emektar ve diri bir atın sırtında dağları, nehirleri, ovaları, vadileri aşmak.
vahşi batıyı anlatan filmlerde görmüşüzdür ki, kovboylar amerika' yı bir baştan bir başa dolaşırken, ayrılmaz parçaları tüfekleri, mataraları ve de atlarıdır. bir başka ülkede ve de günümüzde ise, ata atlayıp yollara düşmek, hem arabaya verilmesi muhtemel benzin masrafını daha başlamadan ortadan kaldıracak, hem de insanın doğayla iç içe olmasına fırsat verecektir. anadolu' nun yüksek dağlarında ulaşımı sağlayacak rotalar bulunur, buz gibi nehirlerden dört nala geçilir, bazen de yeşilliğin ortasında mola verilir ve rüzgarın getirdiği tüm o anadolu kokuları içe çekilir. ülkemizde taşıtla çıkılması zor olan yerler, tarihi eserler bulunmaktadır. atla bu bölgelere ulaşım daha da kolaylaşacağına göre, çoğu kişinin görme şansına ulaşamadığı asırlık yapılara göz atma şansı da doğar. yolculuğun sonundaysa, emektarı iyi bir banyo ve en kalitelisinden tahıl beklemelidir.