Askerliğini yapmamış adam, %50 adamdır. Bu bir hakaret değildir. Gerçek bir durumdur. Size orada sorumluluk, birlik, değer, ahlak, nizam, disiplin, sabır, vatan sevgisini ve sayamadığım bir çok şeyi aşılarlar. Tabii almasını bilene. Ha, gitmeden bunları elde edemez miyim diyebilirsiniz. Ama sadece, diyebilirsiniz. Bir gerçekçiliği olmaz.
bu devlete vergi veriyor olabilirsin. Eyvallah. ama seneler ve seneler boyu kıçını gece rahat bir yatağa, anneni, babanı, abini, ablanı, karını, çoluğunu çocuğunu özgürce ve rahatça yaşatmak istiyorsan eğer, bu görevi yapacaksın. yapmayacaksan eğer sen bir "hainsin". ben yaptım, babam yaptı, dedem yaptı, onun dedesi yaptı. Onlardan ne fazlan varda götünü devirip yatacaksın.
Askerde her meslek dalına uygun konumlar mevcut. Bilmeden konuşmayalım. Bunun adına da, meslekçi seçimi denir. Hangi şehirde, hangi meslek dalına ihtiyaç varsa, oraya tayin edilirsiniz.
Kısaca, askere kasti olarak gitmeyen, gitmemeye çalışanlar, birçok insanın gözünde haindir. ve öyle kalması da o insanların gözünde en büyük temennidir.
Neymiş? Çağdaş bir devirdeymişiz, askerlik isteğe bağlı olsun. kusura bakmayın fakat, bu vatan sevginizi yadırgama durumunu doğurur.
yarım yamalak bir vatan sevgisi...
Biz türk'üz evlatlarıyız, vatanını onca zorluk altında savunmuş insanlara, nankörlük etmemeliyiz.
yanlış önermenin daniskasıdır. isteyen türkiye'de askere gidebilmeli, istemeyen gitmemelidir. nitekim askerlik bir savaş sanatıdır ve bir meslektir. biz doktorun, bir mimarın, bir veterinerin, hele hele bir gazetecinin orduda işi nedir ? Bizler zaten mesleklerimiz doğrultusunda eğitim alabilmek adına üniversitede okuyan, kendini uzmanlaştırmaya çalışan bireyleriz. nitekim avrupa'da bazı ülkelerde olduğu gibi 1 haftalık sempolik askerlik olabilir; fakat zorunlu askerlik bir insanlık suçudur. askere gitmek isteyen birey vatan haini olamayacağı gibi gitmeyen birey de vatan haini olamaz.
zira askere gitmeyen birey yaptığı apartmanlarla, tedavi ettiği hastalarla, devletteki çalışmaları ve verdiği vergilerle zaten ülkesine hizmet etmektedir.
doğruluğu tartışılmaz tespittir. askerlikte özel yeteneği olmayan insanlar, mesleklerine göre görevlendirilir. bir mesleğin falan da yoksa tabi ki patates soyacaksın. her ne yaparsan yap kutsaldır.
ülke elden gidiyor diye zırlarlar bunlar, sonra vatanına hizmet için borcunu ödeme noktasına gelince birden mantalite değişir; sistemin çarkları. senin mantığına girsin o çarklar.
malum davanım ilk zamanlarıydı. (ilk dalga)
pederbey ve amcabey sıkı bir tartışmanın ortasındadır, nerden buralara gelinmiştir anlayamamakla beraber şu dialog dikkat çekicidir.
pbey- ne askeriya ne askeri, paşaymış, generalmiş yemişim askerini.
abey- tabi, asker olmasaydı daha iyiydi. imamlar duayla kurtarırdı bu toprakları.
pbey- asker kim ? asker bu (beni göstererek) bu (kardeşimi göstertiyor) bu (biliimum ortamda ne kadar sikli varsa göstererek).
ne diye yazdım bende anlamadım, ama bayağı etkiliydi askerlikle ilgili bi konuşmada.
ss kuralı dahilinde zaten tüm sağlıklı erkekler gidecektir . kişi kendi iradesiyle reddedebilir ama bu da bizi yetiştiren vatanımıza bir borcumuzdur . başka bir şekilde ödenmesi mümkün değil . yeri geldiğinde ölünür de öldürülür de . zaten devlet dengeleriyle oynanan şu 8 yılda bozulmadık toplumsal yapı kalmadı . bunlardan biri de halkın askere bakış açısı . bu bizim geleneğimizdir . babalarımızın anlattığı askerlik anıları annelerimizin babamızı askerdeyken beklediği günler yazılan mektuplar askerliğin güzel yanlarından biri . iş şehit olma korkusu ise ona diyecek zaten bir şey yok . bunlar ahiret hayatını yaşamayacağını düşünenlerdir . keşke şehit olsak da peygamberimizle yanyana durabilsek kutsal mertebeye ulaşabilsek . görebilsek cenneti .
başlığın aslı: askerliği savunanın türkiye de vatan haini gibi görülmesi sorunsalı olacaktı. malum 50 karakter böyle bir kısıtlamaya gittim.
şimdi askerlikle girilen entrylere ve başlıklara bakıyorum. herkes kendi irademizle gitmek istersek gitmeliyiz gibi cümleler savuruyor. şuku oranları da baya bir hoş oluyor bu arkadaşların.
kimi arkadaşlar askerliğin gereksizliğinden bahsediyor. böyle bir şey olmamalı filan gibi cümlelerle düşüncelerini sölüyor. bir gün sonra bir bakıyorum en beğenilen entryler arasında.
kimisi ben oraya garsonluk yapmaya gitmem filan diyor. ama komando olmaya götü yemeyeceği aşikar. eline silah verip al düşman deseler. gidip silahı düşmana verir götüme sok der. o derece adamlar. gitmem falan filan peşinde.
bazı entryler ve başlıklarda da görüyoruz ki askerlerin vergi kaçırığı görüşleri hakim ve bu görüşler baya bir de destekleniyor sözlükte bakıyorum. adamlar gemiciklere filan bakmıyorlarda askere bok atıyorlar.
bana göre askerlik vatan borcudur. her türk asker doğar. ve kaç ay yapıyorsa yapsın askerlik yapmak zorundadır. bu süreç içinde de ister garson, ister şöför ol buna mecbursun. zaten yetenekli olanları sınır bölgelerine gönderiyorlar sen merak etme.
askerliği savunanlar bu ülkede geri kafalı ve vatan haini gibi görünüyorlar galiba. bu düşünceye kapılmaya başladım.
her ne olursa olsun türkiye'de yaşıyorm diyen her erkek askere gitmeye mecburdur.
edit: eksile aburakoyyum ama şunu da bil seve seve gitmessen s.ke s.ke gideceksin.
