"yengemin seccadeleriyle oynar. televizyonumun üstündeki kabe figürüne bakarak, gidemediği için hüzünlenir ve bir gün bende dideceim dayıcım der. "
bizim kültürümüzde bir yeğen bir erkeğe dayı diye hitap ediyorsa annesi o adamın yengesi değil ablası olur. bu çocuk kimin nasıl biri ürünüyse belli değil.
"kucağımda mutfağa giderek, cezvenin içindeki süt soğumuş mu diye dirseğimle dokundum. ideal dereceye gelmişti sanki."
çocuğun içeceği süt dirsekle kontrol edilmez o senin dediğin yıkanacağı suda yapılır. çocuk gelişimini tamamlayamadığını için böyle absürd eylemlere başlamış olsa gerek.
ayrıca bu duyarlı yumurcak allah'ın bir mucizesi ise ne diye artan mamayı fakire götürüyor ki sokak kedilerine verir gibi. ben yiyemedim bari bu ezik fakirler yesin imasında müslüman mı olur lan velet...
--spoiler--
2.5 yaşındaki yeğenimin maceralarını anlatmıştım sizlere. nur topu gibi bir bebekti. gürbüz, tatlı mı tatlıydı. evin içinde sürekli koşuşturur, yengemin seccadeleriyle oynar. televizyonumun üstündeki kabe figürüne bakarak, gidemediği için hüzünlenir ve bir gün bende dideceim dayıcım der.
--spoiler--
çarpık ilişkinin mahsulu olan bebektir.
yengenin seccadeleriyle oynayıp sana nasıl dayı diyor ulan.?
edit: burdaki ulan başbakanımızın kullandığı ulandır. saygı mahiyetinde...
