çayı şekersiz içme gibi bir seçenek yoktu. o kazanın içine atılan şeker neyse ona razı oluyordun. bunun da standardı yoktu. bir gün çok şekerli, bir gün az. bir ara bir sıkıntı olmuştu, artık şeker mi yağlanmış nedir. çayın üstünde parıldayan yağ tabakası vardı. ben gidene kadar sorunu çözemediler. ben gidene kadar dediğime bakmayın, zaten 18 gün yaptık amq. neyse, vatan borcu artık yabacak bir şey yok.
lan bu köy evinde kalıp askerlik mi yaptığını sanmış. koca kazanda pişiriyorlar çayı, evet çorba gibi. kepçe ile metal bardağa doldurunca 1 saat içemezsiniz o çayı.