sen ikinci yeni'yi cebinden çıkaran adama bunca senedir tek kelâm etme fakat asaf, uyar, cansever dendi mi kepçe kepçe melankoli, kamyon kamyon destan dök. şevkim gevredi acılarınızdan. ha saygı duyuyor muyum: illâki duymuyorum. ulan 00.00'da akrep yelkovana saksoya yattı mı, yağmur olup yağıyorsunuz be. yalnızlık'ınızdan aşk'ınızdan, unutamayıp çok kederlenmelerinizden ve dahi 'çok sarhoşum'larınızdan adım atılmıyor. bileklerine kadar balçıkta, aksesuar niyetine hibrit kültür dolması yiyen paşazede, dökülüyor da ben bu yazıyı sana yazdım diye (kızılmasın ama), his nedir, nedendir desen şaşıfelek çıkmazı mendilci çocuğu psikozunda ühühühleyecek. iveği kemiğini sikeyim heheh çok sinirliyim.
asaf halet, vazolu şair diye de bilinen; şair. letrist değil. budizm hayranı. böyle bıyıklı, ceberrut dış görünümünün altında inceden bir taverna tabağı psikolojisi taşır hallerde, efendime söyleyeyim, işte tanımadığınız bir adammış nihayetinde. kunâla der, mara der, o zamanlar daha bakınız fasilitesi ve moderasyon yok ya, üfürür işte kendince.
Bilmemek bilmekten iyidir,
Düşünmeden yaşayalım
Mâra.
Günü ve saatleri ne yapacaksın.
Senelerin bile ehemmiyeti yoktur.
Seni ne tanıdığım günleri hatırlarım,
Ne seneleri.
Yalnız seni hatırlarım.
Ki benim gibi bir insansın.
Tanımamak tanımaktan iyidir.
Seni bir kere tanıdıktan sonra,
Yaşamak acısını da tanıdım.
Bu acıyı beraber tadalım
Mâra.
Başım omzunda iken sayıkladığıma bakma.
Beni istediğin yere götür.
ikimiz de ne uykudayız,
Ne uyanık.
Mara
bilmemek bilmekten iyidir
düşünmeden yaşayalım mâra
günü ve saatleri ne yapacaksın
senelerin bile ehemmiyeti yoktur
seni ne tanıdığım günleri hatırlarım
ne seneleri
yalnız seni hatırlarım
ki benim gibi bir insansın
tanımamak tanımaktan iyidir
seni bir kere tanıdıktan sonra
yaşamak acısını da tanıdım
bu acıyı beraber tadalım
mâra
başım omzunda iken sayıkladığıma bakma
beni istediğin yere götür
ikimiz de ne uykudayız
ne uyanık
üstad ile demeden geçemeyeceğim notumu da yazayım...
mara'nın yeri ayrıyken ibrahim şiirindeki "gönlümü put sanıp da kıran kim!" deyişiyle derin bir iç çektirirken insanın gözlerini kapattırıp bir an da olsa düşündürür.
allahtan pencereler açmışlar içi sıkılan evlere
pencereler olmasaydi
nasıl gezerlerdi
karanlıklarda
ayağa kalkmış büyük böcekler
nasıl tırmanırlardı
merdivenlerden