beğeneni gözümde liseli hatta ortaokullu seviyesine düşüren oyun.tüm seriyi oynayıp da ona rağmen serinin en iyi oyunu diyenlerin annelerine selam olsun.
bir çok şeyden bahsetmek istedim, ama sağolsun bir kaç adet şukulettasını verdiğim yazar kardeşlerim yazmışlar gerek duymuyorum o sebeple.
tek bir şey söylemek istiyorum.bu serinin her oyunu kendi içinde ayrı güzel ayrı derindi.ve bu zamana kadar birinden birini oynarken karşılaştırma yapma gereği duymadık çünkü oyun gerçekten de güzel gidiyordu.3. oyun piyasaya çıkmadan konuyu da güzel bulmuşlar demiştim ama oyunu oynarken hayattan soğudum.
--spoiler--
koskoca amerikan devriminin en önemli anahtarlarındanız, redcoatların kökünü kazıyoruz amerikaya kendi özgürlüğünü veriyoruz ama oyunu tamamen entrikaya boğulurken resmen bir liseli ergen atarıyla hareket eden bir karakteri canlandırıyoruz.hayatımda bu kadar sikko bir bağlayış görmedim. lan charles lee dediğin adamın hiç bir özelliği yok bildiğin erol taş amk nedir bu tutku, o kadar ezik ve vasıfsız bir karakteri ne abarttılar amk, tapınakların başı ve baban olan adam bile onun uğruna can veriyor, neymiş ondaki ışığı görmüş, zekasıyla yeni dünyaya gereken lidermişmiş. siktirin gidin amk deli ettiniz beni
oynanış eskiden çok daha net ve rahattı, yeniliklerin kimisi saçmalığa dönüşür ya, o hesap olmuş işte. hiç bir dövüş eskileri gibi sarmıyor. bir iki ufak nüans hoş olsa da insan eski kapışmaların tadını alamıyor.
bir de belki de beni en çok etkileyen karizma meselesi.ezio'yla altair'in bir duruşu vardı amk.bırak özelliklerini ezio'nun sesi yeter.
önyargılı olmak istememiştim assassin's creed 4'ü şimdiden ne halt yediklerinin farkına vararak ilan etmelerini görene kadar, ancak tutamadım kendimi girdim yazdım. connor 4. oyunda karakterimiz değil görünüşe bakılırsa. yani ortalığı rahatlatana kadar millete yeni konu verdiler, biz oyalanırken bu rezaleti unutacağımızı düşünüyorlar. ben unutmuyorum. yarın ilk iş ac2 ve brotherhood'u geri yükleyip serinin en tatlı oyunlarını oynayacağım kısmetse.
Ne demek istediğimi tam olarak anlamak istiyorsanız, ac 3'ü bitirin , şöyle bir hafta ac serisinden uzaklaşın ve gidin tekrar ac 1'i kurun.
Gelelim inceleme kısmına
Gameplay denen şeyin değişmesi beni çok ilgilendirmiyor. Yani tuşlar, karakterin silahları , yok armor yok hidden blade. Gerçekten ilgilenmiyorum, çünkü bu yeni bir oyun, başka bir deneme yapılıyor içerisinde, kötü yapılabilir, beğenilmeyebilir. Sonraki oyunda ders çıkarırlar belki, bilemem.
Ana karakter üstüne yazmak istiyorum biraz. ister istemez herkes Connor'u , Ezio ve Altair'le karşılaştırıyor, tabi ben de. Connor diğerlerine göre zayıf, pek derinliği olmayan bir karakter. Ama lütfen bir düşünün, oyunun konusu ve işlenişi diğer oyunlar kadar incelikli mi? Ya da oyunun geçtiği ortamlarda, sizi yüksek bir binaya çıkarıp, mazarayı seyretme hissi doğuran birşey var mı? Connor, en az diğerleri kadar acı çekmiş bir assassin. Ama eksik sanırım burada başlıyor ; Ezio ve Altair bir noktadan sonra kişisel hırslarından ziyade, " kardeşlikleri" için yaşar olmuştu. Connor ise size oyun boyunca " assassin yeteneklerim var, templar öldürüyorum, assassin robe giyiyorum ama assassin değilim" havası veriyor, ve karakteri içselleştiremiyorsunuz. Biz ubisofttan her lafı üstüne kitap yazılacak, felsefi assassinler yaratsınlar istemedik. Yaparlarsa hoşumuza giderdi orası ayrı, biz onlardan sadece, " anlayan, gelişen ve aktaran" assassinler istedik. Connorda, hepsi eksik...
Ana karakteri yazarken, içeriği de eleştirdik. Ama yeterli değil.
Ac 3'ün başına gelen , Lost'un başına da gelmişti, cevap veremeyeceği kadar fazla soru sordu, karşılayamayacağı kadar fazla beklenti yarattı. Ve nedense, zorlama bir tarihi tercih etti, kullanabileceği nice materyal varken.
Hayal ettiğimden kısa bir yazı oldu ama, hayal kırıklığım öyle büyük ki, tam olarak eleştiremedim bile.
Lakin tek bir umudum var, ubisoft gibi kendini geliştirerek devam eden bir firma, bu seriyi böyle " bok " etmeye cesaret etmez. Devam oyunlarında toparlayacakları bir dağılma olarak görüyorum , aslında görmek istiyorum , bu olanları.
Özetlemek gerekirse, birçok assassin's creed hayranını üzmüş oyundur.
