ebu bekir zekeriyya razi ile ilgili senaryo yazarken konu birden doğa yasalarından astrolojiye geldi. zekeriya razi'nin konuyu nasıl buraya taşıdığını bir türlü anlayamadım. ilham işte ahahah, neyse efenim, işte zekeriya diyor ki mevsimler, su, hava, ateş, toprak... hayatın temel unsurları ve birbirlerinden etkileniyor. ay çekimi med cezir'e neden oluyor. tıpkı bunun gibi, insan tabiatının da mevsimlere, aylara, iklime, ayın döngüsüne göre değişmesi mümkündür. aslında astroloji, insanın ruhani değişimlerinin kökenlerini tabiatta 'bilimsel bir yolla açıklama' ihtiyacından doğmuş. her ne kadar sonradan tamamen hurafe olarak kabul edilse bile. aslında astrolojinin amacı, insanda olan değişiklerin 'maddi' nedenlerine ulaşma ihtiyacı. ilginç bir tespit şaşırdım doğrusu.
(bkz: astroloji bir bilim dalı mıdır/#47071077) evet, aristo'yu sevmez. platon'un kurmaya çalıştığı sistemi yanlış yorumlayıp mahvetti diye aristo'yu suçlar, basit bulur.
yeryüzünde doğan her insan cumhurbaşkanı veya kral olamaz ama her ikisi de insandır. bunu bilmek için astrolog olmaya gerek yok. akıl kâfi.
ayrıca ister eski medeniyetlere ait kadim bilgiler içersin isterse okültist ve gizli olsun her ilim bilimsel değildir. olmak zorunda da değildir. dolayısıyla somut deliller ile ispatlanması mümkün değildir.
olabilir ile kesin olurun arasında fark varsa eğer ki öyle, o halde astroloji hiçbir şeyde kesinlik içermediği için zaten bilim gibi bir sınıfa dahil olamaz. halbuki bilimde h2o= su'dur. bilim somut astroloji ise soyuttur. ikisi aynı kategoriye girmez. giremez.
ayrıca astrolojideki etkiler simgedeldir. yıldızların burçların insan hayatı üzerine herhangi bir kudreti yoktur. kâinatta yer alan tüm enerjileri ve herşeyi yaratan allahtır. tıpkı yıldızları da yarattığı gibi. tamamen yer gök emrinde olan, güç kudret ve kuvvet sahibi olan yüce allah (c.c.) tır ki aksi halde islam dininin iman inanç itikad esasları sistemine muhalefet etmekten iman dairesinden çıkmış olursunuz. eski kavimlerin yıldızlara tapınma durumlarının esas ana sebebi ilmi nücumdur.
Kuran'da necm Tarık büruc surelerinde yıldızlardan burçlardan bahsetmesi yada vuruşlu kuasar nitelikli şira (Sirius) tan bahsedilmesi, yıldızlara ve yerlerine yemin edilmesi, onların yaradılış hikmetlerine dikkat çekmek içindir. yıldızları veya burçları bizim yüceltmemiz, onlara ilahi nitelikler atfetmemiz için değildir. yüce Allah büyüklüğü 13,5 milyar ışık yılı olan ve hali hazırda genişlemeye devam eden bu muazzam kainattan fezadan uzaydan semavattan milyarlarca yıldız ve galaksiden bahisle adeta bize kudretinin büyüklüğünü göstermektedir. zira Kuran'da kevni ve kozmolojik ayetler doludur. ama neticede hepsi de yaratılmış bir mahluktur. kendi hal ve lisanlarıyla Allah'a kulluk ve zikir etmektedirler. hepsi de yüce Allah'ın ihatasındadır. hem sonra Hz. idris (a.s.) a yıldız ilmi verilmiş olmasına rağmen bizim Peygamberimiz hz muhammed'e (s.a.s.) ve ümmetine bu yasaklanmıştır. hadisi şerifte ne diyor rasul: " her kim arrafa (falcıya) giderse, muhammede (s.a.s) indirilene iman etmemiş olur" bu büyük bir tehdittir. yıldız ilmi bi nevi falcılıktır ki 40 gün kıldığı namazı kabul olunmaz. astroloji de öngörü yapmıyor mu? her sene çarşaf çarşaf şöyle olabilir böyle olabilir diye tonla yayın yapmıyorlar mı? bal gibi yapıyor. o halde bu kehanet değil mi? daha ne olsun.
ayeti kerimede "insan için ancak çalışmasının karşılığı vardır" der. bir başka ayette ise "her kulun kaderi, kendi ameli ile boynuna asılmıştır " der. o halde astrolojiden medet beklemek sadece tembellik değil, tüm şartlar yerine getirilip çalışıldıktan sonra sonucu yüce allah'tan beklemek olan kalbi edilen tevekküle de aykırıdır ki bu bir iman zaafıdır. müslüman umudunu allah'tan başka hiçbir şeye bağlamaz. halbuki günümüzde bazı insanlar astrolojiyle yatıp astrolojiyle kalkıyorlar. bunun yerine maddi manevi çalışıp neticeyi allah'tan beklemiyorlar. bu nefislerine daha hoş geliyor. din bunu emretmiyor. bu büyük bir yanlıştır. büyük bir yanılgıdır. bunlarla uğraşmak da büyük bir vebaldir ve günahtır. zira insan eline verilmiş cüzi iradeye set çekmektir. kaderciliktir. islam'da kadercilik yoktur.
ha bir de önemli bir mesele daha var: bakıyorsun bazı kadınların az biraz bilgileriyle burca göre adam seçtiğini görüyorsun. şu burçtansa şöyle bu burçtansa böyle diye genelleme yapıp önyargıları ile hareket ediyorlar. bu da yeni moda oldu. alakası bile yok. öyle olmuş olsaydı en uyumlu astrolojik özelliklere sahip olan insanlar evlenip ayrılmazdı. halbuki uyumsuz olacağı zannedilen pek çok insan pek ala da geçinebiliyor. bunların hepsi safsata. kimse kendi kaderini başına neler geleceğini bilmiyor. başkasını nereden bilsin? herkes imtihan yaşıyacak, istediği kadar uyumlu olsun. sınanacak. bundan kaçamaz kimse. bunun yerine kendi huyunu suyunu güzelleştirmeye ibadetini kulluğunu takvasını arttırmaya gayret göstermelidir insan. eğer tabi müslüman ise. bunları yapmıyor astrologdan medet umuyor. medet Allah da şaşkın müslüman..evet..
