zamanı gelecek..
sen de seveceksin birisini benim seni sevdiğim gibi; yıllarını alacak o kişi ..
ona asla ulaşamayacaksın. uzatsan elini dokunabilecek mesafede olacak ama asla dokunamayacaksın..
söylediği her kelimeyi anlamak istediğin gibi anlicaksın; farkedeceksin ki ne dediyse yanlış anlamışsın..
onun her evinin önünden geçişinde belki karşılaşırız diye umucaksın, hızını azaltacaksın..
bişiyler paylaşmak isteyeceksin ama o izin vermeyecek..
asla ona açılma cesaretini de gösteremeyeceksin; arkadaşlıını da kaybetmekten korkucaksın..
başka insanlarla birlikteliğin de olmayacak değil hani, olucak elbet; ama hepsi kısa ömürlü olacak. tam o başkasıyla mutlu olmuşken tam işte unuttum demişken bi şarkı çıkacak radyoda, dinliceksin.yeniden aklına düşecek birisi. ardından birisi ile o başkasını karşılaştıracaksın..
istediğinin hala birisi olduğunu anlayacaksın.
tekrar beklemeye başlayacaksın.
yaptığın herşeyi onu düşünerek yapacak, o olsa ne yapardı diye düşüneceksin..
onun görünüşündeki insanlar hoşuna gidecek yine de onun benzerini bulamayacaksın.
kalbinle, beyninle, herşeyinle onu arzulayacaksın.. ama sadece arzulayacaksın.. sen onu arzularken o bir başkasıyla olacak çünkü.. canının nasıl acıdığını tarif edemeyeceksin.
bana yaşattıklarını elbet sen de yaşayacaksın.. sabret! asla mutlu olamayacaksın... * **
üzerime alındığım başlık, gerçekten de beni anlatıyor. ömrümde ilk kez mutluluğu bulduğumu düşündüm fakat, içim yanıyo şu an ve diyorum ki artık asla mutlu olamayacağım...
bir insana söylenebilecek en kötü cümlelerden biri olsa gerek. hepimiz mutlu olmak istiyoruz. ne şekilde olursa olsun. bizim mutluluğumuz kimlere acı getirecek olursa olsun, bencilce, içten içe, bunu istiyoruz.
her birimizin içindeki mutlu olma isteğini söndürür bu cümle. asla mutlu olamayacağını söylediğimizde birisine, hayatını sorgulamaya başlar. yanlışlarını görmeye. kırdığı insanları, kırgınlıklarını gözden geçirmeye. doğru bir şey gibi gözüküyor belki uzaktan. ama bunu yaparken mutlu olmaya olan inancı da yok olup gidiyor kişinin.
ergenlik döneminde küçük sorunları büyütüp büyütüp kurulan karamsarlık cümlesi, 20 ve üzeri yaşlarda ise yerini " bir gün mutlu olacaksın" umuduna bırakır.
