konusu din ve ahlak olan, aruz ölçüsüyle mesnevi tarzında kaleme alınmış didaktik bir eserdir. 12.yy'da edip ahmet yükneki tarafından yazılıp dönemin hükumdarı Muhammed Dâd Sipehsalar'a sunulmuştur.
necip asım tarafından ayasofya kütüphanesi'nde bulunarak 1906 yılında bilim çevrelerine tanıtılmıştır. doğuştan görme özürlü olan edip ahmet 40 beyit ve 101 dörtlükten oluşan aruz vezni (fe'ulün/ fe'ulün/ fe'ulün/ fe'ul) ile yazdığı eserinde;
- kibiri yermiş, alçak gönüllülüğü övmüş,
- insanlara kötülük etmenin zararları ile iyilik etmenin yararlarından bahsetmiş,
- cehaletin nelere sebep olacağını anlatarak, bilginin ve görgünün önemini vurgulamış,
- ahlaksızlığın ne menem bir şey olduğundan bahisle; ahlaklı insanı tariflemiş,
- gözleri karartan hırsın kötü etkilerini, kendince betimlemeye çalışmış.
tüm bunları yaparken;
- inandığı islam dini'nin de; özünde, aynı değerleri ön plana çıkarmakta olduğunu belirtmiş.
12. yüzyılın ortalarında yazılmış, Ali şir nevai'nin eseri.
Ali Şir Nevainin ''Nesaimü'l-Mahabbe'' adlı eserinde efsanevi bir şekilde hayatı hakkında bilgi verilir. Türk soyuna mensup bulunduğu, kör olduğu, imam-ı A'zam Ebu Hanefi'den ders aldığı belirtilmektedir.
Eser, ferdi ahlak hakkında dini bir görüşle kaleme alınmış bir nasihatnamedir. Münacat, nat ve sahabelerin medhi'nden sonra Emîrül-Ecel Dâd Sipehsâlâr Mehmed Beye medhiye ile devam eden eser, çeşitli konularda nasihatler veren bölümlere ayrılır.