savaşa gider gibi adamın üstüne atlayan kadındır. heyecan aramıştır, belli bir şeydir.
öpüşsün, sevişsin herkesin kendi hayatıdır ama bu insanların güdüleri bastırılmış haldedir ve bana öyle geliyor ki bu insanlar güdülerini bastırmayan insanlara göre çok daha tehlikeli, içten pazarlıklıdırlar.
insan insana dokunmaya ihtiyac duyar. bunda ayiplanacak birsey yoktur. kafasina turbanda taksa, gotune bademli buzda soksa, insan insandir ve karsi cinse dokunma, yakin olma ihtiyaci hisseder. bunda anormal birsey yoktur.
din bu tur duygulari bastirmak icin kullanilmak istenir ancak duygulara gem vurulamaz.
Kendinden baskasını ilgilendirmez. Sözkonusu görüntüler yüzü siması her seyiyle belli bir insanı gösterdiği icin bu şahsı tanımayana yorum yapmak hiç düşmez. Çünki yapılan her eleştiri direk bu kıza yapılmıştır ve kızın kendini savunma hakkı bile yoktur. kaldı ki bu kızın hesap vereceği tek makamda Allahın kendisidir.
her tarafta özgürlük savaşçısı kesilip söz konusu tasvip etmediği bir görüşe inanışa özelliklede islamla ilgili bir meseleye gelince pavlovun köpekleri igibi ağzından salyalar akıtanlar; aynı görüntüler ve daha özelleri aynı asansöre binmiş başkalarınada hatta senin yakından tanıdığın birine aitde olabilirdi. evet olabilirdi. o zamanda bu kadar salyalarla havlayacakmıydınız ?
Asansöre güvenlik kamerasını milletin tenhada ne yaptığını gözetlemek bunuda ifşa etmek içinmi koyuyorlar.
Velhasıl ki o adam onun eşi ise ?
velev ki o kız o adamla evli olmasın, yaptığı yada işlediği günahın bu denli açığa vurulmasını hakediyor mu ?
Bu işin şeriatte yeri yok beyler. kapalı bir kapının arkasından şuphe etsen ardına baksan zina görsen bunu kadıya götüremessin. özel hayata müdahaledir. dogru şekilde anlatımını ve islam hukundaki tam tanımını bilen arkadas anlatsın.
Şeriatte yeri olmayan bu ahlaksızlığın, şu görüntülerin medyaya verilmesinin bu düzende yeri varsa beri gelin. Ve şu düzeni bana tekrar anlatın ben yanlış anlamışım demekki.
Bu görüntülerden sonra o kızın halini düşünen var mı hiç aranızda yoksa bir türbanlı zina etti diye siz çoktan recm mi ettiniz.
yapilan son derece normaldir. anormal olan "acik giyinenler irispi, kapalilar cok namuslu" gibi bir kafa yapisina sahip olmaktir. namus, seref, haysiyet kimsenin tekelinde degildir. kilik kiyafetlede anlasilmaz.
evliyken ve çocuk sahibiyken başka bir erkeğin evinde ölen defne nin korunduğu kadar korunmayan kızdır. en azından bu kadın sevgilisiyle yapıyor, şu an bir aldatma mevzu bahis değil. defne nin ölüm yerini bile mahrem bulan sözde insancıklar,bir asansörün kamera kayıtları nasıl medyaya verilir demiyor, diyemiyor, diyemez. çünkü söz konusu, başında örtü olan bir kadın. saldırılmak için yıllardır beklenen bir kadın. defne için silahla nöbet bekleyen muhafız alayı, bu sefer silahını bu kadına yöneltmiş, niye? bu kadının kimliğinden dolayı. ve bu durum artık hiç şaşırtmıyor.
elestirmenin haksiz oldugu dogrudur. ama neden elestiriliyor asil soru bu. cunku bu tipler kendilerini ahlaki yonden ustun gorup turban adi altina saklaniyor. eger bunu acik bi kadin yapsaydi emin olun bu tipler onlar hakkinda atop tutacakti. ben 10 sene basaksehir denen cemaat yuvasinda oturdum. kimse bana bunlar istisna felan demesin. bunlar gibi binlerce var sokaklarda. parklarda kucak kucaga oturanlardan tut, ev partilerinde icki icenlere kadar. tamam ben hic bi kadini elestirme hakkina sahip degilim. ama bunlar turban takip, baskalarinin ozgurluklerine mudahale edip sonra da bunlari yapiyorsa sikerim onlarin ozgurluklerini...
peki ya bu görüntülerin kaydedilip, medyaya ulaştırılması? bu görüntüleri kullanım amacının dışında kullanıp, sanal mecralarda dedikodusunu yapanların dinî vebali? bu görüntülerin ne işi var sosyal medyada kardeşim... asıl bunu sormak yürek, asıl bunu tartışmak mesele...
