tanım olarak yeterli olur mu bilemem ama entry'mi tunceli bölge'de Jandarma Özel Harekat Timleri'nde jandarma çavuş olarak askerlik yapan bir arkadaşımın yazdığı şiiri olarak yazıyorum.
Anamın gözyaşları ile büyüdüm ben
Babamın gözyaşlarının şahitliğinde
Ne zaman bir yıldız daha kaysa semada
Fırtınalar kopardı yüreklerimizde
O yaşananlara inat
O gözyaşlarına inat
Her sönen ocağa inat
Ben de bir yıldız oldum bugün
Belki intikam için
Belki de kayan bir yıldız olmak için
Ama inadına onurlu ve şerefli
Ve inadına güçlü ve ölümsüz
Şimdi senden uzaklarda bir yıldızım
Belki de kayıp gitmeye hazır olan
Bir gün gökyüzüne baktığında
Bu yıldızını göremezsen yerinde
Sakın bir damla bile gözyaşı dökme
Dökme ki sevindirme o haysiyetsizleri
Bir gün gökyüzüne baktığında
Bu yıldızını göremezsen yerinde
Bil ki senin için, gözyaşların için
Doğacak yeni çocuklar için
Bu Vatan ve bu Bayrak için
Hazreti Fatih ve tüm dökülen kanlar için
Ben de hesap gününde onurlanacağım
Hazreti Peygamberin sancağının altından
Sizlere gülüyor, nöbetimi tutuyor olacağım…
tanım 1: botla kep arasına oturtulmuş, palaskayla sıkıştırılmış, komutan dayağıyla uslandırılmış, "bir gün bitecek" diye kandırılmış, bulgurla beslenen, traşla süslenen, uzmanın geri tepmesiyle, subayın ileri itmesiyle, tek tek ve seri olarak dayak yiyebilen, devletin en aciz kişisidir.
tanım 2: ihtiyaçları devlet tarafından karşılanan, er veya erbaştır.
ne zaman askerde gericileri destekleyecek, desteklemek zorunda kalacak, işte o gün türkiye geri dönüşü olmayan bir yola girecektir. çünkü türkiye'nin beğensekte beğenmesekte sistemi bu şekildedir. ideolijimizi halka yayamadıktan sonra geriye sadece (şu anda cahil insanlarımızında dediği gibi) dayatma yoluyla kabul ettirme yolu kalmıştır. onuda kaybettiğimiz an azınlıkta kalan bizi kuva-i milliye ruhuna sarılmaktan başka birşey kurtarmayacaktır.
peşinen edit: bu dediklerim çok uzun süre sonra gerçekleşebilecek birşeydir. ancak yolun sonunu şimdiden görmek çok da zor değil.
her zaman bir üstünden emir aldığında "emredersiniz komutanım" lafının ardından arkasını döner dönmez ya da telsizi kapatır kapatmaz komutana kmlerce düz söven emir kuludur.
Hiçbir sey degismez korkma,
Dolmabahçedeki Saat Kulesi durmaz mesela
Marmara Denizi küsüp Istanbul'a
Alip sularini gitmez dilini bilmedigi uzaklara...
Iki çift lafim var giderken, dinle!
Bir günese bir de annemle babama...
Her sabah yüzümü sicacik öpen
Istanbul günesi
Bir süre yatagim bos
Dogdugunda beni bulamazsan sasirma
Duyamam sesini, çagirma beni bir süre
Her sabah söz verdigi saatte dogan
Selamimi alan Istanbul günesi
Bekle beni!
Ve babam!
Çocuk ellerimle silemedigim burnumu
Cebinden çikarttigi mendille silen
Hem de dag kadar boyunu hiçe sayip
Önümde diz çöken, kocaman babam!
Merak etme, en gurur duydugun yerde oglun…
Annem!
O eski Türk filmleinin aglatmaktan bikmadigi
Gözlerin sahibi annem, canim annem!
Bak, artik toplu olacak daginik oglunun odasi
Üzülme sen de
Herkes gittigim kadar dönecegimi de bilecek,
Teskere diye bir sevgilim var
Altı ay sonra, söz verdi, gelecek...
300. ve şimdilik son entari....tüm sözlüğe birkaç aylığına veda şiiri ceyhun yılmaz'dan....Allaha emanet ol sözlük...Adios...
(bkz: o şimdi asker)
(bkz: 325. dönem)
huzurla nefes almamızın teminatı; dualarda hep hatırlanan; birine gelen acının tüm yüreklerde çağladığı, inadına muzaffer, inadına ilelebet var olacak olan, mertlik, cesaret, bayrak demek olan.
460
gün ağırlığında , 78 hafta uzunluğunda , 15 ay genişliğinde , 11040
saat çapında , Dayak ile uslanan... Tıraş ile süslenen , Bulgur pilavi
ile beslenen , Çavuşun geri tepmesiyle , Onbaşını ileri itmesiyle ,
Seri olarak dayak yiyen , Bir yanlış hareketinde Alçak sürünmeye mahkum
edilen , 1976 model yeşil renkde , So...ns...uz dayanma gücüne sahip Bot... ile kep arasına sıkıştırılmış , Allahın garip bir kuludur asker *swh~ ~
Asker eski dilde (eskr) kelimesi:
ESKR:
Kelimenin ilk harfi olan "E" Ulviyet-i ruhiye anlamını taşır.
Kelimedeki "S" harfinin ifade ettiği anlam ise selamet-i fikriyedir.
Asker kelimesindeki "K" harfi ise, keramet-i tabiyedir. Bu deyim, taktik buluculuk ve seziş anlamına gelir.
Asker kelimesinin son harfi olan "R" harfi, riyazat-ı bedeniyye (vücut dayanıklılığı) demektir. Asker, ruhi gelişmesi ile birlikte vücutça da gelişmek mecburiyetindedir.
Asker kelimesinde dile getirilmiş olan üstün vasıflar, esas itibariyle, dünyaya ün salmış bulunan Türk askerinin damarlarındaki asil kanda mevcuttur.