askerliğin temel taşlarından, olmazsa olmazlarındandır. önce 4lü safta toplanılır, daha sonra uygun adım emri beklenir, emir verilir, yavaştan içtima ya da neyse için alana doğru topluca yürünmeye başlanır. ve çavuşun "yürüyüş kararı sayılacak say" emri ile karara başlanır:
pim çek bomba at
pim çek bomba aaaaatt
yürüyüş kararının ne şekilde sayılacağı da önemlidir. bu her şey olabilir.. mesela oynama şıkıdım şıkıdım da yürüyüş kararı olarak verilebilir.. ama 4 hece ya da dört kelime olanları kolaylık açısından daha tercih edilir olmaktadır..
marş tonunda kitlesel olarak yürüyüp komutan selamlamak insanı insandan alıp gülmekten yaran bir toplumsal olaydır. bazı askerler (özellikle kısa dönem askerler) ilk cezalarını buna benzer eğitimlerde (sürünme, marşla yürüme, tekmil verme eğitimi, vs...)olayı ciddiye almadıklarından alırlar. ama harbiden çok komiktir yaşamak şart..
"vur vur inlesin / alay bizi dinlesin / saymak nasıl olurmuş / bize bakıp öğrensin" diye bi versiyonu vardır.
"sayamaz" diye bağıran komutana gaza gelen bünyeler "sayarız" diye bağırarak cevap verir ve sayma başlar.
(bkz: allah akıl fikir versin)
savaş durumları dışında, askerliğin tamamen bir şovdan ibaret olduğunun göstergesi olan olaydır. savaş anında düşmanın üzerine yürüyüş kararı sayarak gidileceğini sanmıyorum.
tabur ve garnizon içtimalarında keyifli olabilecek bir olaydır. Zira diğer bölüklerin ''piişştt pişşşt kim geliyor kim geliyor'' seslerini bastırmak için bölük askerlerinin bütün güçleriyle bağırması olayı keyiflendirir ancak defalarca söylenmesi durumunda ister istemez bayar.
vay be ne günlerdi dedirten başlıktır. ilk hafta bağırmaktan boğazımdan rahatsızlanıp, moral ekibi seçmelerinde gitar çalmama rağmen sesimi çıkartamayarak seçmelerden çakmamı sağlayan eylemdir. bir ay sonunda bağırmayı bırakmıştık neyse ki; tüm askerliğini uygun adım yürüyüp bağırarak geçiren arkadaşlara saygılarımı sunuyorum, sabır lazım hakikaten.
unutmadan, (bkz: ses kes şafak dinle)$:-50
başlığın bir diğer çeşidi için de (bkz: aralıklı yürüyüş kararı saymak)
acemi birliğin ilk zamanlarında alışkanlık haline getirilen yanaşık düzen çalışmasıdır. toplu gidilen her yere yürüyüş kararı ile gidilir.
yürüyüş sol adımla başlar, sağ,sol olarak devam eder.
kendinizi öylesine motive edersiniz ki, ilk çarşı izninizde bir kaç arkadaş çıkmışsanız yolda rahat rahat yürürken bile yanınızdakilerin ayaklarına bakarsınız. adımları uydurmaya çalışırsınız.
dağıtım iznine geldiğinizde de aynı olaylar vuku bulur. arkadaşlarının yanında kel bir şekilde dolaştığın yetmiyor gibi yayvan yayvan yürüyen adamların ayaklarına bakarak onlara ayak uydurmakta zor olur. bocalarsın.
usta birliğine kadar bu böyle gider. gidilen yere göre değişkenlik göstermekle birlikte usta birliğinde "uygun adım" sıkıntın kalmaz. gayet uygunsuzda yürüyebilirsin. tabii ki komutana 3 adım kala selam vermeden geçemezsin. o zaman en uygun adıma geçersin. sonrasın da gene kalça kırıkmış gibi g.tü sallaya sallaya yürüyebilirsin.
önceleri komik olan, ancak kısa süre sonra gelen akustik gazdan mıdır nedir; ayak uydurulan, değil bağoz köprüsü, üzerinde yürünse sırat köprüsünü bile sallayıp yıkacak ritmin askeri ismidir.
temel amaç birlikte yürüyen askerlerin ayaklarının uyumlandırılmasıdır. zira komutlar hep sol adımda verilir ve yapılır. bu yüzden sol basılması gereken yerde sağ basanlar var ise yürüyüş kararı sayarken ayak düzeltebilirler. ha düzeltmezlerse ne olur? o işin sonu istikamete kadar gider. *
fakat oldukça saçma sapan bir şeydir. zaten yemin törenininden sonra usta asker olan yurdum insanı kasları gevşetip götü yaymaya başlar. hele birde karakola falan düştüyse şansına (!) spor, eğitim, uygun adım, yanaşık düzen falan hepsi uçar gider. artık varsa yoksa ille nöbet. 1-3, 3-5, 5-7. kimi yerlerde durum daha vahim. 1-5, 5-9, 9-1. *
koşularda söylenen ve en özgüvensiz insanı dahi rambo gibin hissettirecek kararlardır.
-Her Türk Asker Doğar!......
+Afferin takım!
-Soğl!
+Afferin takım!
-Soğl
+Afferin takım!
-Soğl Soğl Soğl!
kırkağaç 6 ncı jandarma komando eğitim alayında, özellikle ziyaretçi parkına gelirken bölük durdurulur, komutan; "evet komandolar şimdi ziyaretçi parkının önünden geçecez. Havancı marşını öyle bir söyleyeceksiniz, ayaklarınızı öyle bir vuracaksınız ki, oraya ziyarete gelen analarımız, babalarımız, kardeşlerimiz, 'işte komando bunlar' diyecek" diyerek gaz verip yürüttüğü yürüyüş şeklidir.
Işe yarar. Gerçekten parka gelen ziyaretçilerin bazıları duvar kenarına gelip asker selamı bile verir.
izmir / yenifoça 7.jandarma komando er eğitim alayında binlerce kez tekrarladığım yürümedir. o güneşin altında nasıl bir eziyet verirdi kelimelerle anlatılmaz.