--spoiler--
efendim yeri geldiginde 10 kisiyi yere indiren suikastcimizi bir bolumde koluna iki asker girerek, hapse atiyor amk. koskoca assassinsin lan. ustune bir de o hapishanede birkac gun yatiyor, ustundeki mahkum kiyafetleriyle. oradaki elemandan yardim almasak kacamayacagiz da. zaten kacmaya calisirken de yakalaniyoruz. suikastciya bak hele. lan senin oradan hayalet gibi kaybolup arkanda sadece ruzgarini birakman lazim. neyse sonra ne mi oldu ? bir de idam edilmek icin uzunca bir yol yuruduk askerlerle halkin arasinda. lan bas git yandaki binanin catidan iste. sonrasinda idamdan da baskalarinin yardimi ile kurtuluyoruz. yoksa koskoca assassin idam edilecek. olaya bakar misin. sen altairlerin, ezio auditorelerin, veliahtisin amk. yakisiyor mu ?
--spoiler--
bitmek bilmeyen sinematik görüntüler ve sikimtrak bir kurgu ile daha önceki versiyonlarının yanına bile yaklaşamayan oyun. dostum oyun demişsin ama bu bildiğin film. mısırını kolanı alıp öyle geçeceksin ekran karşısına. arada 5 dakika çatıdan çatıya zıpla, filme kaldığın yerden devam et.
--spoiler--
serideki en zayıf oyun.
grafikler çok iyi, çevre çok iyi, her şey çok iyi ama kurgu desen biraz öksürür, karakterler desen "oldu o zaman" diyip kalkar gider.
2.oyunu hatırlayalım mesela, Ezio Auditore de Firenze.Connor'ı ismiyle sikti attı adam.O rönesans italyası neydi öyle? Gizem vardı bir, ağızımızı açık bırakan komplo teorileri vardı, seri boyunca intikam intikam diye dolaşsak da karizmadan fire vermiyorduk, asıl amacımızdan şaşmıyorduk, zekiydik ve bir stratejimiz vardı.
3.oyunumuza bakalım şimdi.Karakterin adı Ratonhnhaké:ton**, diğer adı Connor.Bir kızılderili kardeşimiz.Doğada büyümüş, karı-kız nedir bilmez, geleneklerine bağlı.Bildiğin köylü.Amacı nedir? Charles Lee'yi bulup köyünün öcünü almak, ülkeye adelet getirmek.sorsan nasıl yapacaksın? diye bir şey anlatamaz, mal mal bakar.ha yapacak mı? yapacak biz inanıyoruz.
haytham var bir de, en azından bir karizması, duruşu var adamın.
--spoiler--
oyunun başında haytham'dan bıkıp "hani connor? hani connor?" oluyoruz, sonra connor geliyor, "hani haytham, hani haytham?"
--spoiler--
elbette ki önceki oyunlara göre çok daha fazla geliştirilmiş, harika bir oyun motoru hazırlanmış, mevsimler çok güzel, atmosfer çok güzel iyi güzel bunlar.ama AC2'de, Brotherhood'da ulaştığım doyuma, burada yanından geçemedim ne yalan söyleyim.
ön siparişle orjinal aldığım halde bitirmem bu kadar uzun sürmüş olan oyundur. dur bir dinle hele neden böyle.
--hafif spoiler--
-bir kere oyun zor değil arkadaş 35 adamın arasına dal hepsini doğra çık. nerede eski kendini belli etmeden suikast yapmak için kafayı yediğin görevler. nereden tutsan elinde kalıyor oyun. assassin'lik bitmiş aga.
- karakterimiz çok çok çok zayıf. altair ve ezio gibi iki baba karakterden sonra hiç bir derinliği, felsefesi, mizahı olmayan ergen kafalı connor eşeği insanı hasta ediyor. başta buralar hikaye diye öylesine geçtiğim heytham bölümlerini mumla aradık.
- yan görevler abuk subuk. biz ki devrimde önemli rol oynamışız. muharebelerde komutanlara yardım etmişiz. sonra yaptığımız görevler? git çiçek topla, alet çantası bul.
- ağzımız açık izlediğimiz acre, jerusalem, floransa'dan sonra amerika çok basit kalmış bunun üstüne bir de optimizasyonda batırdıkları için oyun slide showa dönüşüyor iyice. bu kadar zaman ağırdan aldım oyunu boston için patch çıkar diye ama yok ubisoft uyuyor.
-deniz savaşları güzel eyvallah da 3 gün önce dümeni eline alan connor ne ara böyle uzman oldu? bir de herkes kaptan kaptan diye peşinde dolanıyor.
-lee'yi öldürme olayını öyle bir sündürmüşler ki git yaklaş aha kaçtı peşinden git aha kaçtı. en sonda adam depar atıyor deli gibi biz kar kış orman şehirden şehire yardıran adam yetişemiyoruz ulan usain bolt'un atalarından herhalde bu charles lee. hem connor hem desmond hikayesinin sonları çöp.
-heytham'ın ölümüne hiç mi hiç girmemek lazım ulan adam o bilekteki bıçağı bilmiyor mu mal mal duruyo orada. koca oyunda hapishane kısmını al gerisini at çöpe.
-ormanlar bug kaynıyor yamaçtan atlıyorum ağaca takılıyorum adamım ilginç danslar yapmaya başlıyor.
-oyunda o kadar çok loading var ki resident evil 2 oynadığım günler geldi aklıma. fast travel yapıyorum loading oluyor şehrin sınırında açılıyor iki adım daha atıyorum gene loading. allah kahretsin sizi.
--hafif spoiler--
kısacası delirttiler aga. olmamış hiç. ben ezio'yu özledim şimdiden amk. ne olur yeni bir mekan yeni bir hikaye olsun yeni oyunda bir efsaneyi lost'a çevirmeyin.