Gerçekçi ve ne istediğini bilen insanlardır. Mesela bana “ 35 yaş üstü herhangi biriyle çıkıp yat “ diyorlar ama 19-35 yaş arasında ve kafamdaki gibi olmadığı sürece zerre adım atmayacağımı biliyorum. Kaldı ki kadınların koştura koştura hep aynı belli tiplerle çıkıp yattığı bu saçma ve aptal dünyada yalnız kalmaya devam edeceğimi biliyorum. inadına yalnız kalacağım ve bu durumda benim hata payım daha düşük… bu da beni mutsuz, öfkeli, üzgün yapacak hayatımın sonuna kadar. Çok fazla çiftten uzaklaşacağım. Bunu ben istemedim, istemediğim çoğu şeyin sürekli gerçekleşip uyuz etmesi gibi benim payım çok az bu durumda. Nasış mutlu olayım ki bu saçmalık içinde ?
Mutluluğun küçük şeyler olduğunu öğrenememiş insanlardır. Sabah güneşin yüzüne vurması, kuşların dans edişi, bir çocuğun verdiğiniz şekere mutluluğu, sevdiğiniz insanla tatlı sohbet.
Edindiğimiz eşyalarda mutluluk çok kısa ömürlüdür. Bizim olduklarında mutluluk buhar olup uçar. Bunu fark eden insanlar mutluluğu minimalist olmakta sanıyor. Oysa ki mutluluk az şeye sahip olmaktan çok küçük seylerin değerini de fark etmekte.
Kendisiyle (kendi gerçekliğiyle) sürekli çelişenler bir de kendini tanıma gayreti ve kendini sürekli geliştirme (güncelleme) dinamiği içinde olmayan süzme ahmaklar.