2010 yılında diyarbakırda askerlik yapan bir abinin anlattığına göre tuvaletin duvarında gördüğü "ibne ol, puşt ol, pezevenk ol, komando olma" cümlesi anlattığı günden beri hiç unutmadığım bir uyarı cümlesidir. Yıllardır bu olayı aşamıyorum sözlük ne zaman askerlikle ilgili bir muhabbet geçse direkt aklıma bu geliyor.
Acemi birliğindeyiz. Günlerden cuma. Aç aç gelmiş. Bilirsiniz. Eğitim bitti ikindiden sonra akşama yakın Bir bursalı (utanıyorum toprağım demeye) astsubay topladı bölüğü, dedi ki herkes katılacak. Kesin emir var. Şöyledir böyledir işte Anlattı anlattı. Neyse çekti gitti bu. Orada da çetebaşıyız ya, beynim döndü bir anda dedim ben gitmicem. Mecburmuyum lan zorla mı? Filan.. Kendi kendime Konuşuyorum ama millet duyuyor, sesim de gür. Hemen yanıbaşımda da mahalleden arkadaşım var, bu da demesin mi bende gitmiycem. Ahhaa biz bir anda 30 kişi olduk mu. Neyse gece oldu biz gitmedik. Ertesi gün cumartesi astsubayın kulağına gitmiş mevzu. Çavuşlara Demiş ki onlara ceza olsun gidin sandalyeleri toplatın. Belki üçbin tane sandalye. Çünkü üç bölük vardı taburda. Hepsi de katıldı. Gittik bir güzel topladık yemekhaneye götürdük. Dizdik. Sıraladık. Ama Başka da bir ceza almadık çok şükür.
Ben askerliği ankara’da Yaptım. Askerdeki ilk günlerin psikolojisi biraz yoğundur. Bir süre “ulan napıyorum ben burada” modunda gezersin sonra alışırsın. işte tam da bu ilk dönemlerde tuvaletin kapısında bir yaZı görmüştüm: Ankara’nın dikmeni, bir daha gelirsem zik beni! Askerlikle ilgili özetleyici bir cümleydi.
Karsta gece bu saatlerde tir tir soğuktan titriyorduk. Arkadaş niye ya niye demişti. Ben bitecek olum falan demiştim keşke be bitsin artık demişti. Şimdi izmirde takılıyor.
- Yapıcan tabi bu şafaktan sonra ben mi yapayım.
- Atarsa bilmem kaç götün yansın.
- Şafağın kaç hayırdır?
- Şafağını bil.
- Anaa alt devreye bak.
- Bu ne ki bize öyle bi su basıyolardı 50 numara bot giyen adam vardı botu yüzüyordu böyle.
- Yatağınızı, yorganınızı yapın beyler.
- Sağ baştan sayı gönder.
- Sayan çöksün beyler.
- Lan amına godum sayı sayıcanız alt tarafı sayı saymayı da mı bilmiyonuz.
- Siz bizim çektiklerimizi çekseydiniz...
- Su mu basayım?
başka bir bölüğün astsubayından "çavuş senin dalağını ziterim" sözüdür. kahkaha attım diye istikamet vermişti üstüne dalaksız *
neden dalak diye soramadım tabi. mevzu ise bir bölük komutanının ( yüzbaşı ) hiç alakasız bir yerde sorduğu askerlikle alakalı eğitim sorusuna ( acemi birliği ) astsubay cevap veremedi sonra döndü bana sordu ben cevap verdim diyeydi. komutan gider gitmez adam bana salladı. çok yaratıcı başka küfürler öğrenmiştim orada çok..
denizcilerde kura çok kullanılır, tertip in bahriyeli versiyonudur.
bizim birlikte ise ''yav he bende genel kurmay başkanı'' çok popüler olmuştu sebebi ise;
birliğe yeni gelen askerlere ilk nöbet yazıldığı gün usta askerler nöbet kulübesindeki dahiliden arayarak ben birlik komutanı diye askerleri korkutması sonrası yaşanan vahim olaydı.
aynı şakaya maruz kalmış terzi askeri bir gün terzihanesi ni gerçekten birlik komutanı arayınca;
evladım sen terzi misin?
evet ?
ben birlik komutanı, ordu evine gel de sana pantalon vereceğim onların ülçüsünü al.
yav he bende genel kurmay başkanı.
sonrasını tahmin edebilirsiniz...