siz türbanlı birisinin asansörde yediği haltı eleştirip, arkasından laflar sallayıp, bu meselenin üzerine eğilmeden; kendinizi islam'ın medar-ı iftiharı mı zannediyorsunuz?
mehmet akif'in şiiri, bizim gibi kolpa dedikoducu müslümanlara gelsin;
cinsel bastırılmışlığın dışa vurumudur. bu kız ve bu adam dışarıda öpüşen bir çifti görseler mesela müdahale etmeye kalkarlar. çünkü onnlara bu öğretilmiştir. biraz düşünüp sorgulayabilseler oysaki, yanlış bulsalar dahi, müdahale etme gereği duymazlar o çifte.
videodaki çifti ayıplamak da haksızlıktır bir bakıma. hangimiz sevişmiyoruz, hangimiz sevişmeyi zevkli bulmuyoruz? dolayısıyla bunu yaşayan birini hangi argümanla eleştireceğiz? bu kız ve bu çocuk sokakta yapabilirler mi o asansörde yaptıklarını? dahası sokakta yapabiliyor olsalar asansörde estetikten, duygusallıktan bu kadar uzak, hayvani bir şehvetle, sanki seks yaparmış gibi öpüşürler mi birbirleriyle? çok ciddi söylüyorum; isteseler de yapamazlar, komik gelir, gülerler filan. peki bu kıyafette birinin sevgilisiyle istediğini yaşayabilmesini -bırakın ailesini, arkadaşlarını- cinselliğin özgürlük olduğunu savunan kişiler bile eleştirmez mi? e bu şartlarda bu gençler güdülerini bastırmayıp da ne yapacaklar? işte o bastırılmış dürtüler de ilk fırsatta böyle çıkar ortaya. saramago' nun bir kitabında geçiyor diye hatırlıyorum ama çok da emin değilim; bedenin ihtiyaçları tatmin edilmezse, beden o ihtiyaçların esiri olur.
türbanlılar başı açıkları namussuzlukla suçlar, başı açıklar buna tepki olarak türbanlı birinin alkol almasa dahi alkollü bir masada oturmasını bile eleştirirler. dolayısıyla tüm toplumun nefretini kazanmak pahasına birileri çıkmadan, kahramanlık yapmadan, bunları tartışmaya açmadan asla düzelmez bu çarpıklıklar.
iki garip örnek vereyim size; bugün ayşe arman pek çoğumuza antipatik gelir. cinselliğin tabu olduğu bir ülkede sözde tabuları yıkmak adı altında kendi reklamını yaparak popüler olmuş bir yazardır kabul, ama aynı zamanda da yıkmamış mıdır o tabuları? en eleştiren kişi bile ayşe arman' ıın masturbasyon yazısını okumamış mıdır? tamam, eylemlerinin altında öncelikle hatta belki de sadece kendi çıkarı vardır ama dolaylı yoldan topluma katkıda bulunmuştur aslında.
ikincisi adnan oktar' ın bir tv programında verdiği sağlam ayardır. sibel üresin isimli hanımefendi islam fıkıhından bahsedip adnan oktar' a sallamaktadır ve adnan oktar gerçekten de takdir ettiğim bir savunma mekanızması izler. ''mademki sen benim gibi düşünmüyorsun o halde ben senden daha tutucu düşünürüm'' mantığıyla sibel üresin' e şunu sorar: ''sizin fıkıhınıza göre bir erkeğe göz ucuyla bakmak haramdır. siz porgramın başından beri sayın hocama(programdaki bir ilahiyatçı) bakmıyor musunuz?'' sibel üresin elbette o amaçla bakmadığını vs. söyler ancak o ilahiyatçı hoca da bir anda adnan oktar' ın safına geçer. adnan oktar' ın ''hocam islam fıkıhına göre orada sizle oturması haram mı değil mi?'' sorusuna hoca zorlanarak da olsa haram der ve sonrasında adnan oktar' ın her söylediği şeyi de onaylamak zorunda kalır. sibel üresin ise bu sırada bir anda islam fıkıhını bir kenara bırakıp türk hukukkundan, avukatlarından medet ummaya başlar.
şimdi 2. örneğin konu ile ne alakası var diyebilirsiniz? siz yolda öpüşen çifte laf etmeye kalkarsanız gün gelir o çift sizi kendi silahınızla vurur. o yüzden şeriat ya da modern hukuk vs. bir kenara inanın bana toplum refahı ve düzeni için en geçerli ilkeler özgürlük, empati ve saygıdır. hepsi bu.
abladaki azgınlığı 15 ay askerlik yapmış gençlerde bile bulamazsınız. özellikle 1.15 den sonraki hardcore vuruşları saygıyla izledim. tebrik edilmesi gereken hanım abla.