklarını derslerde okusaydık.
teoman, cengiz, atilla, osman gibi isimler almamız yasaklansaydı, berfin, beruj, tiruj, nevruz gibi isimler almak zorunda kalsaydık...
türkçe televizyon kurulması yasak edilseydi, bütün televizyon yayınları kürtçe yapılsaydı...
romanlarımızı, hikayelerimizi, şiirlerimizi kürtçe yazmak zorunda kalsaydık, yalnızca kürt şarkıları dinleseydik, gazetelerimizi kürtçe çıkarsaydık...
okullarımızda yalnız kürtçe okutulsaydı ve türkçe okutulması yasaklansaydı...
biz türküz, bizim bir tarihimiz, bir dilimiz var dediğimizde sorgusuz sualsiz hapislere atılsaydık.
istanbul’da, ankara’da, izmir’de, bursa’da, edirne’de polis sürekli olarak bizi izleseydi, özel timler bizim kürdiye cumhuriyeti’ni parçalamak isteyen ayrılıkçılar olmamızdan kuşkulanıp hepimize sürekli suçlu muamelesi yapsaydı, sırf türk olduğumuz için hakaretlere uğrasaydık.
12 eylül darbesinden sonra bütün batı bölgesindekiler hapishanelere doldurulsa, inanılmaz işkencelerden geçirilse, boğazlarına kadar çamurların içine battıkları hücrelere konsa, tazyikli sularla iç organları perişan edilse, azgın köpeklerle bacakları parçalansaydı...
evlerimiz basılsa, ayrılıkçı türk teröristlere yardım ettiğimiz iddialarıyla apartmanlarımız yakılsa, biz evimizden bir eşya bile alamadan çıkarılıp, diyarbakır’a, hakkari’ye sürgüne gönderilerek, çadırlarda yaşamak zorunda bırakılsaydık...
biz türkler buna razı olur muyduk, işte hepiniz kürdiye cumhuriyeti’nin vatandaşı olarak birer kürtsünüz, ayrıca türklük diye niye tutturuyorsunuz, isterseniz başbakan bile olabilirsiniz sözlerini bir hakkaniyet işareti olarak kabul eder miydik?
yoksa, türk kimliğimizin, dilimizin, kültürümüzün, bu ülkenin eşit vatandaşları olarak kabul edilmesinde ısrarcı mı olurduk?
bu ülkenin türk ve kürt vatandaşları var ve tarih türk çizgisinden yürümüş, bugün bizim türk olarak kabul edemeyeceklerimizi kürtlerin kabul etmesini istemişiz, bu yersiz istek sonunda patlamış, ülke önce teröre arkasından bir iç savaşa yuvarlanmış.
türkiye’nin bu kanlı karmaşadan demokrasiyle ve kürt vatandaşların kimliklerinin kabulüyle kurtulacağına inanan insanlar, bu düşüncelerini dile getirdiklerinde, bizim yöneticilerle taraftarları hep aynı soruyu soruyor:
- nedir demokratik çözüm, nedir kürt kimliği?
biz türkler, bir kürdiye cumhuriyeti’nde yaşasaydık ne isteyeceksek, bu isteklerin bugün kürtler tarafından dile getirilmesini kabul etmektir demokrasi.
kendimiz için isteyeceğimizi, bizimle eşit oldugunu kabul ettiğimiz insanlara vermemek için bu kadar kan dökmeye, ülkeyi bir çıkmaza sürüklemeye değer mi?
Toprak reformu ve güçlü birer Suriye ve Irak devlrtiyle asimile olacak insan topluluğu dur Kürtler onlar için çok kasmayın 30 sene sonra kimse Kürt Türk demeyecek.
#39487462 olmazdı kasssan olmaz. Çünkü türkçülük akımı çok daha önceden çıkmış bir akımdı. Ayrıca Tanzimat dönemini iyi analiz etmek gerek öyle işkembeden atmakla olmuyor.
Tanzimat ve milliyetçilik akımlarının nasıl ve kimlerin arasında geliştiğini. Türk kültürünün neden baskın kültür olduğunu da analiz etmek gerek.
Yani osmanlı da kürt ve türk kültürü eşit güçte olsa ha tamam derim.
