2 Mayıs 2014 cuma günü bursa hayal kahvesinde konser verecek aşırı derecede sevimli amcamız. Vücudunun neredeyse her uzvuyla gitar çalma yeteneğine sahiptir kendisi. 2 mayısı sabırsızlıkla beklemekteyiz.
küçük yaşta tombik ve perdeli parmaklarıyla dalga geçen arkadaşlarına ve "sen bu parmaklarla nota falan basamazsın" diyen müzik öğretmenine dellenip parmak aralarını camla kesen, bu nedenle ellerinde 100 küsür dikiş bulunan, genç yaşta broadway'de jimi and janis together again müzikalinde başrolde jimi hendrix'i oynayıp otoritelerce "yeni bir hendrix doğuyor" şeklinde lanse edilen, baştan aşağı yetenek ve azimle donanmış güzel insan.
pek bilen yoktur belki ama eline geçen paranın ciddi bir bölümüyle gizliden fakir öğrencileri falan okutur...
türkiyede cami dibinde rusyadaki gibi konser veremeyecek verse de linç edilecek en iyi ihtimalle kovulacak ve gitarla taşa geçen abimizdir, ustamızdır.
deli diye türkiyeden kovulan, ancak daha sonra ingilterede kraliyet onur madalyası alan şahıstır... ilk kez trt dinlemiştim çok uzun zaman önce, sonra bir daha da göremedim bizim tv lerde. ingiliz kraliyet ailesi gardroplarından kendisine bir gitar yaptırmıştır... gitarın değeri şu an para ile ölçülemiyor. biz sanatımıza, sanatçılarımıza maalesef sahip çıkamıyoruz. illa ki kıç baş açılacak, ya da hafif yumuşak olunacak bir takım aydınlar fatihler gibi... yapılan tarz ne olursa olsun, böyle sağlam müzisyenleri bu memleketten soğuttumuz zaman bi yavuz çetin daha gelmeyecektir bu ülkeye... her konuda neden geriyiz ? en iyilerimizi tarzlarından, tiplerinden ötürü soyutluyoruz, soğutuyoruz yurdumuzdan.
şunu bi dinleyin, demek istediğimi anlayacaksınız.. neden kahrolduğumu anlayacaksınız. bravo üstad...
ben bu adamı canlı canlı izledim, tam sahne önünde. gecenin sonuna kadar ritmi sürekli olarak yükseltip en sonunda patlatmış hem sahnedekileri hem bardakileri kendinden geçirmişti. sweet child o' mine ile kapanış yaparken sahne önündekilerin bir kısmı sahneye uzanıp yerleri yumruklamış, bir kısmı deli gibi dansetmeye başlamış, bir kısmı yere çöküp ağlamıştı. böyle bir duygu yoğunluğunu ve karmaşasını da cümle billah konserde göremedim desem yeridir.
son olarak barda sürekli çalan yeni yetme gitaristler uzanıp elini öpmeye çalışıyorlardı, onu hatırlıyorum.
yani öyle böyle bir virtüöz/show insanı değildir, izlemeden anlaşılmaz...