birtakım olaylar karşısında söylenen, gayet keskin bir nida, söz.
sürekli kullanıyorum, kendi kendime olduğum zamanlarda da kullanırım, mesela yemek yiyorum tuzu mu yok? artık yeter, bu yemeğe tuz atmanın vakti geldi! der öyle atarım. sesli şekilde.
Arkadaş bir yıl önce bugün Tekirdağ’da bir sahilde muazzam bir rakı sofrasında tek başıma keyifleniyormuşum. Bir de bugünümüze bak, 20 gündür aile evinde karantinada kaldık. Allahım sabır vallahi artık yeter.
insanların kavgadan konuşma seviyesine geçememesi, konuşmadan tartışmaya, tartışmadan uzlaşma safhasına geçememesine, okur-yazar geçinen insanların sadece okuyup yazmamalarına, giderek dejenere olan genç milletin amele ruhlarını genişletmelerine ve kendinden sonrakilere de bu amelelikten aktaracaklarını görüp çok da birşey yapamamaya karşı haykırarak söylediğim sözdür.
dert edilecek kocaman bir doğa kirliliği, gittikçe mutsuzlaşan yüzler varken halen din, devlet, tayyip, fetullah bilmem kim saçmalıkları ile güzel beyinlerden çıkan düşünceleri okudukça insanın sinirlerinin gerildiği bir anda ortaya çıkıveren cümle. Kabul edilmesi gereken bir gerçek olan Atatürk'ün tekliğinin halen kabul edilememesi anında ortaya çıkan çığlık. aynı zamanda bizi bir arada tutan din ve gelenek ve diğer şeylerin alakasız şeylerle karşılaştırılmasına denilen son söz. özgür bir ülke olmayı halen anlayamayan akılların zorla bir yerlerden karmaşa çıkartmalarına yöneltilecek sinir. ve daha anlatılmayan nice cümlelerin başı ve sonu. hatta bazen nedenlere sığınan düşüncelerin destektisi olacak bir kelime topluluğu. insan olmayı başardıktan sonra ideoloji belirleyecek iken neden herkes bilmeden bir şeylere atlar. beyin zamanla gelişip düşünürken artık 21. yüzyılın getirilerine uyma zamanı. yapmamız gereken tek şey bilim ve sanatla hatta kültürle hatta benimsediğimiz o dinci, o özgür, o inançsız ve gündemde olmayan diğer tüm düşüncelerle yaşamak. en büyük erdemimizi koltuk altımızda saklayıp kibarlık ve saygı çadırına sığınmak. zaman büyümenin gelişmenin ve bitmeyen bir insan olmanın zamanı. gerçekten artık yeter.
bir ülke düşünün.. kendisine yıllarca kan kusturan bir terör örgütünün liderini hapse atsın ve o hapisteki lider, hapisten kumandayla kendisini elinde bulunduran ülkeye bunları yaptırsın.. bu durumun dünyada tek bir örneği daha var mıdır ? biri çıkar özerklik ilan eder, diğerleri çıkar askerlerimizi katleder.. peki ya hükümet ? hükümet de çıkar her zaman söylediği boş lafları söyler, şehitlerin ailelerinden baş sağlığı diler, bu alçaklarla pazarlık etmeye devam eder. evet, artık hakikaten yeter. çünkü bu işin sonu, kelimenin tam anlamıyla gerçek bir savaşa gider.
imralı baykuşuyla başarısız geçen görüşmelerin sonucunda evlatrımızın ölmesine artık yeter.
ölüm haberini alınca hele bir de ölüm şeklini öğrenince hiçbir akrabalık bağımın olmadığı bu ana kuzularına benim de yüreğim yandı, içim acıdı. yok mu bu kirli siyaseti bırakıp, bu kirli oyunları sonlandıracak bir yüreği vicdanlı?
sözlükte artı oy almak uğruna gereken yerde gerekli cevabı vermemezliğe, inançlara saygı duymadan sataşıp duranlara sessiz kalmaya, sürekli politika yoluyla insanlara hakaret edilmesine, bilim ve din diye farklı kavramlar oluşturup insanları bölenlere artık yeter.