2007 ağustosun 20 si ile 23 arası bailayacağım, zamanında gitmedim diye ufaklık dediğim kişilerle gideğeceğim ve beni birhayli komplekse sokan görev.
NOT: askere gitmek değil, benden küçük yaştakilerle gitmek beni komplekse sokuyor.
1- 20 yaşına gelen ergen bir vücudu bot ve kep arasına sıkıştırıp içini kapuska, kara şimşek, bilimum makarna çeşitleriyle dolduran.
2- Nizamiyeden içeri sadece bedeni alıp mantığı, kişiliği, karakteri dışarıda bırakan.
3- Yapıldığı yere göre erkekliğinizin ölçümünün yapıldığı **
4- Herşeye rağmen yaşanmışlıkları özlemle anılan 165 gün ile 450 gün * arası KUTSAL GÖREV
enteresan bir şekilde bir defa başlayanın, görev süresi bitene kadar nefret ettiği; teskereyi aldıktan sonra ise ölene kadar askerlik günlerini özlediği vatan borcu türüdür.
son saatlere yaklaştıkça insanı daha da geren bi hadisedir yarın birliğine teslim olucaksın ama tarif edilemez bi tedirginlik kaplar içini uyumak istersin ama uyuyamazsın evindeki son saatlerinin tadını çıkarmaya bakarsın kısacasır zordur zor.
a.nnenin evi deil
s.alaklar sizi
k.erizmisniz lan
e.nayilik yapmayın
r.ap rap rap
L.eonard da vinci
i.lgili şahısların ilgili yeri
k.ocaman bahce doya doya gezin.
gitmeden önce söylenenlerle örtüşmeyen, bir yanda güzel günler, güzel arkadaşlıklara yelken açmanıza sebep olan ama diğer yanda sevdiklerinizden ayrı bırakan dahası çaresiz bırakan ** ama herşeye rağmen gerekli * vatan borcudur.
helalleşmeye gittiğimde dedemin bana bir cümleyle hayat dersi verdiği kurumdur.
- oğlum biz erkekler bir mezara, birde asker ocağına girmekten kaçamayız.
neyse ki yarıladık sayılır. az kaldı sevdiklerimize kavuşmamıza. **
Kısa dönem yapanlar için, ilk bir ayı haricinde genellikle yan gelip yatılan, sivil hayatta yoğun bir iş temposuna sahip olanlar için tatil niteliği taşıyan, vatan görevi..
tayyip'in hakkında inciler döktürdüğü "yer". bu ülkenin askeri gerektiğinde şehit olur, tayyip bey'in bunu hatırlatmasına zaten gerek yoktur. burdaki abeslik, bir başbakanın aklına geleni söylemesi ve şehite bir gram değer vermemesidir. kendisi gerekli adımları at(a)madığı için bunca ocağa ateş düşüyor.
bu ülkenin bedeni elveren tüm evlatlarının yaptığı vatani,kutsal görevdir.Lakin gururla gidilmesi gereken bu görev son zamanlarda korkulası bir zaman kaybı alanı olmuştur.Zira gencecik bedenler üç kuruşluk hainlerin pis ellerinde can vermektedir,pisi pisine,onursuzca...
herkes korkuyor,çocuklar,aileleri,sevgilileri...neden diye düşünmeden edemiyorum sözlük,neden bir türlü buna bir dur denilemiyor.daha kaç yürek yanacak,gencecik evladı giden anneler vatan sağolsun diyebiliyor mu yürekten?bundan kuşku duymak olur mu?vatan sağolsun mu diye düşünebilir mi damarında biraz Türklük taşıyan bir insan?!
ama diyor malesef,gerçekten yapmak istedikleri bu belki,içten yiyip bitirmek.zira gündüz esnaf olup,gece dağa çıkanları duymuştuk çünkü ama asker ocağında birlikte olup,arkadaşlarının nöbet yerlerini duyuranı ise bugün duyduk...
yan gelip yatma yeri olmadığını rte'den öğrendiğimiz görev.
Balıkesir'de TOKi konutlarının anahtar teslim töreninde halka seslenen Başbakan Erdoğan, "Bir terör belasıyla şüphesiz mücadelemiz devam ediyor" diye konuşurken vatandaşlardan birisi "Şehit cenazesi görmek istemiyoruz" şeklinde tepki gösterdi. Bunun üzerine Erdoğan, "Bakınız askerlik herhalde yan gelip yatma yeri değil" cevabını verdi.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasının tam metni şöyle:
- Erdoğan: Bir terör belasıyla şüphesiz mücadelemiz devam ediyor.
- Bir vatandaş: Şehit cenazesi görmek istemiyoruz.
