akıl mantık sahibi insanların inandığını görülünce kahreden fal.
hadi okumayan etmeyen cahil kesim inansın. ama sen. sen aslan burcu kadınıyım diyerek her gün twitter'da retweet yapan üniversiteli genç. sen doktora yapan, balık burcu erkeğiyim diyerek duygusal olduğunu söyleyen davar.
ya arkadaş şaka mısınız? siz bilimle uğraşacaksınız. bilim lan. bilimin götüyle güldüğü bu fala nasıl inanırsınız? nasıl bir ilişkiye başlarken uyumunu sorgularsınız anasını satayım? kafanız mı çalışmıyor lan?
şaka değil bu başlıklar var sözlüklerde ve insanlar ciddi ciddi yorumlar yapıp fikirlerini söylüyor.
"asla birlikte olamayacaklardır. çünkü birisi ateş diğeri su, biri çok sosyal diğeri asosyal. başlamamalı böyle bir ilişki. ama mesela toprak ile su olsa o zaman iyi bir birliktelik olabilirdi."
he lan çok biliyorsun.
alın bu da benden size, bir bilim adamının olaya nasıl yaklaştığını görün:
Yıldızları bakılarak yapılan kayıptan haber verme ve fAl...
Yeni platonculukla güçlenen gizlicilik akımının ürünüdür. insan denilen varlığın bilgi isteğinden doğmuş olması bakımından ilginçtir ve bir bakıma astronomi bilimine öncülük ederek yararlı olmuştur.
Antik çağ Yunan felsefesinin çöküşünü hızlandıran bağı, XV. yüzyılda deneysel bilimlerin doğuşunu hazırlamıştır. Antik çağ Yunan düşünürleri Pitagoras ve Platon'un Metafizik'lerinden doğan çeşitli falcılıklar ve büyücülükler, yalın bir bakışla nesnelerin bilgisine varmak isteyen insanlığın ilk bilimsel deneyleridir. Nitekim altın yapmak için çeşitli deneylere girişen simya, kimya bilimini doğurduğu gibi, astroloji de astronomiyi doğurmuştur. Ortaçağın sonlarında meydana çıkan ve hızla yayılan bu gizli ve sihirli bilim taslakları, Teosofi (Tanrı bilgisi) alanında, bir yanlarıyla doğaüstüne bağlanırken bir başka yanlarıyla de doğaya el tarak bilimlerin gelişmesine yararlı olmuşlardır.
Konuşma dilinde Osmanlıca müneccimlik denir, bu işi yapana da müneccim (Fr. Astrologue) adı verilir. Keldanilerden beri insanlarla yıldızlar arasında bir ilişki bulunduğuna ve yıldızların insan kaderine egemen olduğuna inanılıyordu.
bertram forer'ın zamanında yaptığı bi deneyle uydurma olduğunu kanıtladığı kandırmaca. deney şu,
öğrencilerine bi karakter analizi testi yapıyor. sonrasında ise bu testleri ayrı ayrı değerlendirip her öğrenci için farklı sonuçlar yazmaktansa bi gazetenin astroloji sayfasından bi karakter analizini her öğrencisine veriyor. sözde analizin olduğu yazının sonunda bi soru da öğrenciye "bu analiz sizi tanımlayabildi mi" diye soruyor ve öğrencilerden 1'den 5'e kadar (1 tanımlamadı, 5 tanımlayabildi) bi numara vermelerini istiyor. öğrencilerin verdiği değerlendirme ortalaması 4,26.
daha sonra forer bu deneyi yüzlerce defa tekrarlamış ve hala ortalama 4,2.
bu deneyin gösterdiği sonuç insanların -aynı analizin diğer insanlara da verildiğini bilmedikleri zaman- karakterleri hakkında genel tanımlamaları kabullenme eğilimleri olduğunu gösteriyor çünkü sonuçların doğru olmasını istiyorlar.
yani bi astroloji sayfasında sizin burcunuzun analizini okuduğunuz zaman zaten bunu kabul etmeye meyilli olduğunuz ortaya çıkıyor. astroloji de zaten kişiye özel analiz yerine genellemeleri kullandığı için kişi kendisi için yapılan tanımlamayı kendi özelliği olarak benimsiyor.
bu deneyin ilk ne zaman yapıldığı ise insanların ne kadar sabit fikirli olduğunu bize açıkça gösteriyor. 1948.. ve o tarihten sonra yüzlerce defa tekrarlanmış ama aradan geçen altmış sene insanların hala bu astroloji kandırmacasını çöpe atmasını sağlayamadı.
hoş, iki bin senelik fikirleri yok edemiyoruz daha, altmış senelik bi şeyi mi yok edeceğiz..
fallar, burçlar, yıldızların gezegenlerle olan fizik ötesi paralelliği, bok, püsür ve diğer metafizik olarak var olduğu iddia edilen güç ya da enerjilerle ilgilenen bişey. yaygın bir hobi de denebilir.
sümerler zamanında uzun yıllar boyunca yapılan arastırmalar sonucu ortaya cıkmıştır, geçeklik payı oldukça yüksektir.
insan kaderinin yıldızlardan geleceğine inanıyorlardı.
sallama bilim. sen geleceksin, dünyada 12 çeşit insan olduğunu, bu grupların duygusal olarak aynı olduğunu, üstüne üstük bu gruptakilerin aynı şeyleri yaşayacağını söyleyeceksin milyonlarca insanı inandıracaksın, tiki gençliği esareti altına alacaksın. büyük yetenek aslında.
pek çok tarih öncesi medeniyetin kendisiyle ilgilendiği yegane bilim dalı. fallara inanmasam da burçların genel olarak karakteristik özellikleri belirlediğine inandığım bir bilim dalı. ayrıca astronomiyle karıştırmamak gerekir.
astroloji göksel cisimlerin insanların karakteri üzerine yaptığı etkiyi inceler.
günümüz astrologların kesin hüküm bildiren cümleleri ve popularite kaygıları yüzünden inandırıcılığını ve gerçekliğini yitiren astroloji insanlığın ilk varoluşundan bu yana uğraşı edinilen bir ilimdir. yeterli bilgi edinilmeden ve üzerine biraz araştırma yapılmadan sadece gazetelerin günlük fal(?) yorumlarını okuyarak deli saçması olduğu düşünülmemelidir. zira astroloji ilmi dolunayın yeryüzündeki dalgalarla beraber insanların ruh halini de gelgite uğrattığı günler kadar gerçektir. demem o ki insanoğlu gök cisimlerinin hareketlerinden etkilenir. benim de zamanında inandırıcılıktan yoksunluğunu olan inancım astroloji üzerine okuduğum aklı başında bilgilerle yerle bir olmuştur.
doğru insanlardan doğru ve yerli bilgiler edinerek hayatınızı daha eğlenceli hale getirecektir. önerilir.