ekonomist degilim ama dusunulurse isveren uzerindeki isci yuku (sgk primi v.s) azaltılmazsa isveren ya mecburiyetten ya da fırsatcılık zihniyetiyle isci cıkarmaya baslar. isveren kazanamazsa iscisine ucret odeyemez. kazansa dahi eline gecen gelir mali durumunu zorlarsa yine bu yola basvurur.
vurdurmaya müsaittir. asgari ücret arttı diye bir işletme işçi çıkartıyorsa bilin ki o işletmenin sahibi, yöneticileri sansarın önde gidenleridir. yıllardır o işçilerin sırtından para kazanıyorlar üstelik 1600 lira gibi bir ücret karşılığında. sonra asgari ücret 2000 lira oldu diye ( 400 lira artıyor lan 400 lira ) 10 işçisi varsa 3-4 tanesini işten çıkartacakmış.
istanbulda kirada yaşayıp asgari ücret alan bir adamın/kadının eline en iyi şartlarda 1000 lira gibi bir para kalmakta. 1000 lira bak. o işveren denen sırtlanların yavrularının en iyi ihtimal ile haftalık masrafları kadar. iş sektörü profesyonel olmalı ailesinin harcadığı paradan sanane banane diyorsanız o zaman 400 liralık artışın da o işçilerin ailelerinin midesine 2 gram fazla gireceğini düşünün ve çenenizi kapatın. köleliğe ne kadar alışmışsınız lan kendi amcanızın dayınızın abinizin babanızın kız kardeşinizin cebine girecek 3 kuruş parayı bile işveren zihniyetinde düşünüyorsunuz..
orta ölçekli ve ufak ölçekli işletmeler için ise ; bunun çok basit bir çözümü var. devlet işverenin sırtına yüklediği vergi yükünü azaltacak ve sgk primlerini biraz aşağı çekecek. bunlar atla deve değil sabahın 7 sinde kalkıp akşamın 7 sine kadar ağır şartlar altında çalışan adamlara 400 lira fazladan vermek ne işvereni çökertir ne de devleti bitirir. bitiriyorsa zaten o devlet devlet değildir.
çözüm sadece orta ölcekli firmalar için vergi indirmek değil.büyük firmalar ve bireyler için de vergi indirimleri olmalı. kamu harcamaları azaltılmalı. sosyal yardımlar kesilmeli.
devletin ekonomideki varlığı azalmalı.hem bireyleri hem şirketleri vergiyle boğmamalı kısaca.
He aq bütün işverenler öyle o yat senin bu uçak benim dolaşıyor. Müşteriye nasıl davranacağını bile bilmeyen bir kıçı kırığın maaşını ödemek için elinde kalanı bankaya ipotek ettirip üstüne bir de sakso çeken işveren hiç yok.
26 kişi istihdam eden bir firmanın sahibiyim. 1 kişi asgari ücret alıyor, o da tam gün çalışmayan çay ve temizlik işlerini yapan ablamız. diğer 25 kişi daha yüksek ücretlerle çalışıyorlar. şimdi bu 25 kişi maaşlarına %25 zam isteyecek en az. 2.500 liradan hesap edersek, kişi başı 625 tl zam yapıyor. 25 ile çarparsak ayda sadece 15.625 tl maaş farkı yapıyor. sgk giderlerini de katarsanız 20.000 tl civarında.
peki ekonominin geldiği hal ortadayken, enflasyon almış başını gitmişken ben para kazanmayı bırak, kar oranımdan feragat ederken nasıl karşılayacağım aylık 20.000 tl maaş farkını ?
hadi bu benim firmam... yüzlerce binlerce işçi çalıştıran firmalar ne yapacak? ben size söyleyeyim, küçülmeye gidecek, işçi çıkartacak, az elemanla çok iş yapmanın yollarını arayacak.
peki, işvereni düşünmeye gerek yok diyen arkadaşlar işsiz kalınca ne bok yemeyi düşünüyorsunuz sorarım size ?
bizler ekonomi uzmanı değiliz mutlaka. hiçbir zamanda olduğumuzu iddia etmedik. ancak bu mevzu öyle ajitasyon yapılacak bir mevzu da değil birbirimizi yemeyelim şimdi. 20 senedir piyasaların içerisindeyim kapalıçarşıdan tut en alengirli ve piyasanın kalbi olan yerlerde de çalıştım çok şükür. şirketten hisse almasam bile işveren pozisyonundayım şu anda. mali konularda patron ne biliyorsa ne kadar uğraşıyorsa bir o kadar ben de uğraşıyorum. üstelik ben kuru maaş karşılığı uğraşıyorum yani taraf olmam söz konusu değil. o yüzden boşuna kıvranmayalım şu kadar maaş artışı isteyecekler veremeyecez çıkartmak zorunda kalacaz diye.
5 ve üzeri işçi çalıştıran bir işletme isen gelirin de çalışan işçi sayısı ile doğru orantılı olarak artıyor. sen şimdi zaten yapmak zorunda olduğun zam için asgari ücreti bahane gösterip işçi çıkartıyorsan hiç kusura bakmayacaksın yukarıda yazdığım entrydeki "rabbena hep banaaa hep banaaaa" tayfasındansın demektir. o entryde ufak ve orta ölçekli işletmeleri devletin desteklemesi gerektiğini de yazdık zaten..
bana masal anlatmayın laan, bana iktisat analizleri kasmayın lan diyen arkadaş bak bu entryde iş adamımız güzelce anlatmış olayı.biz anlatınca patron yalakası oluyoruz. işverenden dinleyin.. iktisatçılar kovalasın sizi *
edit: düne kadar firmalar battı, kriz geldi öldük bittik diyordu bir çok kimse.. bizler asgari ücret zammını eleştirince yine o kesim " firmalara maliyet koymaz, hepsi çok kazanıyor diyor şimdi. lütfen arkadaşlar. evet yemeyelim birbirimizi. bu kriz ortamında bu zam çok fazla. iyi durumda olan şirketler her zaman her kriz ortamında olacaktır ama küçük ve orta ölçekli sektörde zaten kur yüzünden daralma olmuştu. şimdi bu zam kayıt dışı istihdamı arttıracak. zaten istanbulda bir çok sektörde suriyelisi, gürcistanlısı, azerbaycanlısı kayıt dışı istihdam edildi. mevcut zamla birlikte bu oran daha da artacaktır..
ediitt 2 : çözüm: devlet hem bireylerden hem firmalardan aldığı vergiyi azaltmalı. kamu yatırımlarını azaltmalı. yap işlet devret modeliyle yandaşa, kankaya milyarlık projeler yaptırılmamalı. bedelini biz ödedikten sonra içine edeyim öyle projenin.. sosyal harcamaları azaltmalı. iş yapma kolaylığını arttırmak için gerekirse çin tarzı neokapitülasyonlar vermeli yabancı sermayeye. çin yatırımcı çekmek için bir takım kolaylıklar sağlıyor yatırımcı firmalara. bu yol izlenmeli. böylece işgücüne olan talep artabilir ve işçi değerlenir.
mel mel bakan gibson nickli arkadaşımız benden alıntı yaparak görüşlerini belirtmiş, ben de ortada kalan meseleleri dilim döndüğünce özetleyeyim.
şimdi öncelikle bu bir ajitasyon değil, bir durum tespiti ve rakamlarla ortaya konulmuş açık bir gerçektir. siyasetçi değilim ki ajitasyon yapayım.
"5 ve üzeri işçi çalıştıran bir işletme isen gelirin de çalışan işçi sayısı ile doğru orantılı olarak artıyor" demiş.
ekonomi üstadları çıldırır böyle bir şey okursa herhalde. bunca yıllık iş hayatımda ben böyle bir kural görmedim. o zaman 5 kişiden fazla işçi çalıştırıp şimdiye kadar batan şirketlerin hepsi gerizekalı. şimdi konkordato ilan eden firmalar aptal herhalde.
bak bu linkteki firmalar konkordato ilan edenler, tam 254 sayfa firma var listede.
adam çıkmış diyor ki ahbap çavuş kapitalizmini sor, yolsuzlukları sor.
e günaydın. yahu zaten şu sözlükte sürekli olarak ahbap çavuş kapitalizminden, devletin ekonomiden çekilmesi gerektiğinden, bireylerden ve firmalardan yüksek vergi almasından ve milyarlık projeler yaptırıp müşteri garantisi verip parasını bireylere ödetmesinden yakınıyorum sen kalkmış en son asgari ücretliyi konuş diyorsun.
hayır efendim. bunların hepsi aynı önem sırasında benim için. üstelik ben asgari ücretliyle ilgili çok az bile konuşmuşumdur.sürekli kamu projelerini eleştirdim. asgari ücret hakkındahepi topu 3-4 entryim vardı.
adam smith orada bir metafor. yani demek istiyorum ki ekonomide devletin etkisi azalmalı. 20 sene değil 200 sene de geçse, bazı şeyler değişmiyor anlamış olduk *
iktisat teorileri ile gerçek hayat nasıl uyuşmuyor allahın adını veriyorum anlat :D
devlet elini çekerse ve asgari ücret yerine saatlik ücret gelirse ebette durum kısmen düzelecektir. çünkü devlet bireylerden ve şirketlerden alması gereken vergilerden indirim yapacak, yüksek bedelli projelerin müşteri garantisi için kamu kaynaklarını kullanmamış olacak..devlet ekonomide ne kadar etkin olursa, sermaye o kadar korkup kaçıyor. bunu bizzat ülkemizden örneklerle görebiliriz.
devletin mevcut durumda anamızı bellemesinden daha kötü olmayacaktır. korkunuz, kaygınız yersiz.
edit: bu tarz asgari ücret zamları, hem işçi kıyımına hem de enflasyonun daha da artmasına neden oluyor.ülkemizde maliyet enflasyonu,talep enflasyonundan daha etkili. bu yapılan zam, maliyet enflasyonunu daha da körükleyecektir. son durumda zararlı vatandaş çıkacaktır..süreç önümüzde ilerliyor hep birlikte göreceğiz.
boşuna uzun uzun anlatmayın sevgili acar yazar. bu anlatılanlar bazı yazar arkadaşlrımız için boş beleş teoriler, iktisat falan neymiş yav. maliyet enflasyonu neymiş yav. boş laf bunlar boş.
Esnaf kan ağlıyor diyordunuz, bu hesaba göre esnaf yanında çalıştırdığı 10 kişinin maaşını öderken daha fazla mı rahat edecek? Asgari ücret artsın ama göreceksiniz çalıştırılan işçiler işten çıkarılacak çünkü esnaf bu yükün altından kalkamayacak.
Yönetimi tebrik ediyorum adamlar başarılı bir hamle yaptı. Şimdi asgari ücretten vergi almayı bırakmak yerine % 26 gibi resmi enflasyon oranında zam yapınca asgari ücretle geçinen halkın gönlünü kazanıp yerel seçimlerde ibrenin kendine dönmesini sağladı.
Ekonominin küçüleceği ve işten çıkarmalar olacağı muhtemel gelecekte ihaleyi de işverenlere bıraktı.
çalışan psikolojisinin dışına çıkmayı başarmış sikilaççi'dir. çünkü işçi her daim kazanılanı ve harcananı görür. " işyeri kurmak çocuk yapmak gibidir, herkes sonuca odaklanır, kimse kaç kere yarak yediğini bilmez " derler. ( bu minvalde bir şeydi )
batak verirsin, işçi parasını alır.
tahmin edilmeyen zararlar olur, işçi parasını alır.
asgari ücret artar ama gelirler artmaz, işçi parasını alır.
işler azalır, mühim değil, işçi parasını alır.
işveren parayı alamaz ama işçi parasını alır.
insanlar birbirlerini anlayamadıklarından her daim bu tarz gerilimler yaşanacaktır. bir işveren işçiyi, bir işçi de işvereni düşünemez zaten normal şartlar altında.
100 liraya aldığın ürünü %3 karla 103 tl'ye satıyorsun diyelim. işçi maliyeti artınca 130 tl yapabiliyor musun?
hayır!
bu tip durumlarda piyasa daralır, işler azalır ve 102 tl'ye bile " tamam " der duruma gelirsin. çark dönsün, iş olsun. zaten rekabet olan piyasalarda öyle kafana göre zam da yapamıyorsun ne yazık ki.
hal böyle olunca eğer varsa cebinden verir işveren, yoksa kapatır kepenki. sonra dersin ki işsizlik var.
asgari ücret artışının dolaylı olarak tüm ekonomik dengeleri etkilediğini göremeyen sikilaççi başlığıdır.
asgari ücretin artmasını işçinin refahının yükselmesini işçi kadar işveren de ister hepimiz isteriz. esas sorun asgari ücretin 2050 TL olması değil işverene maliyetin 3000 TL olması ve bu tutarın alım gücünün olmaması. bu tutarın içinde yol yemek de yok henüz. yani bir işveren asgari ücrette çalıştıracağı bir işçi için yol yemeğiyle birlikte ayda 3.500 lira para ödeyecek. aradaki makası kimse göremiyor mu? bu tutar işverenin cebinden çıkıyor ama işçinin cebine girmiyor.
asgari ücrete gelen zam aslında dolaylı olarak hepimizin cebinden enflasyon olarak çıkacak. nasıl mı? hayatının her alanında hizmet aldığın her işte insanlar asgari ücretle çalışıyor. o her hafta gittiğin avm yi temizleyen emekçiler, arabanı bıraktığın vale, çay içtiğin kafedeki garson, kazak aldığın dükkandaki tezgahtar... önümüzdeki aydan sonra 100 liraya aldığın kazağı 120 liraya alacak 5 liraya içtiğin çayı 7 liraya içeceksin bu yüzden. hesap belli; bir ürünün fiyatı belirlenirken hammadde elektrik su kira sarf malzemesi tüm maliyetler hesaplanır. bu maliyetler son 6 ayda en az yüzde 20 zam görmüştü. zam gelmeyen tek şey iş gücü maliyetiydi ona da direkt %26 zam gelmiş oldu.
peki ben bir beyaz yakalı olarak bu kadar zam alabilecek miyim?yada bir işveren karını aynı oranda arttırabilecek mi? hiç sanmıyorum.
bundan sonra ne olacak? birçok iş yeri işçi çıkartıp mevcut çalışanlarla fazla mesai yapma yoluna gidecek. part time yada freelance çalışma talebi patlayacak.
Asgari ücret devlet kısıtlamasıdır asgari ücret artarsa buna bağlı olarak üretici de ürettiği şeyin fiyatını artırır veya işçi çıkarır alim gücünün artması asgari ücretin yükselmesinden yeğdir 5.000 lira yapsanız da alim gücü düşük olduğu sürece bu yetmeyecektir.