yurdum gencinin hayatında en az bir kez başına gelen olaydır. bu tarz şeylerle çok daha fazla karşılaşırız yaz aylarında. zaten hayatımın sıçışı da yazın oldu. kuşadası adlı güzel yerimizde bir yat gezisine katılmıştık .tabi bu tarz gezilerde denize girmek, güneşlenmek dışında ikinci bir sebep vardır: yattaki kızlardan birisi veya bir çoğu ile muhabbet kurmak, geliştirmek ve potansiyel bir ilişkinin temellerini atmak. tabi bunu normal bir insan nasıl yapar sorusunun cevabı bellidir. gidersin kız/kızlarla konuşursun telefon cart curt alırsın bi' şekilde sohbet kurarsın. ama insan genç olmaya ve deniz çevresinde olmaya görsün bir anda lpgli otomobile dönüyor ve gazla çalışıyor. ulan denizdeyim iki artistik yapayım yüzücü sansınlar karizmatik bulsunlar beni diyor kendi kendine. ben de dedim zaten.
(bkz: o hikayedeki mal benim)
dedikten sonra hiç beklemedim çünkü yat sonsuza kadar açık denizde kalmayacaktı ve bir süre sonra geri dönecekti. dönüşe de az bir zaman kalmamıştı. elimi çabuk tutmalı, müthiş bir atlayışla artistiğin dibine vurmalıydım. yatın ikinci katından profesyonel yüzücü edasıyla atlayacaktım,karar vermiştim. hem de koşarak yapacaktım bunu. iyi bir depar atıp ayaklardan güç alarak metrelerce sıçrayacaktım. ama evdeki hesap maalesef çarşıya uymadı. dalgalar yüzünden sallanan yatın 2. katındaki korkuluklara çarptı ayağım atlarken. ve dengesini kaybeden ben hayatımın en rezil anlarından birini yaşadım. hızlandıkça zaman yavaşlıyor diye bilimsel birşeyler var , işte aynısı o anda oluyordu. ayağımı vurmuş ve dengemi kaybetmiştim havada. düz takla atayım derken beybladegibi dönüyordum gökyüzünde. herşey yavaşlamıştı. denizin dalgaları, insanlar herşey.sonsuz boşlukta gibiydim. derken sırtımın kabak gibi, deniz yüzeyine çarpmasıyla o boşluktan kurtuldum. suyun içine girdiğimde ilk düşündüğüm şey, ilk dileğim "ulan inşallah kızlar görmemiştir lan" olmuştu. sudan çıktığımda bilerek yaptım, herşey kontrolümde imajı vermeye çalıştım . hayatımın en büyük sıçışı olmasına rağmen şanslıydım. kimse görmemişti diyebilirdim, beni gören bir tane yaşlı amcaydı o kadar. kızlar diğer tarafta yüzüyordu. bu olaydan sonra , sonraki koylarda adam olmaya karar verip merdivenlerden girdim denize. efendice. bir suskunluk ta geldi haliyle. zaten susmam gerektiğini sırtımdaki kızarıklık hem bana hem çevremdekilere söylüyordu. sessizce bitmesini bekledim bu gezinin. disko kralı gibi başlayan gezi türüt şov gibi bitiyordu.
