asri aile

    1.
  1. bugunün o elit kesim denilen türde yaşam sürenler ile ilgili yıllar öncesinde yazılmış müthiş bir osman yüksel serdengeçti şiiri.

    nazik, komilfo, kibar, elegan, janti, ince

    hatıra bu gelmez mi asrilik denilince

    dil, din farkı gözetmez; genç, ihtiyar her yaşta

    asrilik şartı gelir bunlar için en başta



    hepsi koket, hepsi şık, düzgün kıyafet kılık

    kadınları çaçaron, erkekleri kılıbık

    haftada dört beş gece gelirler bir araya

    kimi şebeğe dönmüş, kimi de maskaraya



    viski, kokteyl; likör, mezeler bol sandviç

    a dö tabl bakara, frap, poker, bezik, briç

    şen müzik, divertisman kontuvarı eğlenceler

    sabah olurken biter, olan sonsuz geceler



    her gece birkaç yüz papeli sökülüşler

    ayrılırken el sıkıp, kırılıp dökülüşler

    hakikati bilmeyen herhalde gıpta eder

    ah ne yüksek yaşayış, ne mesut insanlar der



    asrilik ne demektir, anlaması biraz zor

    i̇çyüzünü öğrenmek istersen, gel bana sor

    dikkatli bak, görürsün ne kadar tersine iş

    uçuruma sürükler cemiyeti bu gidiş



    otuz yıldır gezerim muhiti adım adım

    her inkılap devrinde bir terakki aradım

    yazık ki rastlamadım, çok gayret ettimse de

    bizdeki asriliği görmedim hiç kimsede



    asri olan kadında çalışmak da ne demek

    ne ev işi, ne dikiş, ne çamaşır, ne yemek

    bir düğme bile kopsa, bayan dikemez onu

    çamaşırcıyı bekler, küflenir kızın donu



    el sürmez sıcak suya; isteriktir, tıkanır

    mendil, yaka ne varsa aydan aya yıkanır

    kazara aşçı gitse, evde bir çorba pişmez

    bu öyle bir iştir ki el ermez, güç yetişmez



    manikürü bozulur, kadının eli kokar

    o pomatlı elini sulara nasıl sokar

    onun kaygısı ancak eğlenmektir, şıklıktır

    o ev kadını değil, mosturalık şıllıktır



    pudra, krem, esanslar hep düzine düzine

    her tuvalette üç beş lira sürer yüzüne

    bir hasbıhal edelim, ben sana anlatayım

    bu çok mühim yarayı deşeyim, kanatayım



    biraz daha geçerse can evine girecek

    asrilik denen afet bünyeni kemirecek

    o tertemiz varlığın çürüyüp kanayacak

    kangren olup, çıban her yerini saracak



    asrilerde bulunmaz dostluk, vefa, müveddet

    yalandır, hep riyadır samimiyet, muhabbet

    i̇şit, fakat inanma o yıldızlı sözünü

    elinden gelse oyar birbirinin gözünü



    sahtedir, gösteriştir hep o cicili şeyler

    candan dosttur sandığın, kalkar seni zemmeyler

    ne ahbaplık hissi var, ne hak ve hukuk tanır

    ne kimseden sıkılır, ne allahtan utanır



    erkek adı don kişot, kadında yok ar haya

    namus, dinden bahseden, burada kalır yaya

    lükstür, tuvalettir onlardaki her iman

    mübalağa değildir bu saydıklarım inan



    saç, kaş, kirpik, göz, dudak, yanak hepsi denk

    altın rengi, toz pembe, beyaz, kızıl, kara renk

    i̇sraf günahtır dersen katılır güle güle

    binlerce lira verir birkaç metrelik tüle



    saçlar kuaför ister, pamuk eller manikür

    vücuda masaj lazım, ayaklara pedikür

    aklın varsa sokulma, kaç onlardan uzağa

    görünüşe aldırma, tutulursun tuzağa



    asriliğe imrenir, bakarken sağa sola

    hali vakti yerinde kimseler düşer ağa

    üşüşürler başına, içki kumar boğarlar

    metelik kalmayınca art kapıdan kovarlar



    asri denen kibarın dolabı böyle döner

    lakin öbür tarafta birçok ocaklar söner

    asriler işte böyle; yarı türk, yarı frenk

    kadınlar çaçaron, kozmopolittir erkek



    bunlardan gelen nesil, vatan millet tanır mı

    müslümanlık kaygısı ,türklük duygusu var mı

    oğlan hoppa, kız züppe, ana sürtük, baba kaz

    bundan daha ahenkli bir aile olamaz



    baba kendi eliyle oğlunu takdim eder

    anası randevuya kızıyla beraber gider

    mahdum filame, kerime hanım metres

    ana sicilli kaltak, baba boynuzlu teres



    dansta kadın öpülür; sıkmak, sıkıştırmak hiç

    her balodan kazanır memleket bir sürü piç

    göbekler perçin olmuş, hava geçmez aradan

    yola gelmez kadın varsa, sen haber ver paradan



    çiftler kenetli gibi asılmışlar sımsıkı

    dans eden kadın-erkek konuşur sıkı fıkı

    i̇kisi de duş ister, buna derler asri dans

    hiçbir külfeti yoktur; ne pey ister, ne avans



    kocasının yanında randevu verir hanım

    cemiyet ortasında hitap; nonoşum, canım

    asrilik böyle midir, anlat bana çelebi

    nerdeyse ça... kadın-erkek aleni



    haya-namus kalmamış, rezalet diz boyunda

    orospuluk, deyyusluk var onların soyunda

    asriliğin manası edep, irfan demektir

    bizdekine gelince düpedüz bok yemektir
    1 ...
  2. 2.
  3. ben şair değilim derdi üstad. üstad zaten sen şiir yazmıyordun ki şair olsan. senin yazdıkların harflere bürünmüş türklüğün yozlaştırılmasıydı sanırım.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük