sor bakalım o kendine sahıp çıkabiliyor mu önce? *
böyle bi aptallık olamaz ya. vücuduna bile tam anlamıyla sahip olamazken bir insanın tamamen sana ait olmasını nasıl bekleyebilirsin ki?
insanın belli bir zaman sonra kabullenmek zorunda kaldığı olgu. önceleri aşık olmak öyle kolaydır ki çabuk kapılırsın karşındaki insanın dalgasına. ancak yaş ilerledikçe, ilerlerken de insan ilişkiye dair tecrübeler edindikçe kalbin kelebek oluşunu unutur hale gelirsin. belli yaştan sonra kalbinizi çarptıracak insan sayısı çok azdır ve kalbinizi çarptıran kişiyi bulup kaybettiğiniz an anlarsınız: başkasına aşık olamayacaksınızdır ve artık o asla size ait olmayacaktır.
şimdiye kadar çok iyi gidiyordum. adam çat diye döndü iyi mi.
niye döndün arkadaşım. ben epey kandırmıştım kendimi. gelen merak dolu sorulara akıllıca yanıtlar verip kafalarda bana tekrar soru sorabilecekleri kadar şüphe bırakmamıştım. kimse sormuyordu birşey. kafam rahattı. senden kurtulmuştum tam da. büyük ölçüde uyumluluk gösterebilecek ama hiçbir zaman çok aşık olamayacağım adaylar arasından seçecektim birini, aşık olmuş, kafayı yemiş, umrumda mı sen olmadıktan sonra? geldin, bok ettin herşeyi. zırt pırt kocaman ela gözlerinle büyük büyük bakıyorsun nasılsın falan diyorsun. üstüne espri falan yapıyorsun, muhabbet açıyorsun, yine alıştırıyorsun.. elim ayağım kesiliyor bilmezden geliyorum.
bir insan bu kadar geniş yürekli olabilir. bu kadar kibar ve harika olabilir.
bir erkek arkadaş olarak anca bu kadar sevilebilir ve saygı duyulabilir.
bir erkek anca bu kadar yakışıklı olabilir. mariano di vaio bok yesin.
ve bir insan bu kadar zıt, bu kadar imkansız olabilir. tolgahan sayışman'ın canlandırdığı dizi karakterlerinin ilişkilerinin bile oluru vardı.
kahrolsun ayrımcılık. kahrolsun düşünce yoksunu insanların, insanları şu'cu bu'cu diye ayırt ettiği, ben gibi nicelerinin sebebi olmuş cahillik.
hayatımda ilk kez elde ettiğim mutluluğumu bile bile ellere yolluyorum.
beş sene sonra düğünün falan olur, kasap havası oynarız karşılıklı. çıkar gideriz birbirimizin hayatından. bana aşık olmuş bir talihsizle evlenirim, bu onu mutlu etmeye yetmez; sen de parana puluna ailenin adına sanına gelin olmuş bir kokonayı paraya boğarsın, yine memnun edemezsin. ikimiz de mutsuzluklarımızda boğuluruz. çocuklarımızı düzgün yetiştirmek için elimizden geleni yaparız ama onlar da bu zalim toplumda ayrımcılığı çok iyi öğreneceklerdir.
tek tesellim nurgül yeşilçayla özcan denizin kavuşmuş olması.
şimdi ben neyleyim sevdiğine gavuşturduğum?
birazdan özlem duyma, beyin yakma seansım biter. ve olmamış gibi yapmaya devam ederim.