Ahmet Altan ın bir zamanlar yazdığı köşe yazısının başlığı.
ahmet altan
atakürt
mustafa kemal, selanik;te degil de musul;da dogmus bir osmanli pasasi olsaydi kurtulus savasi;ni türklerle ve kürtlerle birlikte gerçeklestirdikten sonra kurulmasina önayak oldugu cumhuriyetin adini ;kürdiye cumhuriyeti koysaydi, kendisi de meclis karariyla ;atakürt; adini alsaydi.
kürdiye cumhuriyeti;nin bütün vatandaslarina ;kürt; denecegi için hepimiz kürt sayilsaydik, taksim;e, kadiköy e, kizilay meydani na, kordon a ne mutlu kürdüm diyene pankartlari asilsaydi...
kürdiye de türk olmadigi, herkesin aslinda kürt oldugu söylenseydi, kendilerini türk sananlarin aslinda deniz kürdü olduklari iddia edilseydi...
kürtlerin yedi bin yillik bir tarihi bulundugunu, anadolu nun esas sahiplerinin kürtler oldugunu, mogollarin, hunlarin, etrüsklerin aslinda kürtlerin atasi sayildigini, osmanli daki kürt pasalarinin kahramanliklarini derslerde okusaydik.
teoman, cengiz, atilla, osman gibi isimler almamiz yasaklansaydi, berfin, beruj, tiruj, nevruz gibi isimler almak zorunda kalsaydik...
türkçe televizyon kurulmasi yasak edilseydi, bütün televizyon yayinlari kürtçe yapilsaydi...
romanlarimizi, hikayelerimizi, siirlerimizi kürtçe yazmak zorunda kalsaydik, yalnizca kürt sarkilari dinleseydik, gazetelerimizi kürtçe çikarsaydik...
okullarimizda yalniz kürtçe okutulsaydi ve türkçe okutulmasi yasaklansaydi...
biz türküz, bizim bir tarihimiz, bir dilimiz var dedigimizde sorgusuz sualsiz hapislere atilsaydik.
istanbul da, ankara da, izmir de, bursa da, edirne de polis sürekli olarak bizi izleseydi, özel timler bizim kürdiye cumhuriyeti ni parçalamak isteyen ayrilikçilar olmamizdan kuskulanip hepimize sürekli suçlu muamelesi yapsaydi, sirf türk oldugumuz için hakaretlere ugrasaydik.
12 eylül darbesinden sonra bütün bati bölgesindekiler hapishanelere doldurulsa, inanilmaz iskencelerden geçirilse, bogazlarina kadar çamurlarin içine battiklari hücrelere konsa, tazyikli sularla iç organlari perisan edilse, azgin köpeklerle bacaklari parçalansaydi...
evlerimiz basilsa, ayrilikçi türk teröristlere yardim ettigimiz iddialariyla apartmanlarimiz yakilsa, biz evimizden bir esya bile alamadan çikarilip, diyarbakir a, hakkari ye sürgüne gönderilerek, çadirlarda yasamak zorunda brakilsaydik...
biz türkler razi olur muyduk, iste hepiniz kürdiye cumhuriyeti’nin vatandai olarak birir kürtsünüz, ayrica türklük diye niye tutturuyorsunuz, isterseniz basbakan bile olabilirsiniz sözlerini bir hakkaniyet isareti olarak kabul eder miydik?
yoksa türk kimligimizin, dilimizin, kültürümüzün, bu ülkenin esit vatandaslari olarak kabul edilmesinde israrci mi olurduk?
bu ülkenin türk ve kürt vatandaslari var ve tarih türk çizgisinden yürümüs, bu gün bizim türk oalarak kabul edemeyeceklerimizi kürtlerin kabul etmesini istemisiz, bu yersiz istek sonunda patlamis, ülke önce teröre arkasindan iç savasa yuvarlanmis.
türkiye nin bu kanli karmasadan demokrasiyle ve kürt vatandaslarin kimliklerinin kabulüyle kurtulacagina inanan insanlar, bu düsüncelerini dile getirdiklerinde, bizim yöneticilerle taraftarlari hep ayni soruyu soruyor:
-nedir demokratik çözüm, nedir kürt kimligi?
biz türkler, bir kürdiye cumhuriyeti nde yasasaydik ne isteyeceksek, bu isteklerin bu gün kürtler tarafindan dile getirilmesini kabul etmektir demokrasi.
kendimiz için isteyecegimizi, bizimle esit oldugunu kabul ettigimiz insanlara vermemek için bu kadar kan dökmeye, ülkeyi bir çikmaza sürüklemeye deger mi?
ahmet altan'ın zihin bulandırmaya çalışan yazılarından bir tanesi daha. cia'in toplum mühendisliğine soyunan adamlardan bir tanesi halamın bıyığı olsa amcam olurdu tarzında bir yazı yazmış. kopan kıyamet bundan.
cia'in gönüllü tetikçisi olan altan kardeşler, yasemin çongar ve amberin zaman'ı bu devirde okuyan var mı hakkaten merak ediyorum. artık akpliler bile bu adamları tiksinerek yadediyor.
" olsaydı.. " demekle olmayacak olandır.
Yazıyı okurken güldüm açıkcası.
Şöyle olsaydı böyle olsaydı.
Bu kıyaslamayı yapabilmeniz için önce 112 devlet kurup bir o kadar da yıkmanız, çağ açıp çağ kapatmanız, peygamberin övdüğü ırk olup 7 bağımsız devletinizin olması gerekmektedir.
30 yılda amerikanın orta doğu hayalleri için ortaya atılmış bir millet değil.