var olduğu iddia edilen, ancak gerçekte hayal ürünü filozoflardır.
nietzsche, spinoza, heidegger, sartre gibi filozoflardır. kitaplarının pek bir anlamı yoktur. anlamlı sanılır, ancak bu "kral çıplak" diyemeyen bir geleneksel inançtır. birçok nietzsche okuyucusu veya yorumcusu, yorumu amiyane tabirle "kafasına göre" yapmaktadır. çünkü gerçekte nietzsche önemli bir söz söylemiş değildir. ahlak dahil her şeye karşı çıkma kolaylığından başka bir rolü yoktur. uzun uzadıya spinoza üzerine dersler verilir. spinoza da bir yerinden uydurduğu yeni bir dine benzeyen öğretilerle cümleler kurmuştur. hiçbir şey keşfettiği yoktur, sürekli muğlak ifadeler olduğundan yorumcular için "kafalarına göre" sallayacakları verimli bir arazidir. heidegger ise hemen hemen hiçbir anlamlı cümle kurmaz. kelimelere kendine göre anlam seçer, kelimeleri açıklamaz, sonra cümle içinde kendi bir yerinden uydurduğu kelimelerle konuşur. 30 sene uğraşıp çivi yazısı çözer gibi heidegger'in psikanalitiğini çıkaran profesörler de sanki bir iş başarmış gibi adamın çok derin olduğundan dem vurur. yani bilinen fikirler anlamında realiteye bakacak olursak, bu filozofların fikirleri "yoktur". fikirleri olmasa bilinemeyecekleri için kendileri de gerçekte yoktur diyebiliriz. zira var olan imajlar üretilen sanal imajlardır.