aynı zamanda tuşa bastıktan sonra sanki asansör duvarları yokmuşçasına ufka doğru bakıp "en üst kata çıkıyorum ve deniz manzaralı evim var ama senin yok" duruşudur. bunun tam tersi ise kot 3'e basıp aynı şekilde ufka bakarak "ben aslında burada oturmuyorum ve sadece arkadaşımın yanına geldim" duruşudur. gerekirse inandırıcılığı arttırmak adına kendi kendine konuşuyormuş havası yaratıp "hay allah porsche'un anahtarını düşürdüm mü ben" de diyebilir. gerçekten ilginçtir lakin vardır böyle şeyler.
daha kötüsü de asansörde birinci kat düğmesine basan duruşudur. millet 4-5 ya da ne bileyim 10. kata çıkacaktır sen gelip birinci kat için düğmeye basaarsın. içten içe küfürü yersin. bir kat çıkamamaktan dolayı aşşağılanırsın.
eller daşşağkk hizzasında bağlanır ve asansördeki her noktaya bakılır nasıl olsa yol uzundur inen-binen olur sanki o asansör sahibiymiş gibi gülümser. pezo.
'hepiniz altımdasınız, öyle taşaklarıma bakarsınız' şeklindeki duruştur. çok yoğun gurur ve kibir yükler kişiye, herkes kaldıramayabilir. hele rezidans tarzı bir yerde yaşıyorsanız, en üst katlar koyu siyah renklidir. hani yarışma programlarında elenen tiplere bakan devam eden tipler vardırya, hah işte o bakışı da atarsınız her yeni kata, yeni birini uğurlarken.