askerin kendini yıpratıp bizi yıpratıyorlar demesi

entry2 galeri0
    ?.
  1. son zamanlarda sıkça duyduğumuz naradır.

    bilindiği gibi olaylar izah edilirken, neden-sonuç ilişki mantıksal yaklaşımlar için vazgeçilmez bir taban oluşturur.

    olaylar ile ilgili mütaala ederken nedenden sonuca doğru bir yol izlenir, sağlıklı çıkarımlar yapılmaya çalışılır.

    basit bir örnekle betimlemek gerekirse; çocuk göle bir taş atar, taş göle düşer ve bu düşüş nedeniyle üzerine su sıçrar, çocuk annesine gider ve ağlayarak "anne üzerime su attılar" diye şikayette bulunur. su kendiliğinden sıçramamamıştır, suyu çocuk haricinde ortamda var olan balıklar mı atmıştır?
    oysa çocuğun ıslanma nedeni ne balıklar ne göl ne de taştır, tek ve yegane neden ıslanma sürecini başlatan eylemi icra eden çocuğun kendisidir. asıl yıpranma bu körükörüne sahiplenmedendir.

    ordumuzun içinde de gayrinizami olarak yasadışı ve etik dışı faaliyetler/çabalar/amaçlar güden gruplar/kişiler olabilir. bu kitlelerin yaptığı/yapmaya çalıştığı eylemler nedeniyle sıçrayan su rahatsız edici olabilir. burada suçun göle değil çocuğa ait olduğunu ayırt etmek en basit çözümfür. askeri gelenekler gereği kim olursa olsun kurum bünyesindeki her kişiye sahip çıkmanın türk ordusuna fayda getireceğini düşünmek kendini kandırmaktır, gülünçlüktür, inandırıcılığını kaybetmektir.

    eskiler "müsebbib olan mağdur ise mesul kendisidir" der (yani sebep olan kişi bu özneliğinden dolayı madur oluyorsa işin sebebi kendisi olduğu için mağduriyetinin de sorumlusu olmaktadır dolayısıyla...)

    fight club'ta elemanın ofiste kendini dövüp sonra "patron beni dövdü derim ona göre haaaa!" şeklindeki sitemi/çözüm arayışı ne kadar inandırıcı ise "anne üzerime su attılar" manzumesindeki izahat da o denli inandırıcı ve geçerlidir.
    2 ...
  2. ?.
© 2025 uludağ sözlük