her türlüsü bulunan, çoğuna sivil hayatta sahip olamayacağınız arkadaşlardır.
bizde bir latif vardı. okuma yazması olmadığını iddia eden ama ehliyet sahibi, köyde, afedersiniz, eşek ziktiği anılarını sık sık paylaşan tüylü bir arkadaş. tezkereme bir ay kala tam karşımdaki ranzaya geçti. bi gün yatacağız, ayağıma birşey deyiyor. "latif! kaykıl lan ayağın çarpıyor, rahatsız oluyorum" dedim. "ayağğııımm değel o ıhıhıhıh" diye gülüverdi. *
erkeklerin hayatlarının en zorlu dönemlerinde karşılaştıkları ve sanıyorum bu yüzden de hayatlarında çok ayrı bir yer edinen kişi. her erkeğin olmada da çoğunluğunun ömür boyu arkadaşlık ettiği en azından bir asker arkadaşı vardır.
30 yıl sonra komutanımda dahil 8 tanesiyle hala konuştuğum arkadaşlarım. en son bir tanesi almanya'dan arayıp buldu. bursa'lı ,samsun'lu,muğla'lı,ordu'lu,rize'li,trabzon'lu,zonguldak'lı,tekirdağ'lı.
-devrem çıkınca napıyoz? Gel kıbrıs'a gidelim.
+bana uyar valla gidek.
-şunu yaparız, bunu sikeriz, onu yer içeriz.
+harbi mi lan? Tamam kesin geliyom.
bir çoğu unutulmakla beraber 3 tane sağlam arkadaşım var görüştüğüm. Orada o kadar çok şey paylaşırsınız ki Özel mözel kalmaz aynı tastan su içer, ağlar güler herşeyine ortak olursunuz. Bir nevi kader ortağı gibi. Kardeş. iyidir iyi...
En iyisinin mına koyim dediğim arkadaş türü. Askerden sonra ne aradım ne sordum zaten çoğuna telefon no vs vermemiştim bazıları facebookta bulup eklemiş red ettim hepsini. Askerlik sırasında savaş çıksa vuracağım en az on tane adam vardı ben insanı seven hiç bir zaman ırkçı, faşist birisi olmadım ama kendini bi bok sanan bir sürü orospu çocuğu vardı.