içinin ne kadar çirkin olduğunu, bu çirkinliğinde yüzünü kapladığını gördük yine bu akşam ki programda.
kendi kendini dobra ilan etmiş. pıff ! şirretliğin adı ne zamandan beri dobralık oldu. evet evet, son derece şirret biri bu dönme suratlı dansöz.
umarım ceyda karşısında elenir de, asena gidince adaya bir huzur gelir.
delikanlı , sözünün eri , erkek gibi bilirdik biz asenayı. fakat bugünkü programda nihat doğan tarafından itin götüne sokulmuştur. nihatın yapmış olduğu hodrimeydana geri vites yaparak ceydayı karşısına almıştır. asenanında tanerden ve nihattan ne kadar korkmuş olduğunu gördük. umarım elenir , adanın annesiymiş gibi tavırları can sıkmaya başlamıştı.
eğer nihat'ın gazına gelip de karşısına taner ya da nihat'ı alsaydı esas o zaman zekasından şüphe ederdim. biri sıkıyorsa yap diye iş yapan adamlar genelde nihat gibi boş adamlar olurlar, asena gibi zeki kadınlar değil.
ceyda'yı seçerek en doğrusunu yapmıştır. bu bi oyundur, kişilik kanıtlama yarışması değildir. ayrıca o zaman nihat sona kalırsa bi dahakine taner'i seçsin karşısına.
taşikardi sahibi tanıdıklarımın taşikardileri böyle olmuyor ama neyse diyorum.
ya kalbi fazla atmadı, ya hafifti, ya da başka bir türlü, herkes başka yaşıyor bu taşıkardiyi.
hakkında söylediğim herşeyi geri alıyorum.
aslında bütün o çıkışları yaptığı içinde ayrıca kutluyorum kendisini. en azından kendisi için, kendi hissettikleri için tavır aldı nihat doğan'a.
beterin beteri varmış meğer.. ebru destan gibi bir tehlikeyi izledikten sonra, "işte en berbatı bu! bir zenci siki uğruna, bir insanı hatta iki* insanı nasıl da harcatıyor bu insanlık adına tehlikeli karı" dedim.
asena, sayende insanların ne uğruna ne kadar çirkefleştiğini gördük. teşekkürler sana.
Mesleğiyle kişiliği çok uyumlu olan adayı hırsıyla alt üst eden ve Pascal'ın başını yakıp timsh gözyaşları döken ve makyajsız inanılmaz derecede itici olduğu ortaya çıkan dansöz şahsiyet...
çok erkeksidir, bir zamanlar dansöz olduğuna bilmesem inanmayacağım, yaşlanmıştır da.
pascal'a sevdalı sevdalı, melankolik bakışlarına, arkasından pascal diye bağırıp sahilde koşmasına, ayaklarını havalandırarak kucağına atlamasına ne demeli peki? acaba aşık mı pascal'a, çünkü buradan öyle görünüyor hem de fena halde.