sevgilinin öküz olmasından kaynaklanır. evet aşk doğal bir olaydır belli kalıplara sınırlara oturtulma çabası yüksek ihtimal sonuç vermez ama hangi türk erkeği veya bağyanı o amerikan filmlerindeki aşka özenmez, ne zaman öpüşeceklerine aynı anda karar verebilen çiftlere, karizmatik cevaplara falan.. herkes özenir ister ama öyle sevgili bulmak çok zordur, bulunduğu zaman gerekirse zincirle bağlanır bi yere kaçmasın diye.. şimdi gerçek hayat ve filmlerdeki aşkı bi kıyaslarsak, buyrunuz;
eleman:* ben senin benimle sevişebilme ihtimalini sevdim,
ben senin tarabya da bir kata etiler de bir yata binme ihtimali sevdim,
dünyanın en güzel kızı da sensin..
dişi: * joey bunu sen mi yazdın yoksa bi yerden mi duydun :)) *
eleman: sen başka bi yerden duyana kadar bu aramızda bi sır kalsın olur mu? :) *
dişi: peki tatlım :)) *
şimdi bir de türk sevgiliyle diyaloğu izleyelim...
eleman: * ben senin benimle sevişebilme ihtimalini sevdim,
ben senin tarabya da bir kata etiler de bir yata binme ihtimali sevdim,
dünyanın en güzel kızı da sensin..
dişi: sen mi yazdın bunu osman?
eleman: sen başka bi yerden duyana kadar bu aramızda bi sır kalsın olur mu?
dişi: yaa ölürüm meraktan söylemezsen bak.. sen mi yazdın?
eleman: hayat bazen küçük ayrıntılardan ibarettir.! *
dişi: yaa bak sen mi yazdın söle amaaa...
eleman: eeh ben yazmadım lan, şurda iki dakka romantizm yaptırmadın amuğa koym sigigit la.!!
işte bu tarz hazin sonuçlar doğurur insanı amerikan filmlerine vurur bu sevgililer daha çok.. fena bi$ey.. *
filmlerdeki gerçek hayat hikayelerine bakın, ne kadar az.hayatı film olabilecek kimse yok. olanlarında zaten bir çok kısmı abartılmış.sinema bir abartı sanatı. nerde görülmüş gerçek hayatta bir gazetecinin sadece gözlüğünü çıkarınca birden uçmaya başlaması ve tanınmaması...