ordunun içine din girdi, tarikatlar girdi, türk silahlı kuvvetleri'nin genetiği bozuldu.
işte bu da ortaya son çıkan tablo.
yazık...
sonra da tsk, türk silahlı kuvvetleri mensuplarına "eşek" diyenlere neden tepki göstermiyor diye soruyoruz.
bu hale gelmiş bir tsk, kendisine eşek diyenlere ne tepki gösterebilir ki?
"ne var bunda" diyecek olanlar çıkabilir, ki bunu diyecek zirzopların askerliğin a'sından haberi yoktur, onlara göre pek çok şey zaten "ne var bunda" dan ibarettir.
ama bana göre çok şey var.
ordunun temel dinamiklerine aykırı bir görüntü.
ciddi bir orduda böyle şeyler olmaz, olmamalı.
Edit: sema gösterisi ve semah köken olarak aynı şeylerdir. "Sema" aynı zamanda gökyüzü anlamına geldiği için özellikle semah olarak açtım. Ama "sema gösterisi" olarak da açabilirdim başlığı ama açmadım derdiniz bu mu?
herkes istediğine inanabilir. ama inansa da inanmasa da herkes bu vatanı müdafaa etmelidir. dolayısıyla ne devletin ne ordunun dini olamaz! devletin dini adalettir!
Bir Atatürk sever ve laik olarak benim de sıkıntı görmediğim olay. Kültürümüzdür normal. Başörtüsü de Kültürümüzdür ve kamu alanlarında giyilebilmelidir. Laik devlet kimsenin dini inancına karışamaz. Sıkıntı olan Allah kitap diyerek milletin oylarını çalmaktır. Ya da demokrasiyi yıkıp şeriat getirmek istemektir yani araplaşmaktır. Bunların karşısında dururum.
O yapılan semah gösterisi değil mevlevi zikir ayini olan sema dır. Gerçi aslında bektaşi semahı da bir zikir törenidir lakin sonradan türkülerle yer değiştirmiştir. Zira ikisinin de gülbangları (bitiş duaları) hemen hemen aynıdır veya birbirine yakındır. Hem Allahı zikretmek neden kötü bir işmiş gibi gösterilsin? Asker düşmana hücuma kalktığında allah allah demiyor mu? Diyor. Asker ocağı peygamber ocağı değil mi? Evet peygamber ocağı. Sema yı askeriye ile bağdaştıramayanların mevzuyu siyaset tarikat töhmeti eksenine sokma ve alet etme gayretleri.
Dinsiz bir toplum olmaz. Bu milleti birarada tutan harç dindir. Başka birşey değil. Fetö tipi yapılanmaları bahane edenler bilmiyorlar mı ki fetullah gülen zikir tasavvuf ve sufi düşmanıdır. Halbuki devletin temelini kuran gazi mustafa kemal atatürk -kendisi de bektaşi meşrep olduğu halde- tüm tarikatları kapattığı halde mevlevi dergahını kapatmamıştır.
Acaba neden? Hadi bakalım çık işin içinden çıkabilirsen. Çünkü gerçek sufiler / zikir ehli devlet yönetiminden uzak durur siyasete bulaşmaz. Kim siyasete talip ise iyi bilin ki o sufi meşrep bir ehli tarik değildir. Zaten fetullah gülen de tarikatçı değildir. O devleti ele geçirmeye and içmiş bir Ajandır. Kasabın biri at eti satıyor diye tüm kasapları kapatırsan, bir müddet sonra koyun eti yerine eşşek eti yersin haberin bile olmaz. Siyasetçiler bu meseleri bildiği halde ayıklamıyorsa salt oy kaygısı nedeniyledir. Ama siz kalkıp faturayı zikir ehline keserseniz bundan devlet millet hepimiz zarar görürüz. Anlayamadığınız yer burası işte. Elmalarla armutlar toplanmaz.
Özbekler tekkesinin kurtuluş savaşındaki öneminden bahsetmeme gerek bile yok. Tekkeler kapatıldıysa eğer, bu onların asli unsurlarından uzaklaşmaları sebebiyledir. Dine düşman olunduğundan değil. Meseleleri dinsizlerin lehine çarpıtmayın.
Allahı zikredenlerden korkmayın. Onlar bu devletin ve milletin bekasının teminatıdır. Biz şeyh edebalinin yunus emrenin hacı bektaşi velinin mevlananın hoca ahmed yesevinin evladıyız. Bugün türkiye cunhuriyeti varsa orta yerde, bu horasan erenleri sayesinde..
Osmanlı teokratik bir devlet olduğu için ordusu da gaza ve cihat anlayışı ile savaşan askerlerden oluşuyordu. Kimsenin kalbinden geçen motivasyonun ne olduğunu bilemeyiz ama kuruluş döneminde Bizans üstüne sefer düzenleyen ve bu şekilde sınırlarını genişleterek büyüyen bir devletten bahsediyoruz.
Yaşadığımız dönemde Allah adına savaşmak fikir olarak modern ordu mantığıyla bağdaşmıyor çünkü konu Müslümanlık olduğu zaman herkesin mutabık olduğu bir düzen kurulamıyor. Birilerinin dinden anladığı ile diğerinin anladığı % 100 örtüşmüyor.
Ayrıca askerlik mesleği dini perspektifle icra edilirse Müslüman Müslümanı öldürmez noktasında bir kilitlenme olabilir.
Osmanlı seferlerini doğuya değil batıya yapmıştır. Sefer yapma düşüncesinin altında, fetheden olarak girdiği coğrafyaya adalet götürmek ve islamı yaymak vardır.
Türkler siyasi üstünlük kurmak için de zaman zaman savaşmış olsalar da bunlar daha çok devletin, dolayısıyla dinin bekası adınadır.
Özetle Türk ordusunu Allah için savaşan askerlerden kurulu bir ordu olarak kurgularsanız o orduya dini veya mezhep anlayışı üzerinden farklılık yaratarak ajanlar eliyle provokasyona açık hale getirirsiniz.
Batılı devletlerin balyoz ergenekon askeri casusluk gibi davalarla başarmaya çalıştığı ordunun kurmay kademesine darbe vurmaktı ve bu ne yazık ki başarıldı.