- Erdoğan: Bakınız askerlik herhalde yan gelip yatma yeri değil. Hepimiz askerlik yapıyoruz, terör bir beladır, her ülkede bu var, buna karşı bu mücadeleyi uzun soluklu olarak yapıyoruz, yapacağız.
bir ülkede sen (atıyorum ankara kızılayda) dolaşırken karşıma şimdi israil askerimi çıkacak amerikan askerimi çıkacak diye düşünmüyorsan ve o ülke senin namusunu,canını koruyor bide yanında seni besliyor büyütüyor okutuyorsa güzel bir yaşam sunmak için elinden geleni yapıyorsa sen o ülkenin vatandaşıysan o ülke ne istiyorsa yapmak zorundasındır.askerlikse askerlik yapmak zorundasındır.askerlik karışık coğrafyalı ülkelerde çok gerekli bir kurumdur.
gitmek istemeyenlere insan gözüyle bakmadığım olay.evet şunun şurasında 9 gün sonra başlayacağım ve gayette huzurluyum ve mutluyum.ha tabi zorlanılacak,tabi ki isyan ettiğin,ağladığın,özlediğin anlar olacak ama bunların hiçbiri askerlikten kaçmak yada yapmak istememek yada vicdani retçi olmak kadar ağır gelmemeli insana.askerlik zor yada uzun demek ayrı...bu fikir savunulabilir ve hatta bencede doğrudur ama gereksiz aptalca demek ayrı,işte en büyük aptallarda bunu söyleyenler.bugün askere isteyen gelmesin deseler bile eminim gitmek isteyen istemeyenden fazla olacaktır.bu ülkede doğmakla gelen sorumlulukları vardır insanın,her ülkede olduğu gibi.birde şunu merak ederim ben,bir vicdani retçi militarizme kendisi karşı olduğu gibi toplumunda öyle olmasını bekler ve bunu sosyal bir sorumluluk sayar.şimdi soruyorum ben,bu şerefsizler muhtemel bir savaş halinde kendilerini kimin savunmasını bekleyecektir.öyle dilde ki pollyannacılıkla olmuyor işte bu işler.herşey o kadar basit değil.kendi ütopik dünyanla bu dünyada yaşayamazsın.ha birde şerefsiz dedim çünkü vatan borcu namus borcudur ödenir.ödemeyen de şerefsizdir.kimse de bana git gel sonra konuşalım demesin babamda kardeşimde kuzenlerimde gitti ve geldi tabi hepsi zorlandı ama gayette hoş anıları var hepsinin.hiçbirininde aklına askerlik kurumuna,orduya,bok atmak gelmedi.**
kazandırdığı sorumluluk duygusuyla,çocukluk arkadaşı kadar sadık ve temiz arkadaşlık ve dostluklarla bir ömür sürebilen, erkeklerin başına gelen, sünnet, evlenme, baba olma, dede olma gibi önemli km taşlarından biri.bu kadar disiplinsiz bir toplumun, bir anda dünyanın en disiplinli ordusuna katılınca dogal olarak apışıp kalmasına ve kulaktan dolma bilgilerle yazmasına şaşırmamalı.
belirli bir silah eğitiminden geçip gerekli askeri bilgiler edinildikten sonra genelde bos bos oturularak ülkenin askeri kanadını maddi zarara uğratmaktır aslına bakılırsa askerlik. alınması gereken eğitim alınmıstır, disiplin kazanılmıstır, ders cıkarılmıstır, ülkenin her dolayından gelen kültürle de tanıssılmıstır ve dahi hasretlik de öğrenilmiştir artık. ama askerlik bitmez, ülken seni beslemek istiyordur bos yere, seni engellemek istiyordur ya da bir an önce hayatını kurmaya baslama diye.
ya da iş basvurularında gereken sartlar yazarya hani
"lisans mezunu olacak
en az 2 sene deneyimli olacak
askerliğini bitirmiş olacak
ve 25 yasını da geçmemiş olacak "diye.
iste herhalde bu standartları yakalamak biraz daha imkansızlassın diye bu kadar uzun sürer askerlik.
askerlik yapılacak
muhakkak yapılacak
ama bu kadar uzun sürmesine gerek yok...
edit: yanlış olan insanların gençliklerinin en orta yerinde 2 seneye yakın bir zaman zarfının -ki bu zamanın %90 ı boş boş oturmakla geçiyor anlatılanlara göre- askerlikle geçmesi. bu süre daha yoğun ama daha kısa bir süreye sıkıştırılamaz mı? bunu söylemekti niyetim yanlış anlaşılmış heralde...
turk silahlı kuvvetleri tarafından belirlenen formal kuralların dışında informal kuralların olduğu, her türk evladının doğuştan mensubu olduğu, mantıklı mantıksız yönleri bulunmakla beraber bitirdikten sonra genelde tebessumle yadedilen zorunlu meslek.